Peygamberlerin memur olmaları, peygamberlikle nasıl açıklanabilir?

Tarih: 10.02.2016 - 00:56 | Güncelleme:

Soru Detayı

- Hazreti Yusuf ve Danyal aleyhimesselam efendilerimizin dönemlerinde sultana vezirlik yaptığı söyleniyor. Vezir ya da başka bir memur neticede sultanın emri altında değil midir ve bir nevi sultanın doğru yanlış icraatlarında ortak değil midir?
- Çobanlık, terzilik, demircilik gibi peygamberlere nispet edilen meslekler bir sultanın emrine girmeyi ya da en azından icraatlarını onaylamayı gerektirmez, melik nebi olmak halinde ise ismet sıfatını haiz bir nebi olarak zulümden korunur. Fakat bir tür memuriyet içinde bulunmak peygamberlik mesleği açısından nasıl anlaşılabilir?

Cevap

Değerli kardeşimiz,

Bir peygamberin memur olmasının caiz olup olmadığı konusunda ilmen tatmin edici bir bilgiye rastlayamadık.

Bununla beraber, Hz. Yusuf’un vezirliği konusunda birkaç noktaya işaret etmekte fayda mülahaza ediyoruz:

a) Bazı rivayetlere göre, O günkü Mısır kralı iman etmiştir. Bu durumda, görünürde Mısır kralı âmir durumda olsa bile, gerçekte iman ettiği Hz. Yusuf’a kayıtsız şartsız bağlanmış olduğundan, onun emrinden çıkması düşünülemez.

b) Hz. Yusuf’un hayatı tamamen manevi irtibatlıdır. Daha çocuk denecek yaştayken atıldığı kuyuda kendisine vahiy edilmesi (Yusuf, 12/15) bu ilahi irtibatı göstermektedir.

Buna göre Hz. Yusuf’un vezirliği kabul etmesi de bu manevi hattan aldığı emirle olmuştur. Bu ise, bir peygamberin beşeri kimliğiyle, adalet ve bilgiye ihtiyaç duyulan yerde, uygun şartlarda, Allah’a emir ve yasaklarına aykırı olmayan işlerde bir göreve talip olmasının caiz olduğunu göstermektedir.

c) “Ehven-i şerri ihtiyar etme” (zorunlu hallerde iki veya birkaç kötüden, zararı en az olanı tercih etme) prensibi evrensel bir hakikatin ifadesidir.

Hz. Yusuf, o günkü Mısır’da yedi yıl sonra büyük bir kıtlığın olacağını kesin olarak biliyordu. O kıtlık dönemini en hafif bir şekilde atlamak için bu yedi yılı iyi değerlendirmek gerekiyordu. Bu işi evirip çevirmek için, bilgi, beceri, adalet ve güven ortamının sağlanması büyük önem arz ediyordu.

İşte Hz. Yusuf, bir peygamber olarak insanlara bu dar zamanlarında faydalı olmak adına -görünürde- bir memuriyeti kabul etmek ile insanların zarara uğramalarına göz yumak arasında kalmıştır ve tercihini “insanlara faydalı olmak” yönünde kullanmıştır.

Selam ve dua ile...
Sorularla İslamiyet

Bu içeriği faydalı buldunuz mu?
Yorum yapmak için giriş yapın veya kayıt olun