Kocasına eziyet etmek ne demek?

- Kocasına eziyet eden kadınlarla ilgili biri hadis vardı sanırım burada geçen eziyet nedir?
- Yani aile içinde olan bazı tartışmalar kızmalar hepsi eziyet mi yoksa eziyet farklı bir şey mi nedir yani?

Değerli kardeşimiz,

Konuyla ilgili hadis-i şeriflerden biri şöyledir:

“Kıyamet günü azabı en şiddetli olan iki kişiden bahsedildi: Kocasına isyan eden kadınla, kendisini istemedikleri halde onlara yöneticilik yapan (zalim)(1) kimse.”(2)

Öncelikle ifade edelim ki, konu tek taraflı değildir, sorumluluk sadece kadının kocasına değil, kocanın karısına da aittir.

Bu nedenle kocasına isyan eden kadın suçlu olduğu gibi, karısına zulmeden koca da suçludur; idaresinde bulunanlara zulmeden kişi günahkâr olduğu gibi, sünnete uygun yöneticilik yapandan razı olmayanlar da günahkâr olur.

Demek ki, bu rivayette özelikle karı-koca arası haklara ve toplumu idare edenlerle diğerleri arasındaki hakların ne kadar önemli olduğuna dikkat çekilmiştir.

Bu makamda seslendirilen eziyet kocanın meşru ve helal dairedeki isteklerine olumlu cevap vermemektir. Örneğin, su getir / getirmez, yemek yap yapmaz, iznim olmadan dışarı çıkma der çıkar, hatta nafile oruç tutma der tutar… Bunlar en hafif olanlarıdır.  

Meşru bir mazereti yoksa, karı koca ihtiyaçları, günahlar konusunda hassas olmasını istemesi, ibadetlerinde dikkatli olmasını arzu etmesi, özellikle tesettürüne, takvasına, iffetine dikkat etmesi gibi isteklerine olumsuz davranması… Bunlar da ağrı olanlardır.

Esasen, kadının itaati ve uyumu bir eziyete dönüştürülmeden, kadının erkek için bir nimet ve erkeğe Allah tarafından bir emanet olduğu akılda tutularak hareket edilmelidir. Çünkü erkeğin idari ve aile yönetimi hususundaki sorumlulukları ona itaati ve uyumu gerektirmekte iken kadının da buna karşılık teşekkür mahiyetinde hürmet ve hizmette bulunması ne kadar münasip düşer.

Bunun yanında, İslam’ın erkeğin ve kadının cinsel arzularını gidermek için diğer bütün kapıları haram kılmış olması ve onu sadece eşine yönlendirdiği bilinmektedir. Kadının kocasına kocanın da karısına bu durumun farkında olarak davranması ve eşinin muhtemel haramlara karşı korunmasında yardımcı olması gerekmektedir denilebilir.

Şu halde sorumluluklar karşılıklıdır ve her biri kendi görevlerine odaklanarak hareket etmelidir; biri görevini aksatsa da diğeri bunun bahane etmeden kendi görevlerini yerine getirerek aile kurumunun zarar görmeden devam etmesine çalışmalıdır.(3)

Kaynaklar:

1) Tuhfetu’l-Ahvezi, 2/290.
2) Tirmizi, Salat, 150, h.no: 360; İbn Ebi Şeybe, el-Musannef h.no: 4110.
3) bk. Muhammed Ali Hâşimî, Kur’ân ve Sünnete Göre Müslüman Kadının Şahsiyeti, çev. Hamdi Arslan, H. İbrahim Kutlay, s.184. 181 Mahmut Akkad, Kur’ân’da Kadın Hakları, çev. Ahmet Demirci, s. 8. 182.

Selam ve dua ile...
Sorularla İslamiyet