İlmî çalışmalar, her bir canlı türünün kendi genetik potansiyeli, kabiliyet ve karakterleriyle doğrudan yaratıldığını gösteriyor mu?
Değerli kardeşimiz,
Evrim görüşüyle bütün canlıların tek hücrenin farklılaşmasıyla, zaman içerisinde birbirinden evrimleşerek meydana geldiği iddia edilmektedir. Bu iddiaya delil olarak türlerin aralarında geçiş formlarının bulunacağı ileri sürülmüştü. Ancak, yaklaşık 150 yıldır bu iddiayı doğrulayacak ve herkesi ikna edecek hiçbir misal ortaya konamadı.
Evrim zincirinin eksik halkalarını tamamladığı farz edilen ve bazı özellikleri bakımından kendisinden önceki canlıya, bazı özellikleri bakımından da kendisinden sonraki canlıya benzeyen organizmalara “ara form” veya “geçiş formu” adı verilir.
Bu ara formların zaman içerisinde tedricen meydan geldiği ileri sürülüyordu. İddia edildiği gibi, bütün canlılar tek hücreden köken alarak silsile hâlinde birbirinden hâsıl edilmiş iseler, o zaman ara form özelliğine sahip organizmalardan fosil hâlinde bol miktarda mevcut olması gerekirdi. Mesela, balıktan kurbağaların tedricen meydana geldiği ileri sürülüyor. Bu geçişte ara form özelliğine sahip bir varlığın %90 balık, %10 kurbağa, daha sonra %80 balık, %20 kurbağa şeklinde devam etmesi ve nihayet %10 balık %90 kurbağa şeklinde bir değişim göstermesi gerekirdi. Her bir adımda ortaya çıkacak varlığın en azından üreme yapabilmesi için eşinin de benzer şekilde ortaya çıkıp aynı safhaları geçirmesi ve üreyerek bir gen havuzu teşkil etmeleri icap ederdi.
Bir canlı grubunun iddia edildiği gibi değişerek farklı bir türün ortaya çıkmasına vesile olması için onlarca ara form olması gerekir. Bir de bunu bütün canlılar âlemi için düşündüğünüz zaman bu sayı yüz binlere çıkar. Ama ortada dört başı mamur, herkesin üzerinde ittifak edebildiği tek bir fosil dahi yoktur.
Bu konuda efkar-ı umumiyeyi yanıltmak ve belirli bir ideolojiye şartlandırmak için basında belirli aralıklarla her hangi bir yerde bir fosilin bulunduğu ve bunun insanın geçmişte yaşayan atası olduğu görüşü afişe edilir. Tabi bunun doğruluğunu hiç kimsenin araştırma imkânı yoktur.
Bu konuda toplumu yönlendirmede bir başka yol da herhangi bir şekilde meydana gelen bir hilkat garibesini, yani garip yaratılışlı bir varlığı gösterip, ara formların da böyle olduğu ileri sürülmesidir. Bunların hiçbir ilmi kıymeti yoktur. Bu tip davranışlar, hokkabazın şapkadan tavşan çıkarmasına benzer.
Selam ve dua ile...
Sorularla İslamiyet
BENZER SORULAR
- Evrimcilerin, canlılar arası ara geçiş formları iddiası doğru mudur?
- Evrimci bir ateistin iddialarına ne dersiniz?
- Tasavvuf büyüklerinin bahsettikleri kaf dağı, meşmeşie gibi durumları nasıl değerlendirmeliyiz?
- İbn Arabi gibi zâtların eserlerinde geçen bilime aykırı görüşlere ne dersiniz?
- Geçiş (Ara) Formları
- EVRİMİN DELİLİ OLARAK İLERİYE SÜRÜLEN ARA (GEÇİŞ) FORMLAR
- Tiktaalik roseaenin gerçek olmadığına dair deliliniz var mı?
- EVRİM Mİ? YARATILIŞTA TEDRİC Mİ?
- Pakicetus isimli kafatası, hangi canlıya aittir?
- Amerikan bilim dergisi, çok sayıda ara geçiş form olduğunu söylüyor. Tiktaalik roseae sadece bunlardan birisi imiş. Bu doğru mudur?