"İki adam var, bunlardan birincisi, birbirine rakip, birbiriyle hep çekişen ortakların emrinde, diğeri ise sadece bir kişinin emrinde çalışıyor. Bu ikisinin durumu hiç bir olur mu?" (Zümer, 39/29) ayetini açıklar mısınız?
Cevap
Değerli kardeşimiz,
İlgili ayetin meali:
“İşte şimdi Allah bir temsil daha getiriyor: İki adam var, bunlardan birincisi, birbirine rakip, birbiriyle hep çekişen ortakların emrinde, diğeri ise sadece bir kişinin emrinde çalışıyor. Bu ikisinin durumu hiçbir olur mu? Olmaz elhamdülillah! Fakat çokları bu gerçeği bilmezler.”(Zümer, 39/29).
Burada tevhit inancının doğruluğunun ve şirk düşüncesinin yanlışlığının göstergesi olan bir misal verilmiştir. Şöyle ki:
Bir köle/memur, işçi düşünüyoruz ki, efendisi/amiri/patronu iki kişidir. Bu amir durumundaki iki ortak her zaman birbiriyle çekişen, farklı görüşlere sahip olan, birbirine üstünlük sağlamaya çalışan menfi bir rekabet içerisindedir. Kuşkusuz, bu olumsuz rekabet ilgili memur/köle için de mutlaka söz konusu olacaktır. Şimdi böyle bir durumda olan bir kölenin düzgün bir iş yapmasına imkân var mı? Elbette yoktur... Çünkü birisi, “Yap!” dediğinde diğeri “Yapma, yık!” diyecektir. Birisi “Koş!” dediğinde diğeri “Koşma, otur oturduğun yerde!” diyecektir. Çünkü, bu iki ortağın her konuda anlaşmaları, aynı arzuyu taşımaları, aynı işi aynı anda yapmak istemeleri mümkün değildir. İşte bu misal, kâinat memurunun amiri olan Allah’ın bir ortağı -haşa- olsaydı, kîanatın bu şekilde harika bir nizam ve intizam göstermesi asla mümkün olmayacaktı.
Buna mukabil sadece bir kişinin emrinde çalışan ise, bir tek yerden emir aldığı için her işini düzgün yapabilecek bir durumdadır. Bu iki misal kölelere sahip olan Arap müşrikleri için gözle görülen bir örnek olduğu için, onlar tarafından çok kolaylıkla anlaşılmıştır.
İşte bu iki örnekli misalle bütün kâinatın bir memur, bir asker gibi işlemekte olduğuna ve her varlığın kendi çapında yaptığı işini çok güzel yaptığına, takip ettiği hatt-ı hareketini mevcut kâinatın işleyiş amacına hizmet ettiğine işaret edilmiş ve bunun ancak bir tek yaratının varlığıyla izah edilebileceğine dikkat çekilmiştir.
“Şayet gökte ve yerde, Allah’tan başka ilahlar bulunsaydı oraların nizamı bozulurdu. Demek ki o yüce arş ve hükümranlığın sahibi Allah, onların(o müşriklerin) zanlarından, onların Allah’a reva gördükleri vasıflardan münezzehtir, yücedir!”(Enbiya, 21/22)
mealindeki ayette bu husus açık olarak ifade edilmiştir.
Selam ve dua ile...
Sorularla İslamiyet
Yazar:
Kategori:
Yorum yapmak için giriş yapın
veya kayıt
olun
BENZER SORULAR
- Allah, meleklere kullarını övmüş müdür?
- Allah tek olmak zorunda mıdır?
- “Günahından tam olarak dönüp tövbe eden, onu hiç işlememiş gibidir." hadisinin tefsirini açıklar mısınız?
- Malının azalmasını istiyorsan ekmeği eline al gezerek ye, anlamında bir rivayet var mı?
- “Deniz, her gün insanı boğmak için Allah’tan izin ister." anlamında bir hadis var mıdır?
- "Hastalarınızı yemeye ve içmeye zorlamayın. Zira Allah onlara yedirip içirmektedir." hadisinde anlatılmak istenen nedir?
- Kuran'ın tamamı tamamıyla nasıl irtibatlıdır?
- Nikahın şartları nedir? Evlilikte başkasına vekalet verebilir miyim?
- Beşeri Nesneler ile Öteki Nesnelerin Kıyası-2
- Nikah için telefonda vekalet verirken tam olarak ne söylenmeli? Bu esnada kadının yanında da vekalet verdiğine dair iki şahit bulunması gerekli mi? Evlenecek olan erkek, evleneceği kadından vekalet alabilir mi, alabiliyorsa bu süreç nasıl devam eder?..