Allah neden akıl yargılarımıza göre ayet indiriyor?
- Allah, akıl yargılarımızdan bağımsız bir varlık ise Muminun 91 ve Rum 28’de neden akıl yargılarımıza göre ayet indiriyor?
- Gerçi Kuran insana indiyse insanın aklına göre ayetler olması normaldir. Ve gizemi sevdiğimizden dolayı biraz da anlayamadığımız ayetlerin olması normaldir.
Değerli kardeşimiz,
İnsanı ve onun aklını yaratan Allah’tır. Elbette yaratan bilir ve elbette bilen konuşur. Şu hâlde, Allah yarattığı aklın nasıl anlayacağını da bildiği için, sonsuz hikmetiyle ve rahmetiyle o aklın anlayacağı şekilde konuşur.
İlgili ayetlerin mealleri şöyledir:
“Allah, asla çocuk edinmemiştir. Onunla beraber başka bir tanrı da yoktur; aksi taktirde her tanrı kendi yarattıklarını alıp bir tarafa çekilir ve mutlaka o tanrılardan biri diğerine baskın gelmeye çalışırdı. Doğrusu Allah o müşriklerin yakıştırdıkları şeylerden münezzehtir.” (Müminun, 23/91)
"Allah size kendinizden bir temsil getirmektedir: Mülkiyetiniz altında bulunan köleler içinde, size verdiğimiz rızıklarda -birbirinizden çekindiğiniz gibi kendilerinden çekineceğiniz derecede sizinle eşit (haklara sahip)- ortaklarınız var mı? İşte biz âyetlerimizi, aklını kullanacak bir kavim için böylece açıklıyoruz." (Rum, 30/28)
Bir anne-baba, bir yaşındaki bir çocuğuna karşı -onun seviyesine inerek- bir dil ve üslup kullandıkları bedihi bir gerçektir.
Aynı matematik dersini ilkokul öğrencilerine anlatan bir öğretmen üniversite öğrencilerine aynı dersi çok farklı anlatır. Öğretmenin böyle bir üslubu kullanmakta herhangi bir bilgi değişikliği içinde olmadığı da açıktır. Fakat muhatabın anlayışı, kavrayışı ve idrak edişi hitap tarzının ayarlanmasına en etkili bir faktördür.
Bunun gibi, sonsuz ilmi ve hikmeti ve kudretiyle yarattığı kullarının akıl seviyelerini elbette en iyi bilen Allah’tır. Bu kâinatın yaratıcısının ezeli sıfatlarının noksan olabileceğini düşünmek için akıldan istifa etmek gerekir. Demek ki, İslam âlimlerinin “tenezzülat-ı ilahiye” yani insanların akıl ve idraklerine göre Allah’ın tenezzül buyurup o perdeden konuşması dedikleri düsturun geçerli bir formül olduğunda şüphe yoktur.
Diğer taraftan, Allah yemez ve içmez, ama bizim ruhumuzun ve bedenimizin hoşuna gidecek şeyler yaratmıştır.
Demek ki, Allah Teala yemediği ve içmediği hâlde yeme içme özelliği olarak yarattığı kullarına uygun şeyler gönderir. Biz de buna şükür ve hamd ederiz.
Şu hâlde, Allah akıl yargılarımızdan bağımsız olduğu hâlde, akıl yağılarımıza göre konuşur ve konuşmuştur. Bize şükretmek ve hamd etmek dişer.
Elhamdülillah.
Selam ve dua ile...
Sorularla İslamiyet
BENZER SORULAR
- Cenneti cehennemi kimse gördü mü?
- Allah Hz. Musa’ya yardım edemez miydi?
- Tanrı Allah’ın insan psikolojisinden haberi var mı?
- Allah için, hiçbir şey zulüm sayılmıyorsa, "Allah kullarına asla zulmetmez." gibi ayetler nasıl açıklanır?
- İnsan bütün varlıklar içinde mi en güzel şekilde yaratılmıştır?
- Evrim mantıksız ise, ayın yarılması, karıncanın konuşması nasıl mantıklı olur?
- Mariana Çukuru mu Lut Gölü mü?
- Allah kendisinden büyük bir (taş) varlık yaratabilir mi?
- Allah'ın zâti ve subûtî sıfatları arasındaki fark nedir?
- Kuran Allah Kelamıdır, Çünkü..