İslamın ulaşmayacağı yer kalmayacaktır hadisi sahih mi?
- Bu din, gece ve gündüzün ulaştığı her yere mutlaka ulaşacaktır. Allah, onun girmediği topraktan veya yünden yapılmış (çadır) hiçbir ev bırakmayacaktır.
Bu giriş, bir kısmını aziz, bir kısmını da zelîl kılacaktır. Allah İslama izzet, küfre de zillet verecektir.
- Bu hadis sahih mi?
- Bu hadisinden yola çıkarak İslamiyeti hiç duymayan kimse kalmayacaksa; Peygamberi hiç duymayanlar bu hadisle örtüşmüyor mu?
Değerli kardeşimiz,
İslamiyet'ten haberi olanların, elbette onun peygamberi olan Hz Muhammed (asm)’den de haberleri olacaktır.
Ancak, sadece duyması yetmez, aynı zamanda onun Hak Peygamber olduğunun da ispat edilmesi gerekir.
Ayrıca, bu tür hükümler çoğunluk anlamındadır. Hükümler de genellikle çoğunluğa göre verilir.
İlgili hadis rivayeti ve meali şöyledir:
لَيَبْلُغَنَّ هَذَا الْأَمْرُ مَا بَلَغَ اللَّيْلُ وَالنَّهَارُ وَلَا يَتْرُكُ اللَّهُ بَيْتَ مَدَرٍ وَلَا وَبَرٍ إِلَّا أَدْخَلَهُ اللَّهُ هَذَا الدِّينَ بِعِزِّ عَزِيزٍ أَوْ بِذُلِّ ذَلِيلٍ عِزًّا يُعِزُّ اللَّهُ بِهِ الْإِسْلَامَ وَذُلًّا يُذِلُّ اللَّهُ بِهِ الْكُفْرَ
“Muhakkak ki, bu iş (bu dinin hakimiyeti) gece ve gündüzün ulaştığı yerlere ulaşacaktır. Allah ne bir kerpiç ev ne de bir keçe çadır bırakmayacak; azizi aziz ederek, zelili zelil ederek, bu dini ona dahil edecektir. Allah'ın bu işte aziz edeceği İslâm'dır. Allah'ın bu işte zelil edeceği küfürdür.” (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 4/103; Taberani el-Kebir, 20/254, h.no: 601)
Heysemi, bu hadisin senedinden geçen ravilerin sahih olduğunu bildirmiştir. (Mecmau’z-zevaid, h.no: 9807)
İslam'ın -inşallah- tekrar tüm insanlığı kurtarmak için yeryüzüne egemen olacağına dair insanı ümitlendiren ve kalbini ferahlatan Kur'an ve sünnette pek çok müjdeler vardır. İşte soruda geçen hadis de bunlardan biridir.
Ayetlerden müjdeler:
"Allah'ın nurunu ağızlarıyla söndürmek isterler. Kafirler istemese de Allah nurunu tamamlayacaktır. Puta tapanlar hoşlanmasa da dinini bütün dinlerden üstün kılmak üzere, Peygamberini doğru yol ve hak dinle gönderen Allah'tır." (Tevbe, 9/32-33)
“O (Allah), Peygamberini hidayet ve hak din ile gönderendir. (Allah) o hak dini bütün dinlere üstün kılmak için (böyle yaptı). Şahit olarak Allah yeter.” (Fetih, 48/28)
Hadislerden müjdeler:
“Allah bana yeryüzünü dürdü, doğusunu ve batısını aynı anda gördüm. Ümmetim bana gösterilen bu yerlere hakim olacak." (Hakim, Sünenü'l-Kübra, 9/179
Bu hadisin, sahih olduğu ifade edilmiştir. (Arizatü'l-Ahvezi, 9/22; Zehebi, Mizan, 4/430)
“Nübüvvet içinizde, Allah’ın dilediği kadar devam eder; sonra dilediği zaman onu ortadan kaldırır. Sonra, nübüvvet sisteminde bir hilafet olacaktır. Bu da Allah’ın dilediği kadar devam eder; ardından Allah onu da -dilediği zaman- ortadan kaldırır. Sonra ısırıcı bir saltanat olur. O da Allah’ın dilediği kadar devam eder, sonra Allah dilediğinde onu ortadan kaldırır. Daha sonra ceberut bir saltanat / bir krallık / zalim yönetimler başa gelir; o da Allah’ın dilediği kadar devam eder, ardından Allah dilediği zaman onu ortadan kaldırır. Sonra, nübüvvet sisteminde bir hilafet olur.” (bk. Ahmed b. Hanbel, 4/273)
