Ulemai's-su' (kötü alimler) kimlerdir?

Değerli kardeşimiz,

يَٓا اَيُّهَا الَّذ۪ينَ اٰمَنُٓوا اِنَّ كَث۪يرًا مِنَ اْلاَحْبَارِ وَالرُّهْبَانِ لَيَاْكُلُونَ اَمْوَالَ النَّاسِ بِالْبَاطِلِ وَيَصُدُّونَ عَنْ سَب۪يلِ اللّٰهِۜ  

"Ey iman edenler! Hahamlardan ve râhiplerden birçoğu insanların mallarını bâtıl / haksız yollarla yerler ve insanları Allah  yolundan alıkorlar." (Tevbe, 9/34)

Hemen her sahada ilim sahibi insanlarda bu ilmi suiistimal edenler de çıkabilir. Mesela hastalarını “müşteri” olarak gören bir doktor, aslında manen kendisi hastadır. Malzemeden çalan bir müteahhit, mesleğinin yüz karasıdır.

Dini iyi bilmek güzel bir meziyet olmakla beraber tek başına yetmez. Dinî bilgisinin hakkını vermeyen, hukukunu koruyamayanlara dini literatürde "ulemai's-su'", yani “kötü âlimler” adı verilir.

- Dini ölçüleri başkalarına anlatıp kendi hayatında uygulamamak, (bk. Bakara, 2/44)

- Gerçekleri gizlemek, (Bakara, 2/159)

- Din ile dünyanın avına çıkmak, (Bakara, 2/41) yani dini kendi şahsi çıkarlarına alet etmek bunların en seçkin özelliklerindendir.

Hâlbuki dinin naşiri olan peygamberler وَمَٓا اَسْئَلُكُمْ عَلَيْهِ مِنْ اَجْرٍۚ اِنْ اَجْرِىَ اِلاَّ عَلٰى رَبِّ الْعَالَم۪ينَۚ "Ben sizden bu tebliğe mukabil bir ücret istemiyorum. Benim ücretim ancak âlemlerin Rabbi'ne aittir." demişlerdir. (Şuara, 26/109 ve devamı.)

Peygamberlere ilim ve tebliğde varis olan din bilginleri, ancak onların metotlarıyla başarılı olabilirler. Maddi ve manevi ücretlerden istiğna ise, bu yolun vazgeçilmez esaslarından sadece biridir.

Not: Dini yanlış anlayan veya çarpıtarak anlatan biri, âlim bile değildir. Böylelerinin ulemai's-su' çerçevesinde değil, cehele veya havene, yani cahiller veya hainler güruhu içinde değerlendirilmesi gerekir.

Selam ve dua ile...
Sorularla İslamiyet