Kaygı ve endişelerden çıkmak için ne yapmalıyım?

Kaygı ve endişelerden çıkmak için ne yapmalıyım?
Tarih: 02.02.2023 - 20:02 | Güncelleme:

Soru Detayı

- Yüce Allah'tan kaygı ve endişelerden selamete çıkmayı dilemek için bir dua, namaz, tesbihat yahut bir zikir var mıdır?

Cevap

Değerli kardeşimiz,

Dünya bir imtihan yeridir. Bu sebeple insanoğlu çeşitli şekillerde üzüntülere, sıkıntılara uğrar. Sıkıntılar devam ettiği sürece de tabii olarak hüzünlenip kederlenir.

Resûl-i Ekrem (asm) Efendimizden öğrendiğimize göre iyi kimselerin üzüntüsü daha fazla olur. Hatta en büyük dertler ve acılar peygamberlere gelir; sonra da derece derece aşağı doğru devam edip gider. (bk. Tirmizî, Zühd 56)

Nitekim Peygamber Efendimizin, hastalığı sırasında diğer insanlardan iki misli fazla ıstırap çekmesi de bu sebepledir. (bk. Buhârî, Merdâ 3)

Istıraplar karşısında insanların tavırları da farklıdır. Kimi daha sabırlı ve dayanıklı olduğu için sıkıntılarını içine gömer; kiminin de bütün dünya üzerine yıkılmış da o altında kalmış gibi feryadı göklere çıkar. O zaman bir yerlere tutunmak ve ıstıraplarını hafifletmek ister. İşte Resûl-i Ekrem Efendimiz (asm) bazı hadisleriyle kederli insanlara bir can simidi uzatmaktadır:

Kaynakların bildirdiğine göre, bu konuda okunması gereken en geniş ve kapsamlı dua, Abdullah b. Mesud’un Peygamberimizden (asm) rivayet ettiği şu duadır.

"Bir hem / gam-keder, bir üzüntü / kaygı kendisine isabet eden herhangi bir kimse… şu duayı okuduğu takdirde, Allah mutlaka onun sıkıntısını, üzüntüsünü giderir ve yerine ona ferec / ferah verir:

اَللَّهُمَّ إِنِّي عَبْدُكَ، ابْنُ عَبْدِكَ، ابْنُ أَمَتِكَ، نَاصِيَتيِ بِيَدِكَ، مَاضٍ فيَّ حُكْمُكَ، عَدْلٌ فِيَّ قَضَاؤُكَ، أَسْأَلُكَ بِكُلِّ اسْمٍ هُوَ لَكَ، سَمَّيْتَ بِهِ نَفْسَكَ، أَوْ أَنْزَلْتَهُ فيِ كِتَابِكَ، أَوْ عَلَّمْتَهُ أَحَداً مِنْ خَلْقِكَ، أَوِ اسْتَأْثَرْتَ بِهِ فيِ عِلْمِ الْغَيْبِ عِنْدَكَ، أَنْ تَجْعَلَ الْقُرْآنَ رَبِيعَ قَلْبيِ، وَنُورَ صَدْرِي، وَجَلاَءَ حُزْنيِ، وَذَهَابَ هَمِّي إِلَّا أَذْهَبَ اللهُ هَمَّهُ وَحُزْنَهُ، وَأَبْدَلَهُ مَكَانَهُ فَرَجًا

“Allah’ım! Ben senin kulunum ve senin kulunun ve cariyenin (Senin erkek ve kadın olan iki kulunun) çocuğuyum, benim perçemim senin elindedir, hakkımda senin hükmün geçerlidir, benim için tayin ettiğin kaderin adildir. Ben, ‘Senin onunla kendini isimlendirdiğin veya mahluklarının birine öğrettiğin veya (vahiy ettiğin) bir kitabında indirdiğin yahut da yanındaki gayıp ilminde saklamayı tercih ettiğin ve sana ait olan bütün isimlerinin hakkı için Kuran’ın kalbimin baharı, göğsümün nuru, hüznümün cilası ve kaygılarımın gidericisi kılmanı istiyorum..”

Oradakiler “Ya resulallah! Biz de bunu öğrenmeyelim mi?” dediklerinde “Evet, (sadece siz değil), bunu duyan herkesin öğrenmesi gerekir / veya uygun olur.” buyurdu. (bk. İbn Hanbel, 1/391; Ebu Yala, 5927, Taberani,10352, İbn Hibban,2372, Hâkim, 1/509….)

Bu hadis rivayetlerinin “sahih” olduğu bildirilmiştir. (bk. İbn Kayyım, Şifau’l-alil, 2/749-750; Heysemi, Zevaid, 10/136; Ahmed Şakir, Tahkiku’l-Musned, 5/226)

Hz. Aişe validemizin bildirdiğine göre, Rasulullah aleyhissalatü vesselam Efendimiz şöyle buyurdu:

"Sizden birine keder yahut üzüntü isabet ederse, buna müteakiben hemen şöyle desin;

اللهُ اللهُ رَبيِّ لاَ أُشْرِكُ بِهِ شَيْئًا

Allah Rabbimdir. Rabbim olan Allah’a ben hiçbir şeyi ortak koşmam! (Taberani, Evsad, no: 5423)

İlave bilgi için tıklayınız:

Üzüntü ve borçtan kurtulmak için okunacak dua hangisidir?

Dünyada çektiğimiz yalnızlığın, acının ve her türlü üzüntünün mükâfatı cennette fazlasıyla verilecek mi?

Selam ve dua ile...
Sorularla İslamiyet

Bu içeriği faydalı buldunuz mu?
Yazar:
Sorularla İslamiyet
Kategori:
Okunma sayısı : 1.000+
Yorum yapmak için giriş yapın veya kayıt olun