Eşek arılarındaki beslenme farklılığı evrime mi işaret eder?

Tarih: 30.06.2017 - 00:28 | Güncelleme:

Soru Detayı

İddia: “Bilim insanları üç eşek arısı türünün üç yeni türe dönüşümünü gözlemleyerek hızlı evrimin işleyişine yakından tanık oldular. Proceedings of the National Academy of Sciences (PNAS) adlı dergide yayınlanan bir çalışmaya göre ekip, bir sirke sineği türündeki evrimsel değişimlerin, bu sirke sineğinin avcıları olan üç eşek arısı türünde bir dizi evrimsel değişimi tetiklediğini ortaya çıkardı. Kuzey Amerika’nın yerli sirke sineği Rhagoletis pomonella binlerce yıl boyunca beyazdiken (alıç) ağacının meyveleriyle beslendi. Ardından, 1850’lerde araştırmacılar, sineğin beyazdiken ağacına akraba olan elma ağacına sıçramış olduğunu keşfettiler. Rhagoletis iki ayrı türe bölünmüştü. Beyazdiken ağaçlarında yaşayanlar, örneğin, elma meyveleri ile beslenenlerden farklı zamanlarda ortaya çıkıyorlardı. Rhagoletis üç eşek arısı türü tarafından avlanır. Sineğin larvaları meyvenin içinde yaşarlar. Eşek arıları yumurtalarını larvanın içine bırakırlar. Sinekler yumurtadan çıkar. Sonrasında eşek arıları da yumurtadan çıkarak, konakçıları olan sineği içten başlayarak mideye indirirler. Dr. Egan ve ekibinin keşfettiği ise, aslen sirke sineğinde meydana gelen türleşmenin, her bir eşek arısı türünde de türleşmeyi tetiklediğiydi. Bilim insanları, PNAS çalışmasında beyazdikende yaşayan eşek arılarının elmada yaşayanlardan ne şekilde farklı hayat döngülerine sahip olduklarını ortaya koyuyorlar. Genetik yapılarının değişmesine ek olarak, davranışlarındaki farklılıklar fizyolojik değişimler de geçirdiklerine işaret ediyor.
Sonuç olarak, üç eşek arısı türü, altı oluyor. En azından doğada, bunlar asla karşılaşıp çiftleşmezdiler.”

Cevap

Değerli kardeşimiz,

Bu soruda ifade edilmek istenen, eşek arıları arasında beslenme farklılıklarından kaynaklanan bazı türleşmelerin gözlendiği iddiasıdır.

Her şeyden önce, arıların beslenme farklılığı, yeni bir hadise değildir. Yani laboratuvarda yeni bir besin ortamı hazırlayarak onun sonucunda gözlenen bir hadise değildir.

Önceden eşek arılarının beslenmesinin sadece alıç ağacıyla beslenen sirke sineğine dayandığı zannediliyordu. Elma ağacıyla da beslenen sirke sineklerini besin olarak arıların tercih ettiği 1850’li yıllarda anlaşılmıştır. Yani, eşek arıları arasında gözlenen ve altı tür olarak ifade edilen eşek arılarının, geçmişte mevcut olduğu anlaşılıyor.

Bütün bunlar dikkate alınmasa bile, tür içi farklılaşmalar her zaman mümkündür. Çünkü bir türün fertlerinin hepsi fotokopi yapılmış gibi aynı değildir.

Her ferdin kendisine has bir takım farklı karakter ve yapı farklılıkları vardır. Onun için bir türün fertlerinin sahip olduğu karakterlerinin toplamına gen havuzu adı verilir.

Bu gen havuzu içerisindeki fertlerin çiftleşmesi sonucunda, her bir ferdin taşıdığı anne ve babasından getirdiği bir takım farklılıkların kombinasyonu sonucunda yeni yapı ve karakterlerin ortaya çıkması mümkündür. Ama bu farklılaşmalar, o temel tipin dışına çıkacak kadar bir değişikliği göstermez.

Mesela, bir çocuğun göz rengi, anne ve babasının taşıdığı göz rengi karakterlerinin bir birleşiminden ibarettir. Onun anne ve babasının göz rengi karakteri de Hz. Âdem’den beri bütün atalarının göz rengi karakterlerinin bir bileşimidir.

Olaya böyle bakmak gerekir.

Tür içi farklılaşmalardan hareketle büyük gruplar ve temel birimler arasında geçişlerin olduğu şeklinde bir genelleme ilmî değildir.

Her bir büyük canlı grubu ayrı ayrı yaratılmıştır. Çünkü genetik yapı iddia edildiği gibi, farklı grupları hâsıl edecek tarzda büyük değişikliği göstermiyor.

Mesela, mısır çeşitleri arasında, cin mısırı, süt mısırı, nişastalık mısır gibi varyete farklılıkları vardır. Bunların çaprazlanması veya melezlenmesiyle yeni varyete veya çeşitlerin olması beklenir. Bu, iddia edilen evolüsyon manasında bir evrime delil olmaz. Yani bu değişikliklerle mısırdan fasulye, ondan buğday ondan da patates gibi büyük temel farklı genetik yapıdaki türlerin meydana geldiğini ileri sürmek ilmî değildir.

Aynı şekilde eşek arıları arasında bir takım beslenme farklılıklarından meydana gelen farklılıkları, yine onları eşek arısı sınırları içerisinde tutmaktadır. Mesela, o temel arı tipi içerisinde bugün bilinen 6 tür, bir takım sebeplerle16 tür olabilir. Ama hepsi de eşek arısı temel tipi içerindedir.

Bir başka ifade ile eşek arılarından evrimle bir başka temel tipin, mesela bir kuşun meydana gelmesi mümkün değildir.

Selam ve dua ile...
Sorularla İslamiyet

Bu içeriği faydalı buldunuz mu?
Yazar:
Sorularla İslamiyet
Kategori:
Okunma sayısı : 500+
Yorum yapmak için giriş yapın veya kayıt olun