Neden Mushaflarda farklılıklar var?

Tarih: 31.08.2015 - 01:55 | Güncelleme:

Soru Detayı

- Neden Mushaflarda farklılıklar var, Allah bir kez bir şey söylemiş, sonra başka bir şey söylemiş, yani nasıl oluyor?
- Beni yanlış anlamayın, lütfen. Ben Allah’a ve onun Resulüne inanıyorum, ateist değilim. Iki mushafi alalim, Hafs Mushafı, Warsh Mushafı. Hafs:Ali-İmran:133: ''wasaari'uu'' = ve koşun. Verş:Ali-İmran:133: ''saari'uu'' = koşun. Hafs:Maide:54: ''yartadda'' = geri dönmek. Verş:Maide:56: ''yartadid'' = geri dönmek. Hafs:Enbiya:4: ''qaala'' = dedi Verş:Enbiya:4: ''qul'' = de Hafs:Şems:15: ''walaayakhaafu'' = ve korkmaz. Verş:Şems:15: ''falaayakhaafu'' = ve korkmaz. Hafs:Bakara:58: ''nagfir'' = biz bağışlarız. Verş:Bakara:57:''yugfar'' = o bağışlar. Hafs:Bakara:140: ''taquluna'' = siz söylüyorsunuz. Verş:Bakara:139:''yaquluna'' = onlar söylüyorlar. Hafs:Bakara:259:''nunshizuhaa'' = bir araya getirmek,inşa etmek(inşa ediyoruz) Verş:Bakara:258:''nunshiruhaa'' = diriltmek,yeniden canlandırmak Hafs:Ali-İmran:81:''ataytukum'' = size verdim.(Ben) Verş:Ali-İmran:80:''ataynakum'' = size verdik.(Biz) Hafs:Bakara:9:''yakhda'uuna'' = onlar aldatırlar.(Geniş Zaman) Verş:Bakara:8: ''yukhaadi'uuna'' onlar aldatıyorlar.(Şimdiki Zaman) Hafs:Bakara:10:''yakdhibuuna'' = onlar yalanladılar (Etken) Verş:Bakara:9: ''yukadhdhibuuna'' = onlar yalanlandılar (Edilgen) Hafs:Bakara:214:''yaquula'' = dedi Verş:Bakara:212:''yaquulu'' = dedi Hafs:Ali-İmran:146:''qatala'' = o öldürdü Verş:Ali-İmran:146:''qutila'' = o öldürüldü Hafs:Kasas:48:''sihraani'' = iki büyü (Ayet:İki büyü birbirini destekliyor). Verş:Kasas:48:''saahiraani'' = iki büyücü (Ayet:İki büyücü birbirlerini destekliyor).
-  Benim soru budur, neden bu farkliliklar var, Allah bir kez bir sey soylemis, sonra baska bir sey soylemis, yani nasil oluyor.?..
- Beni yanlis anlamayin, lutfen. Ben Allaha ve onun Resulune inaniyorum, ateist degilim....

Cevap

Değerli kardeşimiz,

- Öncelikle şunu belirtelim ki, bu konu kıraat şekilleriyle ilgilidir. Kıraat-ı seb’a = yedi okuyuş tarzı, kıraat-ı aşere = on kıraat şekli Kur’an ilimleriyle ilgili kaynaklarda yer almaktadır.

Bu farklı kıraatlerin hepsi sonuçta değişik rivayetler zinciriyle Peygamberimiz (asm)’e dayandırılmaktadır.

Ancak, şu anda diğer kıraat şeklilerini gösteren Mushaflar basılmamıştır. İslam âleminin büyük çoğunluğunun okuduğu Hafs kıraati ile yazılan -elimizdeki- Mushaflar ile özellikle Afrika ülkelerinde okunan Verş kıraatini gösteren Mushaflar basılmıştır.

Bu okuyuşların farklılığı, Kur’an’da farklı kelimeler olduğu anlamına gelmez. Bilakis, Hz. Osman (ra) döneminde yazılan Kur’anların hattı (resmi hatt-ı Osmanî) değişik kıraat şekillerine imkân verecek bir estetiğe ve elastikiyete sahiptir.

Bu konuyu bir kaç madde halinde açıklamaya çalışacağız:

a) Önce soruda verilen misallerden de anlaşılacağı üzere, Verş Mushafındaki okuyuş tarzı ile Hafs Mushafındaki okuyuş tarzı arasında, manayı bozacak şekilde bir tezat yoktur.

