Cennette öksüren sahabi kimdir?

Cennette öksüren sahabi kimdir?
Tarih: 12.02.2022 - 10:13 | Güncelleme:

Cevap

Değerli kardeşimiz,

Bu sahabi, Hz. Nuaym b. Abdullah’tır.

Hz. Nuaym’ın muhtemelen nefes darlığı yüzünden göğsünün hırıldadığı ve Hz. Peygamber (asm) Efendimizin, “Nuaym’ın göğsünün hırıltısını, öksürüğünü cennette işittim.” diyerek, onu cennetle müjdelediği, bu sebeple “Nehhâm” yani göğsü çok hırıldayıp öksüren lakabıyla anıldığı belirtilir. (İbnü’l-Esir, Üsdü’l-gabe, 5/326, no: 5276)

Demek ki, bundan maksat, cennette öksürmek değil, bu özelliğiyle bilinen Hz. Nuaym’ın cennetlik olduğunu haber vermektir. Ayrıca bu ifadenin, nefes darlığı gibi bu dünyada çekilen sıkıntıların, ahiret alemlerindeki manevi neticelerine ve mertebelerine dikkat çekmek olduğu da söylenebilir.

Nuaym b. Abdullah’ın İslam’ı kabul eden ilk on kişiden biri veya otuz sekizinci Müslüman olduğu zikredilmiştir.

İbn İshak ve İbn Hişam gibi ilk dönem müelliflerinin naklettiğine göre, Mekkeli müşriklerin tahrikiyle Resûl-i Ekrem’i öldürmeye karar veren Hz. Ömer onun bulunduğu yere giderken yolda Nuaym b. Abdullah ile karşılaşmış ve niyetini ona açmıştır. Nuaym ise Ömer’e Peygamber’i öldürdüğü takdirde Abdümenâfoğulları’nın kendisini sağ bırakmayacağını söylemiş, ayrıca kız kardeşi Fatıma ile eniştesi Saîd b. Zeyd’in de İslâmiyet’i kabul ettiğini bildirmiştir. (İbn Hişâm, 1/258-259)

Böylece Hz. Ömer’in iman etmesiyle sonuçlanacak olan gelişmelere zemin hazırlamıştır.

Nuaym b. Abdullah Mekke’nin sayılı zenginlerinden olup fakir, dul ve yetimlere yardım ederdi. Bu sebeple yakınları ve Mekke’nin ileri gelenleri onun hicret etmeyip Mekke’de kalmasını istemiş, dilediği şekilde yaşamasına müsaade edeceklerine dair teminat vermişlerdi. Nuaym da Mekke’de kalmış ve daha sonra Hudeybiye Antlaşması sırasında kırk kişilik ailesiyle birlikte Medine’ye hicret etmiştir.

Resul-i Ekrem Efendimizin (asm) onu kucaklayıp öptüğü ve “Kavminin sana karşı davranışı benim kavmimin bana karşı davranışından daha iyi oldu. Zira kavmim beni yurdumdan çıkardı ve beni öldürmek istedi; senin kavmin ise seni korudu ve sana eziyete engel oldu.” dediği rivayet edilmiş, Nuaym’ın da “Senin kavmin seni Allah’a itaate ve düşmanlarıyla cihada sevketti; benim kavmim ise beni hicretten ve Allah’a itaatten alıkoydu.” şeklinde karşılık verdiği belirtilmiştir. (İbn Kudâme, el-Muğni, 10/515)

Nuaym b. Abdullah, Hudeybiye Antlaşması’ndan sonra Resûl-i Ekrem’le birlikte bütün gazvelere katıldı, bir ara Kaboğulları’na zekat amili olarak gönderildi.

Hz. Peygamber aleyhissalatü vesselamdan iki hadis rivayet etmiş olan Nuaym b. Abdullah’ın Mute Savaşı’nda vefat ettiği nakledilmişse de onun Hz. Ömer devrinde Bizanslılar’la yapılan Ecnadeyn Savaşı’nda şehid düştüğü bildirilmiştir.

Kaynaklar:

- İbn İshak, es-Sîre, s. 124-125, 160-161.
- Vâkıdî, el-Meġāzî, II, 973-974.
- İbn Hişâm, es-Sîre, I, 258-259, 343-344.
- İbn Sa‘d, eṭ-Ṭabaḳāt, IV, 72.
- İbn Abdülber, el-İstîʿâb (Bicâvî), IV, 1507-1508.
- İbnü’l-Esîr, Üsdü’l-ġābe, V, 346.
- İbn Hacer, el-İṣâbe (Bicâvî), VI, 458-460.
- Ahmet Önkal, “Adî b. Kâ‘b”, DİA, I, 380.
- Ahmet Özel, “Hicret”, a.e., XVII, 465.
- Mehmet Efendioğlu, “Nuaym b. Abdullah”, a.e., XXXIII, 218-219.

Selam ve dua ile...
Sorularla İslamiyet

Bu içeriği faydalı buldunuz mu?
Yazar:
Sorularla İslamiyet
Kategori:
Okunma sayısı : 1.000+
Yorum yapmak için giriş yapın veya kayıt olun