İslam’ı hayatımın güzelleşmesi için kullanıyormuş gibi hissediyorum, nasıl kurtulabilirim?

- Yapmamam gereken bazı zararlı şeyler var. Bunları yapmamanın en ikna edici sebebi olarak ahiret inancını görüyorum. Ahiret olmadığında her şey anlamsız olacağı için, ahiret inancı dışındaki sebeplerin tümünü bazen sebep olarak bile görmüyorum.
- Lakin zararlı şeyleri günah olduğuna inandığımdan dolayı yapmadığımda İslam’ı kullanıyormuş gibi hissediyorum. Çünkü sağlığımı mahveden bu şeyler sağlığıma zarar vermiyor olsaydı İslam’ın bu zararlı şeyleri haram kılması umurumda bile olmayacaktı.
Aynı zamanda sağlığım iyi olsa günahlardan uzak durmaya ve ibadetlerimi yerine getirmeye de çalışmazdım.
- Allah (cc) rızasını da aslında sadece ahirette mutlu olabilmek için istediğimden dolayı kendimi Allah (cc)’a karşı samimiyetsiz hissediyorum.

Değerli kardeşimiz,

Her namazda son oturuşta ettiğimiz, “Rabbenâ âtinâ…” diye bildiğimiz dua aslında bir ayet olup meali şöyledir;

“...Rabbimiz! Bize dünyada da iyilik, ahirette de iyilik ver ve bizi ateş azabından muhafaza eyle!” (Bakara 2/201)

Yani bizim hem dünyada, hem de ebedi hayatımız ahirette iyiliklere ihtiyacımız var. Ancak ebedi yurdumuz olan ahirette huzur bulabilmenin yolu da içinde bulunduğumuz dünya hayatındaki imtihanı geçmemize bağlıdır, özet olarak iyi olmamıza, iyilik yapmamıza bağlıdır.

Peki iyilik nedir?

Dünyadaki neredeyse 8 milyar insana ayrı ayrı sorabilsek, kimisi benzer, kimisi farklı ama hiçbiri bir diğerine eşit olmayan iyilik kavramları çıkacaktır ortaya.

Ne Firavunlar, ne Nemrutlar, ne Hitlerler, ne Stalinler ne de günümüz zalimlerinin hiçbirisi “Yaşasın kötülük.” veya “Yaşasın zalimlik.” diye yapmıyorlar yaptıklarını. Üstelik de kendilerini gayet haklı görmektedirler.

Oysa iyilik izafi bir kavram olamaz. Peki, iyiliğin ne olduğuna kim karar verecek? Elbette ki bu düzeni var eden kim ise O karar verecek; Onun dediği iyilik ve hak olacak, Onun dediği dışındakiler zulüm olacak.

Peki ne buyuruyor Cenab-ı Hak?

Kur'an’da baştan sona hulasaten diyor ki:

“Bana kul olun! İbadetlerinizi, kulluk vazifelerinizi eksiksiz yapın! Emirlerime uyun ve nehiylerimden kaçının! Bazı söylediklerimin hikmetine ulaşamasanız da, unutmayın ki emri ben veriyorum! Ben de sizin iyiliğinizi istediğim için böyle diyorum! Sorgu sualsiz de sizden itaat bekliyorum."

"İtaat ederseniz, göreceksiniz ki hem kısacık ve geçici dünya hayatınızda huzur bulacaksınız. Ama bunun yanı sıra ebedi hayatınızda da cennetlerimde ebedi huzur bulacaksınız."

"Dolayısıyla dünyada helal dairede, kulluk vazifelerinizi yerine getirerek çalışınız, çalışınız ki karşılığında ahiretinizi kurtarınız!”

Sualde “Haram olan şeyler sağlığıma zararlı olmasaydı, İslam’ın haram kıldığı şeyleri dikkate almazdım!” tarzı ifadeniz, bizi yaratan ve bizi bizden daha iyi tanıyan Rabbimizin ne kadar merhametli olduğunun aleni bir delilidir.

Yani Allah’ın bir şeyi haram kılmasının sebebi muhakkak o şeyin -bazen hikmetini tam kavrayamasak da- bize bu dünyada da zarar vereceğindendir.

Örnek mi istersiniz; “Faiz, zina, içki, uyuşturucu, cimrilik, müsriflik, yalancılık, riyakarlık, ana-babaya saygısızlık, dedikoduculuk, nifak, fitne…”

Bunların hepsinin zararını bu dünyada gördüğümüz gün gibi aşikar. O zaman ahirette de göreceksiniz buyuruyor Mevlamız.

Bu ve benzerlerinden kaçınır, başta namaz olarak bütün emirlerini yerine getirirsek de gene ahirette üstelik bu sefer mükafatını katbekat fazlasıyla bulacağımızı vaad ediyor Mevlamız.

Olaya böyle bakarsak, samimiyetsiz ve menfaatçi olduğumuz vesvesesinden kurtulur, yaptığımız her işte Allah’ın rızasını arar ve O razı ise geri kalan her şey teferruat der geçer ve huzuru buluruz.

Selam ve dua ile...
Sorularla İslamiyet