Demerath’ın din ve siyaset ile ilgili görüşüne karşı fikirleriniz nelerdir?
“Din kendisini siyasetin ateşinden uzak tutarsa, saflığını koruyacak ama marjinalleşecek, yaklaştığında ise tüketilmek pahasına da olsa etkinliğini artıracaktır.”
Değerli kardeşimiz,
Kurumsal din ile kurumsal siyaset ilişkisi, Roma temelli Batı düzeninde söz konusu ikileme neden olmuştur.
İslam dinini kurumsal olarak temsil yetkisi veya ruhban sınıfı olmadığı için, bu ilişki kurumsal olmaktan çok tinsel bir mahiyet arz eder.
Dolayısıyla İslam adına tarih boyunca siyasete yönelik hareketler, bu hareketlerin tinsel olarak saflığını bozmuştur denemez. Bu hareketler siyasete müdahale ettiklerinde marjinal kalmaktan korunmuşlardır.
Şia, Hariciler, Selefiler ya da geleneksel Sünni bireysel ya da zümrevi hilafet mücadeleleri, bu hareketlerin temel doktrinlerini de oluşturmuştur. Bu hareketler ölçeğinde din, tüketilmek bir yana, yaşamın temel karakteristiklerini oluşturabilmiştir.
Modern zamanlarda ise İslami kimliklerle yapılan siyaset biçimleri, tinsel anlamda sorun ve tartışmalara neden olmakla birlikte, bu hareketlerin marjinalleşmesine ya da bunların üzerinden İslamiyetin tüketilmesine neden olduğu söylenemez.
Dolayısıyla din adıyla genelleme yapmak, bu önermenin kapsayıcılığı açısından tutarlı gözükmemektedir.
Selam ve dua ile...
Sorularla İslamiyet
BENZER SORULAR
- Kant’ın, aklın her şeyi anlayamayacağına dair görüşünü açıklar mısınız?
- İbn Sina ve Farabi’nin nedensellik anlayışı nedir?
- İslam’ın utilitarizme bakışı nasıldır?
- Einstein, Genel Bağıntılılık Kuramı ile Eytişimsel Özdekçilik’i ispatladı mı?
- Bertrand Russel’ın demlik argümanına cevap verebilir misiniz?
- İki şeyin birbirini diyalektik olarak tamamlamasını basit şekilde izah eder misiniz?
- Solipsizm ile Skeptisizm arasındaki fark nedir?
- İslam’a göre teistik agnostisizm’e inananlar ehli necat olamaz mı?
- İslam’ın Heidegger’ın Varoluşçuluk görüşüne bakışı nasıldır?
- Mantıkçı pozitivistlerin metafizik anlayışları neden yanlıştır?