İki farklı kıraat iki ayet mi oluyor?

Tarih: 22.08.2024 - 08:50 | Güncelleme:

Soru Detayı

- "el-İtkan" isimli eserin Kıraat İhtilafının Sebeb Olduğu Fıkhi ihtilaflar bölümünde şöyle deniyor;
"Ay halinden yeni çıkan bir kadınla, yıkanmadan önce temasın caiz olup olmadığına dair itilafı da Bakara suresi, 222. ayetindeki ***** kelimesinin kırâat ihtilafına dayarlar. Fukaha bu âyet hakkında, iki kıraatla okunduğu takdirde, garib bir ihtilaf naklederler. Ebû'l-Leys es-Semerkandî, «el-Bustan» adlı kitabında bu ayetle ilgili iki görüş nakleder. Bunlardan biri şudur:
Cenâb-ı Hak, iki farklı kıraati beraberce indirmiştir. Diğeri ise, Cenabı Hak, ayeti bir kıraatla indirmiş, ancak bunu iki kıraatla okumamıza izin vermiştir..."

Cevap

Değerli kardeşimiz,

- Kıraat, okunuş manasına gelir. Bu sebeple, kıraat kelimesi tefsirlerde aynı kelimenin farklı şekilde okumayı ifade ettiği hususuna dikkat çekilmiştir. Bu farklılık bazen bir kelimede bulunması gereken "elif" ya da "ya" harflerinin hazfi veya ilavesiyle gerçekleşir.

Kıraat farklılıklarının önemli bir bölümü irab konusundadır. Yani, bir kelimenin ötre mi, üstün mü veya esre mi olduğu hususundadır. Bunların manaya etkisi olmakla beraber, hiçbir zaman kelimelerin farklılığı anlamına gelmez. (Geniş ve doğru bilgiler için bk. el-İtkan, Menahilu’l-İrfan, Mebahisu’l-Kur’an)

- Kuran’da kıraat farklılıkları farklı kelimeleri değil, aynı kelimenin farklı okunuş şeklini gösterir. Örneğin;

Fatiha suresinin dördüncü ayetinde yer alan “Malik” kelimesi resm-i hatt-ı Kurani olan hatt-ı Osmanî de elifsiz “MELİK” (M-L-K) şeklinde yazılmıştır. Yalnız elif yerine bir çıkmayla hem Melik hem de Malik şeklinde okunmasına imkân verilmiştir.

Hz. Peygamber (asm) şöyle buyurmuştur:

“Şüphesiz Kur’an yedi harf üzerine nazil olmuştur, o hâlde kolayınıza geldiği gibi, ondan (Kuran’dan) okuyun” (Buhari, h. no: 2419)

- Bu kıraatlerin birincisi, Hz. Peygamberin (asm) ana dili olan Kureyş lehçesidir. Geriye kalan altı kıraat de belli bazı faziletleri olan lehçelerdir. Ancak zamanla bu farklı lehçelerin / kıraatlerin az da olsa Müslümanlar arasında, özellikle Arap olmayanlar arasında ihtilafa sebep olduğundan Hz. Osman (ra), istinsah ettiği yeni muhafta tek bir kıraatle yazılmasını temin etti. Bu tek kıraat de Hz. Peygamberin (asm) konuştuğu Kureyş dili idi. (bk. İbn Hacer, Fethu’l-Bari, 9/9)

Demek ki, bir kelimenin farklı kıraatle okunması, onun ayrı ayrı iki ayet olduğu anlamında değildir, Aynı ayette geçen bir kelimenin iki farklı okunuşudur, bu okunuş da yine vahiy iledir. Bu farklı okunuşlar bazen farklı hükümlere de neden olabilir.

Bakara suresinin 222. ayetin geçen "Temizlenmedikçe" ve "iyice temizlendikten sonra" kayıtlan, okuma farkları da göz önüne alınarak yorumlanmış ve hangi temizlenmeden sonra cinsel ilişki yasağının ortadan kalkacağı konusunda farklı hükümler ortaya çıkmıştır.

Kanama sona erinceye kadar temasın yasak olduğunda ittifak vardır. Alimlerin büyük çoğunluğuna göre kanama bitince birleşmenin caiz olması için gusül abdesti gerekir. Bazı alimlere göre ise kanamanın kesilmesi yeterlidir, gusül abdesti alınmadan da birleşme haram olmaz, ancak yıkandıktan sonra ilişkide bulunmak müstehaptır.

İkisi de haktır, kim hangi mezhebe göre amel ediyorsa ona uygun hareket eder.

Selam ve dua ile...
Sorularla İslamiyet

Bu içeriği faydalı buldunuz mu?
Yazar:
Sorularla İslamiyet
Kategori:
Okunma sayısı : 64
Yorum yapmak için giriş yapın veya kayıt olun