Hz. Mehdi, kırk yıl mı hüküm sürecek?

Tarih: 13.12.2015 - 14:49 | Güncelleme:

Soru Detayı

- Hadislerde Hz. Mehdi’nin kırk yıl hüküm süreceği ifade edilir.
- Ama bazı hadislerde de Mehdi kısa yaşarsa 7 yıl, uzun yaşarsa 9 yıl yaşayacaktır, denmesinin anlamı nedir?
- Bunu nasıl açıklarsınız?

Cevap

Değerli kardeşimiz,

- Hz. Mehdi’nin (İslam ümmeti için çok ferah ve refah dolu) bir devresinin en azı yedi, en fazlası dokuz yıl olduğuna dair bir hadis rivayeti vardır. (bk. İbn Mace, Fiten, 34)

Diğer bir rivayette bu sayılar “beş-yedi-dokuz” olarak verilmiştir. (bk. Ahmed b. Hanbel, 3/21)

- Tirmizi de “Hz. Mehdi devresinin  beş-yedi-dokuz yıl ” olduğuna dair rivayete yer vermiş ve bunun Hasen (sağlam) olduğunu belirtmiştir. (Tirmizi, fiten, 53)

- Ayrıca, Hz. İsa’nın kırk yıl dünyada kalacağına dair sahih rivayetler vardır. (bk. Mecmau’z-zevaid, h. no:13789)

Hz. İsa ile Hz. Mehdi’nin o güzel dönemleri aynı zamana (birlikte namaza kılacaklarına dair hadislerde olduğu gibi) tevafuk ettiğine göre, Hz. Mehdi’nin de aynı kırk yıllık devreyi onunla paylaşacağını anlayabiliriz.

- Bir rivayete göre, sahabeler “...Ya Resulellah!  O gün Müslümanların imamı Kimdir?” sorusuna peygamberimiz “Benim evlatlarımdan kırk yaşında biri ve yirmi yıl hüküm sürecek...” diyerek cevap vermiştir. Bu hadiste ayrıca sayılan bazı özellikler Hz. Mehdi’den söz edildiğini göstermektedir. (bk. Kenzu’l-ummal, h. no: 38680)

- Katade’den nakledildiğine göre, “Mehdi işinin başına geçtiğinde kırk yaşında olacaktır.” (Kenzu’l-ummal, h. no: 39660)

Mehdi’nin kırk yaşında (mehdi) olacağına dair diğer bazı rivayetler de vardır. (bk. Ebu Nuaym, fiten, 1/376; 1/402).

- Araplar arasında yedi-yetmiş, kırk gibi sayılar bazen kesretten kinaye olarak kullanılır. Bunu hatırlamakta fayda vardır.

- Bediüzzaman Hazretleri de “40” sayısına dikkat çekmiş ve şöyle demiştir:

“Evet istikbal bu davaların bir kısmını tasfiye edecektir. Fakat tamam tasfiyesi ise âhirette görülecektir. Şöyle:

Eşhastan kat'-ı nazar, nev'î ve umumî hüsn ve hakkın meydan-ı galebesi istikbaldir. Biz ölsek, milletimiz bâkidir. Kırk sene ile razı değiliz. En ekall bin sene galebeyi isteriz. Lâkin hem şahsî, hem umumî, hem cüz'î, hem küllî olan hüsn, hak ve hayır ve kemalin meydan-ı galebesi ve mahkeme-i kübrası; ve beşeri, sair ihvanı olan kâinat-ı muntazama gibi tanzim ve istidadıyla mütenasib tecziye ve mükâfat veren, yalnız dâr-ı ahrettir.” (Muhakemat, s. 41-42)

- Hz. İsa’nın gökten ineceği ve Hz. Mehdinin arkasında namaz kılacağı hususu İslam ümmeti arasında mütevatir bir hakikattir. (bk. İbn Hacer, Fethu’l-Bari,6/493-494)

- Mesela bir hadis-i şerifte:

“Meryem oğlu (İsa)’nın Müslümanların yanına ineceği ve namazda Müminlerin imamına (Hz. Mehdi’ye) uyup namaz kılacağı” ifade edilmiştir. (bk. Buhari, Enbiya, 49; Müslim, İman, 244-246)

- Bediüzzaman Hazretleri bu hadisi şöyle okumuştur:

Hazret-i İsa Aleyhisselâm gelir. Hazret-i Mehdi'ye namazda iktida eder, tâbi olur." diye (yapılan hadis) rivayeti (Hristiyanlarla Müslümanlar arasında yapılacak) bu ittifaka ve hakikat-ı Kur'aniyenin metbuiyetine ve hâkimiyetine işaret eder.” (Şualar, s. 587)

- Bununla beraber, Hz. Mehdi’nin yaşama süresiyle ilgili bazı ihtimaller, imtihan sırrı için gereklilik ifade eden gizlilik prensibini korumaktadır. Şöyle ki;

a. Bu konuyla ilgili hadislerin zayıf olma ihtimalleri, bu sürenin kesinliğini ortadan kaldırır.

b. Bu süre, Hz. Mehdi’nin ömrünü değil, görev süresini belirlemeye yöneliktir. Bu ise, Hz. Mehdi’nin Mehdilik görevine başladığı andan itibaren başlar. Bu görevin tam ne zaman başladığını Hz. Mehdi’nin de bilmemesi akıldan uzak değildir. Bu ise kesin bilgiyi ortadan kaldırmaktadır.

c. Hadiste “40, 5,7,9 ” ifadeleri, süreyle ilgili ihtimalleri ortaya koyduğu için, zaten kesin bilgiyi ortadan kaldırmaktadır.

d. Kuvvetli bir ihtimalle Hz. Mehdi mehdiliğini ömrünün son zamanlarında öğrenir. hayatının o evresinde kendisi zaten ihtiyar olmuş olacaktır. 50-60 yaşlarında bunu öğrenmesi durumunda, 40 yıl ihtimali az değil, çok bile gelir. Hatta 8-9 yıl bile artık o seviyeye ulaşmış ve Allah’a kavuşmaya can atan öyle kutsî ve nuranî bir zat için fazla bir şey ifade etmez.

e. Bu sayıların -Mehdinin farklı devrelerine göre- bir tespit olma ihtimali de mevcut olduğundan, sürenin belirlenmesi açısından bir müteşabih ifadeler söz konusudur. Hz. Mehdi, imtihanın gizli prensibini sürdürmek için, zayıf bir ihtimalle de olsa bu müteşabih manayı ön plana çıkarıp normal imtihan sınırları içerisinde hareket edebilir. Kaldı ki, hadiste farklı sayıların verilmesi zaten kesinliği ortadan kaldırmıştır.

Selam ve dua ile...
Sorularla İslamiyet

Bu içeriği faydalı buldunuz mu?
Yorum yapmak için giriş yapın veya kayıt olun