Zamanın göreceli / izafî olmasını nasıl anlamalıyız? Kur'an'da geçen, "Sizin saydıklarınızla bin yıl eder." kavramı ne demektir?
Değerli kardeşimiz,
"Senden, başlarına acele azap getirmeni istiyorlar. Allah sözünden asla caymayacaktır. Rabbinin katında bir gün, saydıklarınızdan bin yıl gibidir." (Hac, 22/47)
Ey Muhammed, kavminin kâfir ve müşrikleri, senin, kendilerine inkârları sebeiyle vaadettiğin azabın acele gelmesini ve dünyadayken onu görmeyi isterler. Şunu iyi bilsinler ki, Allah, vaadinden asla dönmez. Dünyada kendilerine vaad edilen azabı görecekleri gibi, âhirette de hak ettikleri azaba mutlaka uğrayacaklardır.
Âyet-i kerimede: "Rabbinin nezdindeki bir gün, sizin hesabınızdaki bin yıl gibidir." buyurulmaktadır. Allah katındaki bugünün hangi gün olduğu hakkında çeşitli izahlar yapılmıştır.
Abdullah b. Abbas'dan rivayet edilen bir görüşe göre bu günden maksat, Allah Teala'nın, gökleri ve yeri yarattığı altı günden bir gündür. Abdullah b.Abbas ve Mücahidden nakledilen diğer bir görüşe göre, bu günden maksat, âhiret günlerinden bir gündür.
Allah Teala âyetin baş tarafında, kâfirlerin, vaad edilen azabı derhal istediklerini ve Allah'ın da vaadettiği azaptan dönmeyeceğini beyan ettikten sonra, Allah katındaki bir günün bin güne denk olduğunu zikretmesi şu şekilde izah edilmektedir: Kâfirler, azabın acele gelmesini istemişler, Allah Teala da bu azabın geç kalmadığını beyan etmiştir. Zira Allah Teala nezdindeki bir gün, kulların hesapladığı bin güne denktir. Bu itibarla azap geç kalmış değildir.
Yahut, kâfirler azabı istemekte fakat azabın mahiyetini bilmemektedirler. Eğer onun gerçek mahiyetini bilmiş olsalar, öyle bir azabın başlarına gelmesini hiçbir şekilde istemezler. Zira azabın şiddetinden dolayı, o azabı yaşadıkları herbir gün, normal günlerinin bin günü kadar uzun gelecektir.
Bilindiği gibi, bizim, zamanı bazı parçalara ayırmamız bütünüyle sunidir. Dünya'nın hem kendi ekseni, hem Güneş etrafında dönmesiyle gece-gündüz, mevsimler ve sene meydana gelmektedir. Âhiret'te ise, gece-gündüz, mevsim ve yıl olmadığına bakılırsa, zaman kavramı bir bakıma ortadan kalkmış oluyor. Tabii bununla sun'î zamanı kasdediyoruz. O bakımdan ahiret gününden söz edilirken bizim sun'î zamanımızla yarım günün 500, bir günün 1000 yıl kadar uzun olduğuna dikkatler çekilmekte ve böylece bu konuda «yevm» yani «gün» tabiri kullanıldığında, kendi sun'î zamanımızdaki yirmi dört saat olmadığına işaret edilmektedir.
Bu gerçeği düşünmeyenler, arzuladıkları bir şeyin hemen oluvermesini isterler ve aradan birkaç yıl geçince de ümitsizlenmeye başlarlar. Oysa Cenâb-ı Hakk'ın sünneti şaşmaz, programı aksamaz, hükmü değişmez. Bir millet üzerine azap inmesi gerekiyorsa, mutlaka onun için belirlenmiş bir süre söz konusudur. İnsanlar ne kadar acele de etse, o süre dolmadıkça azap inmez.
Rasûlullah (asm)'ten acele olarak azap isteyenler Kureyşliler'dir. Onlar azabın geleceğine inanmıyorlar, peygamberle alay etmek ve onu aciz göstermek için azabı hemen istiyorlardı.
«Bin sene kadar olan gün»den maksat, o azabın geleceği gündür. Bu günün uzun olması azabın şiddetinden kinayedir. Zira merhamet ve sevinç günleri kısa, zorluk günleri ise uzundur.
Ferra'ya göre ayet hem dünya ve hem de ahiret azabını kapsamaktadır. Acele olarak istenilen azaptan maksat, dünya azabıdır.
«Cenab-ı Hak dünyada size azabın indirilmesindeki vaadinden hulfetmez».
Ve ahiret azabının günlerinden bir tanesi dünyanın bin senesi kadar uzundur.
Bu ayette zamanın göreceliği ifade edilmiştir. Her alemde zaman farklı işlemektedir. Mesela kabir aleminin bir günü, mehşer meydanının bir günü aynı değildir. Hatta bu kainatta bile farklı gezegenlerde farklı zamanlar vardır. Bu da zamanın değişebileceğini gstermektedir.
Selam ve dua ile...
Sorularla İslamiyet
BENZER SORULAR
- Bazı ayetlerdeki "Bizim bir günümüz sizin elli bin yılınıza denktir." gibi ifadeleri nasıl anlamalıyız?
- Allah zamandan münezzeh olduğu hâlde, “Rabbinin katında bir gün, saydıklarınızdan bin yıl gibidir.” mealindeki ayeti nasıl izah edersiniz? Kur'an ayetlerinde geçen "gün" deyimi hangi anlamlara gelmektedir?
- Secde süresi 5. ayette geçen, "Sonra (işler) sizin saymakta olduğunuz bin yıl süreli bir günde yine O'na yükselir." ifadesindeki yükselen nedir. Zamanın hakkında bilgi verir misiniz? Ayrıca zaman izafiyeti nedir ve ne zaman keşfedilmiştir?
- Ölenler günahlarını çekmeye başladı mı?
- Kıyamet günü yalan söyleyenler olmayacaksa, Enam suresi 24. ayete göre yalancıların durumu nasıl açıklanabilir?
- Mehşerdeki sorgu ne kadar sürecek? Sorgulanacak o kadar çok insan var ki, asırlarca sorgulama işi bitmez gibime geliyor...
- Haşir meydanında kimse yalan söyleyemeyecekse, Allah neden, "Yalan söylüyorsun." diyecek?
- Maide suresi 40. ayette, neden önce azap sonra af gelir, hikmeti nedir?
- Dünyanın ömrü bir haftadır ne demek?
- Kıyamet anında kafirler aniden ölecekse kıyametin dehşetini nasıl yaşayacaklar?