Cehennemdekiler, birbirleriyle ve cennettekilerle konuşur mu?
1. Kuran, cehennemdekilerin birbirleriyle ve cennetliklerle konuşmalarımdan söz ediyor mu?
2. Eğer bu konuda ayet veya ayetler varsa, cehennemde azap gördükleri halde nasıl oluyor da hem azap görüp hem birbirleriyle veya cennetliklerle konuşuyorlar?
- Hem cehennemdekilerle hem de cennettekilerle konuşmak ayrıca aynı anda da azap görmek nasıl mümkün olur?
3. Cehennem ve cennet farklı yerlerde olmasına rağmen konuşmalar nasıl olacak, doğrudan mı görüşerek mi yoksa başka vasıtalarla mı olacak?
Değerli kardeşimiz,
1. Evet konuşacaklar:
Birbiriyle konuşacaklar:
"Bir de şöyle diyecekler: 'Ne oluyor da dünyada iken kendilerini kötülerden saydığımız kimseleri burada göremiyoruz! Onları küçümseyip alaya almakla yanlış mı yapmışız, yoksa (buradalar da) gözden mi kaçırdık?' Şüphe yok ki cehennem ehlinin, birbirleriyle şu münakaşaları, gerçektir." (Sad, 38/62-64)
mealindeki ayetlerde bu gerçeği görmekteyiz.
Cehennem ehli, cennet ehli ile de konuşur:
"Cehennem ehli cennet ehline, 'Suyunuzdan veya Allah’ın size verdiği rızıktan biraz da bize verin!' diye seslenirler. Onlar da 'Allah bunları kafirlere haram kılmıştır.' derler." (Araf, 7/50)
mealindeki ayette bu gerçeği görmekteyiz.
2. Allah her şeye kadirdir. Aynı anda azap verirken, konuşturur da.
Ahiret işleri ile dünya işleri çok farklıdır. Bununla beraber, şu anda da/dünyada çok ağır hasta olanların, çok ağır yaralı olanların konuştuklarını gözle gördüğümüz bir hakikattir.
Kaldı ki, Allah “konuşurlar” diyorsa, demek konuşmaları mümkündür. Şeklini, tarzını bilmesek de…
3. Bazı ayetlerden anlaşıldığına göre, doğrudan konuşacaklar.
"(Cennet sohbetinde) birbirine dönüp karşılıklı sorular sorarlar. İçlerinden biri şöyle der: 'Benim bir arkadaşım vardı; derdi ki: Sen de (yeniden dirilişi) onaylıyor musun gerçekten? Biz, ölüp de toprak ve kemik yığını haline gelmişken mutlaka hesaba çekilecekmişiz öyle mi?' Ve ekler: 'Şimdi dönüp bakar mısınız (ona)?' Sonra kendisi dönüp bakar ve arkadaşını cehennemin ortasında görür. 'Allah’a yemin ederim ki' der, 'Neredeyse beni de mahv edecektin! Rabbimin lütfu olmasaydı ben de şimdi (senin gibi) cehenneme girenler arasında olacaktım.'” (Saffat, 37/50-57)
mealindeki ayetlerde bu doğrudan yapılan görüşmeyi ve konuşmayı görüyoruz.
Burada telsiz de kullansalar yine bunu vasıtasız sayarız. “Asıl hayatın ahiret hayatı olduğunu” bildiren ayete göre de oradaki her davranış hayatın bütün fonksiyonlarını gösterir. En uzak yerler -istendiğinde- en yakın olur..
Elbette ki her şeyin en iyisini ve en doğrusunu Allah bilir.
Selam ve dua ile...
Sorularla İslamiyet
BENZER SORULAR
- Tecavüz eden cennete gidiyorsa, deistliği, agnostliği seçen neden cehenneme gitsin?
- Şeytanın, farzları yapmayan ve haramları işleyenin imanını alması daha mı kolay?
- Var olmanın önemi nedir?
- Ayetlerin bir kısmının aynı olmasının hikmeti nedir?
- "Öteki kafirleri dost edinmeyin" ve "Allah’ın iki eli" ne demek?
- Mülk sahibi mülkünde istediği gibi muamele eder, diye bir ayet veya hadis var mı?
- Kuran’da, neden Peygamberimizin özel hayatı vardır?
- Ateist olan biri, neden çocukken vefat edip cennete gitmedi?
- Allah kendisi, Allah onları kahretsin mi diyor?
- Biz insanlar yaratılmadan önce neredeydik?