Allah neden bana acı çektiriyor?

- ​Allah dünyada trilyon olayı, stresi, ağrıyı, ışığı, acıyı, nasıl bilir?
- Cehennemde yanacak onca insanın acısını nasıl bilecek?

Değerli kardeşimiz,

İnsana verilen ve onu bariz bir şekilde diğer tüm mahlukattan ayıran maddi ve manevi özelliklerin tümü, gene insanın yaratıcısını bulması, O’nu tanıması ve böylece O’nun emirlerine uyması içindir.

Böylece, imtihan edilmek için gönderildiği bu dünyada Allah’ın rızasını kazanabilecek ve imtihanı geçerek sonsuz saadet yurdu olan cennete ulaşabilecektir.

Maddi ve manevi sıkıntılar olsun, acılar olsun veya nimetler olsun, güzellikler olsun, hepsi bizim değişik durumlarda nasıl tepki vereceğimizi görmek ve gerek varlıkta gerek yoklukta yoldan çıkıp çıkmayacağımızı anlamak içindir.

Bir mümin bu şuurdan asla ayrılmamalı, gaflete düşmemeli ve bunun için başucu Kitabı yapması gereken Kur'an’ı ve O’nun en mükemmel tefsiri olan Peygamber Efendimiz (asm)'in sünnetini devamlı olarak hem okumalı hem de hayatına tatbik etmelidir.

Bu şartlar altında varlıkla ve yoklukla imtihan edilen müminin, gelen her farklı hali olgunluk ve tevekkülle karşılaması gerekir ki; ruhu tekamül etsin.

Örneğin meleklerde nefis olmadığı için, günah işlemediklerinden, seviyeleri birdir, nasıl yaratıldılarsa devamlı o hâl üzeredirler.

İşte insan kendine takılan bütün özelliklerle ve bunları Allah’ın rızasına uygun kullanıp kullanmadığına bağlı olarak, ya meleklerin üstünde dereceler kazanır veya en adi bir mahlukatın çok altındaki derekelere düşer.

Biz de bileceğiz ki, her gelen hâl imtihan gereğidir ve amacımız da bu hâli Allah’ın rızasına uygun bir şekilde karşılayıp yüksek dereceler kazanmak olmalıdır.

Sualinizin ikinci kısmına gelirsek, diyorsunuz ki, Allah bu kadar çok şeyi aynı anda nasıl bilebiliyor, kontrol edebiliyor?

Evet.

Kısır aklımızla bunu anlamamız oldukça güç. Ama bütün özellikleri mutlak kemalde olan Allah için, bir sivrisineğin niyetini bilmek veya toprağın altındaki bir karıncanın ne yaptığını bilmek ile kainatın tamamında olanı biteni bilmek birdir, çünkü Allah’ın bütün isim ve sıfatları mutlak kemaldedir.

Bunu aklımıza Güneş örneği ile yaklaştıralım. Güneş'in bir kiraz tanesini ısıtması ile dünyanın tamamını ısıtması arasında Güneş açısından bir fark var mıdır? Diğer bir deyişle, Güneş bir kiraz tanesini kolayca ısıtırken, dünyayı ısıtmada zorlanıyor mudur? Elbette hayır, ikisi de aynıdır, bir zorluk veya kolaylık mevzubahis değildir.

Veya yer çekimi kanunu için bir toz parçasını çekmekle bütün yer küresini ve içindekileri çekmek arasında bir fark olmaz, hepsi aynıdır, bir de bin de milyonda hepsi de birdir.

İşte bu misaller gibi, Allah’ın bir basit memuru olan Güneş dahi ısıtma, ışıtma işini bu kadar kolaylıkla yapıyor ve bir kanunu olan yer çekimi bile, çekme konusunda bir ile trilyon arasında bir fark olmuyorsa, Güneş'ten ve yer çekimi kanununda her konuda sonsuz defa mutlak kemalde olan hakiki kainat güneşimiz ve yaratıcımız Allah’ın bir ile trilyon veya sonsuz şeyi aynı anda bilmesi, rızıklandırması, yaratması, dinlemesi, görmesi, vs… arasında hiçbir fark yoktur.

Bize düşen böyle bir yaratıcıya tam teslimiyetten başka ne olabilir?

Selam ve dua ile...
Sorularla İslamiyet