Üvey oğluna ne dedi?
- Peygamber Efendimiz (asm) üvey oğlu (Ümmü Seleme annemizin önceki kocasından oğlu) Ömer b. Ebû Seleme'ye yemek yerken ne demiştir?
- Bu konuda hadis varsa yazıp açıklar mısınız?
Değerli kardeşimiz,
Resûlullah (asm)’in üvey oğlu, Ebû Seleme Abdullah b. Abdülesed’in öz oğlu Ebû Hafs Ömer’şöyle dedi:
: ربيبِ رسول اللَّه صَلّى اللهُ عَلَيْهِ وسَلَّم قال :
كُنْتُ غُلاماً في حجْرِ رسول اللَّه صَلّى اللهُ عَلَيْهِ وسَلَّم ، وكَانَتْ يَدِي تَطِيشُ في الصَّحْفَةِ ، فقال لي رسولُ اللَّه صَلّى اللهُ عَلَيْهِ وسَلَّم :
« يا غُلامُ سمِّ اللَّهَ تعالى ، وَكُلْ بِيمِينِكَ، وكُل ممَّا يليكَ »
فَما زَالَتْ تِلْكَ طِعْمتي بعْدُ .Ben Hz. Peygamber’in (asm) himâyesinde yetişen bir çocuktum. Yemek yerken, elim yemek tabağının her yanına giderdi. Bunun üzerine Resûlullah (asm) bana şöyle buyurdu:
“Oğul, besmele çek! Sağ elinle ye! Hep önünden ye!”
O günden sonra buyurduğu gibi yedim. (Buhârî, Et`ıme 2, 3; Müslim, Eşribe 108).
Bu hadis-i şerifte Peygamber Efendimiz (asm), bir çocuğa yemek adabını öğretmektedir.
Resûlullah (asm) vefat ettiğinde Ömer henüz dokuz yaşında olduğuna göre, bu olay meydana geldiğinde herhalde daha da küçüktü.
Resûl-i Ekrem (asm), bir önceki hadiste de belirtildiği gibi, bu küçük yavruya anlayacağı dille ve basit ifadelerle hitap etmektedir:
“Oğul, besmele çek! Sağ elinle ye! Hep önünden ye!” sözleri ne kadar sade, munis ve gönül okşayıcı! Şefkat Pınarı Efendimiz (asm) herkese olduğu gibi üvey oğluna karşı da böylesine yakın ve sıcak! İslâm’ın yemek yeme edeplerini ona güzel bir üslupla öğretiyor.
Bu hadis-i şerifin bazı rivayetlerinde Efendimiz’in (asm) “Sofraya yaklaş, yavrucuğum!” diye söze başladığı görülmektedir (bk. İbn Hacer, el-İsâbe, II, 519). Demek ki sofraya mümkün olduğunca yakın oturmalıdır. Sonra Efendimiz (asm) ona besmele çekmesini tavsiye ediyor. Demek ki yemeğe “Bismillâh” diye başlanacaktır. Şayet besmele çekmek unutulmuşsa, hatırlandığı zaman, yine Resûl-i Ekrem’in bir başka hadiste öğrettiği gibi, “baştan sona bismillah” denecektir. Sofradakilerden birinin herkesin duyacağı şekilde besmele çekmesi, ötekilerin de besmeleyi hatırlamasına yardımcı olur. Bir kişinin besmele çekmesi, sofradan şeytanı uzaklaştırmaya yetmekle beraber, herkesin ayrı ayrı besmele çekmesi uygun olur.
Besmele çekilmediği zaman, -Efendimiz’in buyurduğu gibi- şeytan o yemeğe ortak olur ve birlikte yer.
Bir şey içerken de besmele çekmelidir. Hatta ilaç içerken bile bu sünnete uymalıdır.
Yemeğin sonunda “Elhamdülillâh” demenin İslâmî bir görgü kuralı ve bir sünnet olduğu başka rivayetlerde görülmektedir.
Efendimiz’in (asm) sağ elle yemek yemeyi tavsiye etmesi, bunun Müslümanların bir özelliği olduğunu gösterir.
“Sakın sol elle yeyip içmeyin! Çünkü şeytan da sol elle yer, içer.” (Müslim, Eşribe 104-106)
hadis-i şerifi bu yasağın gerekçesi durumundadır. Resûl-i Ekrem Efendimiz’in (asm) bu konuya pek önem verdiğini, sol elle yeyip içmeyi uygun görmediğini şu olay daha canlı bir şekilde ortaya koymaktadır:
Adamın biri Peygamber (as)’ın yanında sol eliyle yemek yiyordu. Resûl-i Ekrem ona:
“Sağ elinle ye!” buyurdu. Adam:
- Yapamıyorum, diye cevap verdi. Adam yapamadığından değil, kibirli olması sebebiyle bu uyarıdan alınmış ve böyle ters bir cevap vermişti. Bunu anlayan Efendimiz ona:
“Yapamaz ol!..” buyurdu.
Ravinin anlattığına göre, adam elini ağzına kaldıramadı. (Müslim, Eşribe: 107, no. 2021)
Sağ tarafın dinimizde ayrı bir önemi vardır. Ayakkabı ve elbise giyerken sağdan başlamak, bir yere sağ ayağını atarak girmek, bir yere girerken çıkarken sağda bulunanlara öncelik hakkı tanımak da birer sünnettir.
Yemek yerken hep önünden yemek, başkalarının önüne uzanarak onları rahatsız etmemek, İslâmî görgü kurallarından biridir.
Başa aldığımız hadis-i şerifin sonunda Ömer b. Ebû Seleme, Peygamber (as)’ın öğrettiği bu görgü kurallarını hayatı boyunca uyguladığını söylemektedir. Onun gibi Peygamber terbiyesiyle yetişmiş birine yakışan elbette budur. Bizim gibi Müslümanlara yakışan da kendisini görme bahtiyarlığına eremediğimiz Peygamber Efendimiz’in (asm) sünnetlerini öğrenmek ve hayatımızı o sünnetlerin ışığıyla aydınlatmaktır.
Özetle;
- Sofraya mümkün olduğu kadar yakın oturmalıdır.
- Yemeye ve içmeye besmele ile başlanmalıdır. Yemeğe başlarken besmele unutulursa, hatırlandığı andan itibaren “Bismillâhi evvelehû ve âhirehû” veya “baştan sona bismillâh” denilmelidir.
- Yemeği sağ elle yemeli ve içmelidir.
- Birlikte ve bir kaptan yendiği zaman, herkes önünden yemelidir.
- Bu ve benzeri dinî görgüleri çocuklara küçük yaştan itibaren öğretmelidir.
- Ashâb-ı kirâmın yaşça küçük olanlarının bile sünnete ne kadar bağlı oldukları görülmektedir. (bk. Riyazü’s-Sâlihîn Tercüme ve Şerhi, Peygamberimizden Hayat Ölçüleri, Erkam Yay., Hadis No: 301, 729 ve 741)
Selam ve dua ile...
Sorularla İslamiyet