Son 300 yılda İslam dünyası insanlık adına ne yapmış?

Tarih: 09.05.2018 - 23:39 | Güncelleme:

Soru Detayı

- Yahudi bir işverenim bana su soruyu sordu:
- Son 300 yılda İslam dünyası insanlık adına ne yapmış?
- Sizin Peygamberiniz Muhammed Mustafa (asm), sizin en hayırlınız insanlara faydalı olanınızdır, der.

Cevap

Değerli kardeşimiz,

Cevaba geçmeden evvel, “İnsanlığın en büyük meselesinin cehennemden kurtulmak” olduğunun şuuruyla “insanlık adına bir şey yapmak”tan ne anlamamız gerektiğinin altını kalın harflerle çizmiş olalım.

Evet, ilk insan Hz. Âdem (as)'den itibaren kıyamete kadar yaşayacak her insanın en mühim meselesi başta kendinin, sonra ailesi ve çevresinin, sonra da ulaşabileceği bütün insanların ebedi ahiret hayatlarını kurtarmaktır.

Cenab-ı Allah bunun nasıl yapılması gerektiğini, yani kendisine nasıl iman edilmesi ve akabinde nasıl ibadet edilmesi gerektiğini asırlar boyunca gönderdiği resuller ve kitaplarla bildirmiş, insanlığın belli bir idrak seviyesine ulaşmasının akabinde de kıyamete kadar cari olacak şeriatını son Resul’ü olan Muhammed (asm) ile insanlığa bildirmiş.

Bugün insanlara düşen bu son tebliğe riayet ederek kulluk vazifelerini bihakkın yerine getirmektir.

Bu vazifeleri yaparken asla dünyadan el-etek çekmemek, aksine aile kurmak, helal dairede geçimini sağlamak, yeni ve kolaylaştırıcı teknik keşifler yapmak, sosyal konularda çözümler bulmak, marifetullahtan ayrı olmamak kaydıyla bilimde ve her konuda terakki etmektir. Ancak böyle olunca insanlar Allah’ın rızası  doğrultusunda “insanlık adına bir şey yapmış” olurlar.

Mümin, sebeplere sarılmalı, akabinde de dua etmeli, bundan sonra da neticeye de tevekkül edip rıza göstermelidir. Sebeplere sarılmaz, direk işin sadece dil ile dua kısmına geçersek, adetullah gereği netice alamayacağımız kesindir.

Müslüman olmayanlar işin tamamen dünyevi tarafına yöneldiği için onlar olaylara marifetullah nazarıyla bakmazlar. Onlar için önemli olan tek şey, sadece sebeplere sarılarak elde edilecek maddi keşifler ve terakkilerdir. İş kariyeridir, makamdır, paradır...

İşte bu nokta ile baktıklarından dolayı Müslümanlara sorarlar, son 2-3 asırdır siz ne yaptınız, diye?

Bu yönden baktıkları için kendilerince haklıdırlar da. İşin dünyaya bakan boyutunda İslam alemi son asırlarda hem sebepleri bırakıp taklitçiliğe kaymış, kaydıkça gaflet her tarafını sarmış, tembelleşmiş, eğlenceye dalmış ve sonunda ibadeti de ihmal etmeye başlayınca ilahi tokadı yemiş ve bugünkü sıkıntılı duruma düşmüştür.

Gayri müslimler ise özellikle son 1,5 asırdır sebeplere sarılmış ve maddi terakkiyat elde etmiştir.

Unutmayalım ki, maddi terakkiyat kesinlikle medeniyet demek değildir. Çünkü her türlü maddi terakkiyatları onları içine düştükleri büyük uçurumdan kurtaramayacaktır.

Ayrıca, bunların nüfusları artmamaktadır, zina, eşcinsellik başını almış gidiyor. Evinde köpek besleyip onun bakım ve temizliğini yapmakta, ama ana-babasını huzur evine göndermektedirler. Her yer kumarhane olmuş, alkol ve madde bağımlılığı neredeyse normal hâle gelmiş. Aile ve komşuluk değerleri kaybolmuş. Âdeta sömürdükleri ülkelerin zenginlikleri ile kurdukları süslü şehirler bugün o mazlumların lanet ve ahları altında yok olmaya doğru gidiyor, bu çok nettir.

İslam alemi ise, Allah’ın emirlerini âdeta hiçe saydığı için dibe vurmuş ve eski kavimler gibi Allah’ın emirlerini terk ettiklerinden, müstahak oldukları bir helak yaşıyorlar desek çok yanılmış olmayız.

Çok şükür ki İslam aleminin içinde şuuru en çabuk yerine gelen ve gafletten uyanmaya başlayan, Allah’ın emirlerini hatırlayan bizim milletimiz olmuş ve özellikle son senelerde yaptığı maddi ve manevi ataklarla âdeta İslam’ın en sağlam ve ümitvar kalesi olmuştur. Bunu yaparken de son asırlarda gayri müslümlerin ulaştıkları her türlü teknik terakkiyi de elbette kullanmıştır.

Amaç burada bayrağı 2-3 asır sonra tekrar devralmak, sebeplere sarılarak, çok çalışarak, marifet boyutundan bir an dahi gaflet etmeden her türlü fenni çalışmayı yapıp, Allah’tan da yardım isteyerek, dünyada kurulan korkunç zulüm ve sömürü düzeni yerine Allah’ın emrettiği hak ve adalet üzere bir düzen kurmaktır, aynen asrı saadetten itibaren miladi XIX. asra kadar Müslümanların yaptıkları gibi.

İşte bu düzeni kurmaya gayret etmek ve kurmak Hz. Peygamber Efendimiz (asm)'in de söylediği gibi insanlara yapılabilecek en faydalı ve hayırlı iş olacaktır.

İlave bilgi için tıklayınız:

Bizi geri bırakan İslâm mı?
İslam'ın bilime, yeniliğe bakışı nasıldır? Müslümanlar bilimde neden ...

Selam ve dua ile...
Sorularla İslamiyet

Bu içeriği faydalı buldunuz mu?
Yazar:
Sorularla İslamiyet
Kategori:
Okunma sayısı : 500+
Yorum yapmak için giriş yapın veya kayıt olun