Ahzab suresi 46. ayette Peygamber için, neden ışık kaynağı olan kandil (siracen) denilmiştir?

Tarih: 19.09.2015 - 10:45 | Güncelleme:

Soru Detayı

- Nuh 16’da ''Ayı bunların içinde bir ışık, GÜNEŞİ de bir LAMBA yaptı.'' buyuruluyor. Burada lamba için ''sirace'' kullanılmış. Güneşin ışık kaynağı olduğunu biliyoruz.
- Peygamberimiz Hz. Muhammed Kuran’ın ahlakını YANSITTIĞINA göre neden Ahzab 46’da Peygamber için ışık kaynağı olan “kandil (siracen)” kullanılmış?

Cevap

Değerli kardeşimiz,

Hz. Peygamber (asm), -NEBİ olarak- Kur’an güneşinin vahiy ışığını alması cihetiyle bir kamerdir/Aydır. Nurunu Kur’an’dan alıyor.

Bir RESUL olarak, Kur’an’ın yanında şahsının/sünnet-i seniye hakikatlerinin ışığını insanlara saçan bir güneştir.

Demek ki, Hz. Muhammed (asm), nübüvvet cihetiyle bir Aydır, risalet cihetiyle bir Siraçtır/Güneştir.

Ahzab suresinin 43. ayette Hz. Peygamber (asm)'in “insanları karanlıktan aydınlığa çıkardığı”nın ifade edilmesi onun bir güneş gibi olma vasfına delalet etmektedir.

Zayıf de olsa bir rivayette yer alan,

 “Ashabım yıldızlar gibidir, hangisine uyarsanız hak yolu bulursunuz.” (Kenzu’l-Ummal, h. no:1002)

manasındaki ifadeden de Hz. Peygamberin güneş, ashabının ise onun nurundan istifade eden yıldızlar olduğunu anlayabiliriz.

Peygamberimiz (asm)!in bir ismi de soruda geçen ayetten alınan "Sirac'ı Münir"dir: Bu kavramı ihtiva eden ayetin meali şöyledir:

"Ey Nebi, muhakkak ki, biz seni bir şahid, bir müjdeci, bir uyarıcı, kendisinin izniyle Allah'a davet edici ve aydınlatıcı bir güneş/lamba olarak gönderdik." (Ahzab, 33/45-46)

Burada Hz. Peygamber (asm) hem güneşe hem de Ay'a benzetilmiştir. Şöyle ki:

M. Said Ramzan el-Butî'nin de belirttiği gibi, Arapçada ışığın kaynağı olan şeyler için muzî tabiri, ışığını dışarıdan alanlar için de münîr tabiri kullanılır.

Meselâ: Aydınlık bir oda için "ğurfetün müzîetün" denilmez, aksine "münîretün" denilir. Çünkü odanın ışığı dış kaynaklıdır. Buna karşılık bir ateş közü için "kabesün münîr" denilmez, aksine "müzî" denilir. Çünkü, ateşteki ışık kendisinindir.

İşte Kur'an-ı Hakim'in Kur'an'da ay için nur-münîr, güneş için ziya-siraç tabiri kullanması bu ince farkı belirtmek içindir. (el-Bûti, Revâyi', 115-16)

Bu hikmete uygun olarak, söz konusu ayette normal Arapça dil kuralına ve Kur'an'ın diğer kullanış alanlarından farklı olarak Hz. Muhammed (asm) için "siracen münira" tabirinin kullanılması, burada hem Güneş hem de Ay'a yapılan bir benzetmenin göstergesidir. Ayette bu benzetmenin varlığını gösteren işaretleri şöyle sıralayabiliriz:

- Hz. Muhammed (asm) nübüvvet cihetiyle bir ay gibidir. Vahyin ışığını Şems-i Ezelîden/Kur'an güneşinden alıyor. Risalet cihetiyle bir güneş gibidir. Güneşin kendisinde bulunan ışığını her tarafa saçtığı gibi, o da ''konuşan, yaşayan bir Kur'an olarak'' kendisinde bulunan hidayet ışığını tüm insanlığa saçmıştır. Ayette geçen Sirac-ı Münir kavramı bu iki hususa ışık tutmaktadır.

- Hz. Peygamber (asm), Allah'tan vahiy alan bir kişi olarak nebi, aldığı ilahî mesajı başkalarına ulaştırma görevinden dolayı da resul/elçi adını alır. Ayette "Ey Nebi'" mealindeki "Ya eyyüha'n-Nebiyy" ifadesi onun nübüvvetine, "seni elçi olarak gönderdik" mealindeki cümlesi ise, risaletine işaret etmektedir. "Allah'ım! Risalet semasının güneşi, nübüvvet yörüngesinin ayı olan Hz. Muhammed'e salat ve selam eyle." mealindeki salavat-ı şerifede, bu hakikate işaret edilmektedir.

- Sirac-ı Münir kavramı -açıkladığımız üzere- iki zıt vasfı ihtiva etmektedir.

Sirac kelimesi, ışığı kendisinden olan bir cismi ifade etmekte ve Kur'an'da güneş anlamında, kullanılmaktadır:

"Biz gökte alev alev yanan/ışığı kendinden olan bir güneş yarattık."(Nebe, 78/13)

mealindeki ayet bunu göstermektedir.

Münir kelimesi ise, ışığını dışarıdan alan bir cismi ifade etmekte ve Kur'an'da Ay için kullanılmaktadır.

"Biz göklerde bir sirac/lamba/güneş ve aydınlatıcı bir Ay (Kamer-i Münir) yarattık."(Furkan, 25/61)

mealindeki ayet bunu göstermektedir.

Risalet semasının güneşi ve nübüvvet yörüngesinin Kamer'i/Ay'ı olan Hz. Muhammed (asm)'e Onun âl ve ashabına kâinatın atomları sayısınca salat ve selam olsun. Âmin!

Selam ve dua ile...
Sorularla İslamiyet

Bu içeriği faydalı buldunuz mu?
Yorum yapmak için giriş yapın veya kayıt olun