Hafız el-Heysemi; “hadisi, Ahmed b. Hanbel, Bezzar -daha tam-, Taberanî -bir kısmını- rivayet etmiştir; Ravileri sikadır” diyerek hadisin sıhhatine hükmetmiştir. (bk. Mecmau’z-Zevaid, 5/226) Beyhakî de aynı hadise yer vermiş ve herhangi olumsuz bir beyanda bulunmamıştır. (bk. Beyhakî, Delailu’n-nübüvve, 7/413)
Bütün bu ayetler, hadisler ve benzerleri, insanın kalbini ferahlatıyor. Bu din mutlaka bir gün batağa, küfre saplanmış insanlığı kurtarmak için tekrar yeryüzüne hakim olacak, insanlığı küfrün karanlıklarından temizleyecek, ferahlandıracak, kaybetmiş olduğu kimliğini ve benliğini tekrar kendisine sunacaktır. İnsan kendini yeniden dünyaya gelmiş gibi bulacak, mutluluk ve huzuru tadacak, üstün bir yaratık olarak yaratıldığını hissedecektir.
Elbette ki Allah ve Rasûlü’nün vaat ettikleri haktır ve bir gün gerçekleşecektir. Müminlere düşen, bu hususta nasibine düşeni almak için çalışmaktır. Bugüne kadar bu yolda, sahip olduğumuz imkanlara, genişlik ve rahatlığa rağmen bir gayretimiz olmamışsa ya da yeterli değilse daha fazla vakit geçirmeden hemen davranmalıyız. Her yeni günle birlikte doğan Güneş, eksiklerini tamamlama, hatalarını telafi etmeleri için Allah’ın kulları için ihsan ettiği birer fırsattır.
Müslümanların dertleriyle dertlenmek, zor zamanlarında maddi ve manevî imkanlarla yanlarında olup destek vermek, onlara yalnız olmadıklarını hissettirmek İslâm binasının birer tuğlaları hükmündeki biz Müslümanların boynunun borcudur.
“Her kim Müslümanlarla ilgilenmez (onların dertleriyle dertlenmezse) onlardan değildir." (Taberânî, Evsat, 1/151, h.no: 471, Dâru’l-Harameyn, Kahire, 1995)
İlave bilgi için tıklayınız:
- "Allah nurunu tamamlayacaktır." ayeti nasıl gerçekleşecek, her yerde ...
- Allah'ın nurunu tamamlayacağından, İslam dininin dünyanın her ...
- Afrika'daki bir kabilede dinden habersiz yaşayan bir insan veya ...
- İmam-ı Gazali Hazretlerinin, fetret ehli ve benzerlerinin durumlarıyla ...
- Allah'ın varlığını, birliğini, sıfatlarını ve isimlerini akılla mı biliriz ...
Selam ve dua ile...
Sorularla İslamiyet
BENZER SORULAR
- Bir insan Allah’a hakkıyla kul olabilir mi?
- Hz. Muhammed, Kuran'ın bütün sırlarını biliyor muydu?
- Yalanın caiz olduğu yerlerde peygamberler yalan söylemiş midir?
- Hz. Muhammed, Yahudilere faiz parası mı vermiş?
- Saadet asrına benzer bir dönem olacak mıdır?
- Uzun bir hadiste geçen "... sonra nübüvvet metodu üzere hilâfet olacaktır” ifadesini açıklar mısınız?
- "İnsanlık beş döneme ayrılacaktır; birincisi peygamberlik, sonra halifelik, o da otuz yıldır, sonra saltanat..." şeklinde hadis var mıdır?
- Benden sonra hilafet otuz (30) yıldır, sonra ısırıcı sultanlar, sonra zalimler, sonra da nübüvvet yolu üzere Raşid Hilafet gelir, diye bir hadis var mıdır?
- Peygamber Efendimiz / Resulullah döneminden kıyamete kadar gerçekleşecek olan devirler nelerdir?
- Siyasetten, şeytandan kaçar gibi kaçmak mı gerekir?