Zekat verirken nelere dikkat edelim?

Tarih: 03.05.2021 - 13:46 | Güncelleme:

Soru Detayı

- Dinimize göre her şeyin bir adabı vardır, acaba zekat verirken dikkat edilmesi gereken adab ve kurallar var mı?

Cevap

Değerli kardeşimiz,

Zekat verirken uyulması gereken adab ve bazı kurallar şu şekilde özetlenebilir:

1. Müslüman zekâtını sadece Allah rızası için verir, bu görevi başa kakmadan ve eza vermeden yerine getirir. (Bakara 2/261-265)

2. Müslüman mükellef zekâtını temiz ve helâl kazancından, malının iyi cinsinden öder. (Bakara 2/267)

3. Hanefîlere göre zekatın, alanın onurunun zedelenmemesi ve gösteriş şüphesinden korunması için gizlice verilmesi daha iyidir. (Bakara 2/271) Şafiî ve Hanbelîlere göre ise diğer insanları da bu ibadete teşvik için zekat açıktan verilmelidir.

4. İbadetlerin vaktinde edası efdal olup, mazeret bulunmadıkça zekatın ödemesi geciktirilmemelidir.

5. Zekat mükellefi zekata en ehil ve hak sahibi olanı araştırır. (Bakara 2/273)

6. Zekatın öncelikle kendilerine zekat verilebilecek akrabaya ödenmesi, daha sonra diğer yakınlara, komşulara ve çevreye verilmesi efdal görülmüştür.

7. Zekat dağıtımında malın bulunduğu / kazanıldığı yerdeki fakirlere öncelik tanınır.

8. Zekat veren kişinin fakire verdiğinin zekat olduğunu bildirmemesi daha iyidir. Zekatın bizzat mükellef tarafından verilmesi şart olmayıp vekil veya kurumlar aracılığıyla da ödenebilir.

وَمِمَّا رَزَقْنَاهُمْ يُنْفِقُونَ Onlara rızık olarak verdiğimizden bağışta bulunurlar. (Bakara 2/3) ayetinden, Bediüzzaman Hazretlerinin, zekat, sadaka ve diğer teberrular konusunda hangi şartlara riayet edilmesi gerektiğiyle ilgili istihraç ettiği manalar şöyledir:

"Şu cümlenin heyatı, sadakanın şerâit-i kabulünün beşine işaret eder.

Birinci şart: Sadakaya muhtaç olmamak derecede sadaka vermek ki, وَمِمَّا lâfzındaki مِنْ i teb’îz ile o şartı ifade eder.

İkinci şart: Ali’den alıp Veli’ye vermek değil, belki kendi malından vermektir. Şu şartı رَزَقْنَاهُمْ lâfzı ifade ediyor. “Size rızık olandan veriniz” demektir.

Üçüncü şart: Minnet etmemektir. Şu şarta رَزَقْنَا daki نَا lâfzı işaret eder. Yani, “Ben size rızkı veriyorum. Benim malımdan Benim abdime vermekte minnetiniz yoktur.”

Dördüncü şart: Öyle adama veresin ki, nafakasına sarf etsin. Yoksa sefâhete sarf edenlere sadaka makbul olmaz. Şu şarta يُنْفِقُونَ lâfzı işaret ediyor.

Beşinci şart: Allah namına vermektir ki, رَزَقْنَاهُمْ ifade ediyor. Yani, “Mal Benimdir; Benim namımla vermelisiniz.”

Şu şartlarla beraber, tevsî de var. Yani, sadaka nasıl mal ile olur; ilim ile dahi olur, kavl ile, fiil ile, nasihat ile de oluyor.

İşte şu aksâma مِمَّا lafzındaki مَا umumiyetiyle işaret ediyor. Hem şu cümle de bizzat işaret ediyor; çünkü mutlaktır, umumu ifade eder.

İşte, sadakayı ifade eden şu kısacık cümlede, beş şartla beraber geniş bir dairesini akla ihsan ediyor, heyetiyle ihsas ediyor." (bk. Sözler, Yirmi Beşinci Söz, Birinci Şule)

İlave bilgi için tıklayınız:

Zekât kimlere verilir; zekât verilecek yerler nerelerdir? Derneklere ...

Selam ve dua ile...
Sorularla İslamiyet

Bu içeriği faydalı buldunuz mu?
Yazar:
Sorularla İslamiyet
Kategori:
Okunma sayısı : 10.000+
Yorum yapmak için giriş yapın veya kayıt olun