Örneğin: Al-i İmran 146. ayette yer alan “KTL” kelimesi Hafs Mushafında “KÂTELE” şeklimde yazılmıştır ki, baştaki Kaf harfini çeken elif “küçük bir çekme” olarak yazılmıştır. Böylece bu kelime hem uzatmalı “KÂTELE” (sorudaki uzatmasız “Katele” şekli yanlıştır) hem de meçhul fiil kalıbında “KUTİLE” şeklinde okunabilir. Hafs Mushafında bu son şekil rivayeti vardır.

İlk Mushaf şekillerinde harekeler olmadığı için Arapça yazı farklı okuma şekillerine izin verir. İlk okuyuşta “mukatele etti=savaştı”, Verş’in okumasında “öldürüldü” manasına gelir. Genel olarak ayette Allah yolunda cihat etmenin ve bu cihat esnasında sabır göstermenin önemine işaret edilmiştir. Bu iki kıraatten birinde cihad etmeye, diğerinde bu cihad esnasında şehit olmaya işaret edilmiştir.

b) İslam literatüründe özellikle yedi kıraat şeklinin hepsi sahih yollarla Peygamberimizden işitildiği kabul edilmektedir. Buna göre, Hz. Peygamber (asm) bir ayetteki bir kelimeyi hem öyle hem böyle okumuştur. Bu okumaları ona vahyeden ve bildiren Allah’tır.

Bunun hikmeti ise, ayetin veciz ifadesinde yer alan kelimelerin farklı manalarına işaret ederek, Kur’an’ın ifadesinde zımnen var olan fakat herkes tarafından görünmeyen farklı manaları açıkça gösterip ifadeye geniş kapsam kazandırmaktır.

- Mesela: Fatiha Suresi'nde yer alan “Mâliki yevmiddin” ayetindeki ilk kelime “MELİK” şeklinde yazılmış ki, Arapça hat itibariyle bu kelime hem “Melik” hem de “mâlik” olarak okunabilir.

Bu farklılık, yani aynı kelimenin bu iki şekilde okunması Allah’ın hem hesap günün sahibi hem de hâkimi olduğunu ortaya koymaktadır. Bu geniş kapsam farklı kıraatlerin bir tezahürüdür.

c) Bu farklı kıraat şekli, aynı zamanda ümmi bir ümmet olan o günkü insanların kullandıkları farklı lehçeden de kaynaklanmaktadır. Yani Peygamberimiz (asm) farklı lehçeye sahip kimselere aynı kelimeyi onlardaki lehçe ile okumuş olabilir. Örneğin; Hafs kıraatine göre Maide 54. ayette “geri dönmek” manasına gelen “irtedde” fiilinin muzari (gelecek zaman) kalıbı hem şeddeli “yertedde”, hem de Verş kıraatinde olduğu gibi, sondaki şeddeli harfin ayrıştırılmasıyla “yertedid” şeklinde okunabilir.

d) Kasas 48. ayette Hafs kıraatinde “sihranı” (iki büyü), Verş’te “sahirani” (iki büyücü) şeklinde okunmuştur.

Burada bu kıraatle bir kelime ile daha geniş bir bakış açısı kazandırılmıştır. Şöyle ki:

Ayetteki kelimeyi “Sihrani=iki büyü” şeklinde okuyanlar, bununla Tevrat ve İncil kitaplarını kastetmişlerdir. Yani bu iki kitap sihir kaynağıdır. Bunu “sahirani = iki büyücü” şeklinde okuyanlar ise bununla Hz. Musa ve Hz. İsa’ya, kâfirlerin sihirbaz dedikleri manasını anlamışlardır.

e) Tekrar edelim ki, bu farklı kıraat şekilleri sağlam yollarla Peygamberimize dayandırılmıştır. Bu farlılık yalnız Verş kıraatinde değil, başka kıraat âlimleri için de söz konusudur. Bu konu Tefsir kaynaklarında yeri geldiğinde işaret edilmiştir. (Örneğin; Taberi, Razi tefsirlerine bakılabilir)

- Bu farklılık “zıtlık, ayrılık-gayrılık” anlamına gelmez. Aynı kelimenin ifade edebileceği iki veya üç manayı ifade etsin diye kelimenin kalıbı farklı şekillerde okunmuştur.

Selam ve dua ile...
Sorularla İslamiyet

Bu içeriği faydalı buldunuz mu?
Yorum yapmak için giriş yapın veya kayıt olun