Büyücünün tövbesi kabul olmaz mı?

Büyücünün tövbesi kabul olmaz mı?
Tarih: 26.05.2017 - 02:00 | Güncelleme:

Soru Detayı

- Büyücünün tövbesinin Ebu Hanife ve İmam Malike göre kabul olmayacağı, İmam Şafiye göre kabul olacağı, İmam Ahmed’den iki rivayete göre birinde kabul olacağını diğer rivayette olmayacağını söylemiş. (kaynak İbni Kesir tefsiri Bakara suresi 102. ayet tefsiri)

- Her günahın tövbesi var diye bilirim. Hatta şirk koşsam bile ölmeden tövbe etsem affolabiliyorum diye biliyorum. Büyücünün tövbesi niye kabul edilmesin?

Cevap

Değerli kardeşimiz,

 Bu konuda görebildiğimiz kadarıyla, büyücünün tövbesinin kabul olmayacağını söyleyenlerin delillerini şöyle sırlamak mümkündür:

1) Büyücü küfürle birlikte yeryüzünde fitne fesat çıkarmayı da âdet edinmiştir. Bu durumda olanların öldürüleceği

“Allah ve Resulüne savaş açan ve yeryüzünde fesat çıkarmaya uğraşanların cezası, öldürülmek veya asılmak, yahut el ve ayaklarının çaprazlamasına kesilmesi veya bulundukları yerden sürülmektir. Dünyada onların cezası böyle bir rezilliktir; âhirette ise onlar için büyük bir azap vardır.” (Maide, 5/33)

mealindeki ayetle sabittir. (bk. Razi, Bakara, 2/102. ayetin tefsiri)

2) Tövbesi kabul edilmeyen büyücüden maksat, küfür içerikli sihrini gizleyen kimselerdir. Çünkü bu durumdaki bir büyücü küfürle birlikte “küfrünü gizleyip Müslümanlığını açığa vuran” bir zındıktır. Zındık ise ikiyüzlü olduğundan sözüne itibar edilmez. “Ben sihri bıraktım, tövbe ettim.” demesi de inandırıcı değildir.

Ayrıca zina işlemesi sabit olan bir kimsenin tövbe etmekle cezadan kurtulmayacağı gibi, küfür içerikli bir büyücünün cezası da tövbe ile düşmez. Ayrıca cezalandırılması gerekir. (bk. Kurtubi, İbn Aşur, ilgili ayetin tefsiri)

Bu ifadelerden anlaşılıyor ki, alimlerin “Büyücünün tövbesi kabul olmaz.” demelerinden maksat, İslam hukuku açısından öngörülen dünyadaki cezayı kaldırmamasıdır. Yoksa zina eden bir kimsenin recim edilmesiyle birlikte uhrevi cezadan kurtulduğunu beyan eden birçok hadis vardır. O halde büyücü de bu kuralın dışında değildir.

3) Tirmizi’den rivayet edilen şu hadis de bu alimlerin bir diğer dayanaklarıdır.

“Büyücünün cezası kılıçla öldürmektir.” (bk. Şa’ravi, ilgili ayetin tefsiri) 

Fakat bu hadis zayıftır. (bk. İbn Kudame, el-Muğni, 9/31; Kurtubi, ilgili ayetin tefsiri)

4) Hz. Ömer’in “Erkek olsun, kadın olsun her türlü büyücüyü öldürün.” şeklindeki hükmü de bir delil sayılmıştır. (bk. Razi, a.g.y)

- Bu konuda alimlerin şu ifadeleri de önem arz etmektedir:

Büyücünün tövbesinin kabul edilmemesi, dünyevi hükümleri icrası bakımındadır. Yoksa samimi olarak tövbe etmişse ahirette büyücünün tövbesi de makbuldür. (a.g.y)

- Bütün bu mülahazalara rağmen, bu konuda İmam Şafii’nin görüşü daha isabetli görünmektedir. Çünkü sihrin çeşitleri vardır. Küfür içeren, küfür içermeyen, adam öldüren, adam öldürmeyen... Şayet kısas olmayı hak etmişse, büyücünün tövbesinin kabul olmaması demek, tövbesi onu kısastan kurtaramayacak demektir.

Eğer böyle bir cezayı hak etmemişse, şirk, küfür dahil her türlü kötülükten samimi olarak tövbe eden kimsenin tövbesinin kabul olacağına dair birçok ayet ve sahih hadisler vardır. (bk. a.g. y)

Nitekim rivayete göre İmam Malik de: “Eğer büyücü veya zındık olan kimse, suçu mahkemeye intikal etmeden önce, gelip tövbe ederse tövbesi kabul edilir.” demiştir. (bk. Kurtubi, a.g.y)

Selam ve dua ile...
Sorularla İslamiyet

Bu içeriği faydalı buldunuz mu?
Yazar:
Sorularla İslamiyet
Kategori:
Okunma sayısı : 10.000+
Yorum yapmak için giriş yapın veya kayıt olun