Sekr halindeki evliya sorumlu olur mu?
- Sekr halindeki velilerin mesul olmadığına dair dini bir delil var mı, ayet/hadis veya başka bir kaynak var mı?
Değerli kardeşimiz,
Kaynaklarda doğrudan istiğrak ve sekr halindeki şatahatın sorumluluğuna dair bir bilgiye rastlayamadık. Fakat dolaylı olarak bu konuya da ışık tutacak işaretleri bulmak mümkündür. Bu sebeple bu konuyu bazı maddeler halinde açıklamakta fayda vardır:
a) Sekr kelimesinin de işaret ettiği gibi, istiğrak halindeki şatahatın sorumluluk getirip getirmediği hususu, doğrudan istiğrak hali ile değil, sorumluluğun unsuru kabul edilen akıl ve özgür irade ile ilişkilidir.
Buna göre, kişinin istiğrak halinde akıl ve iradesini kaybedip etmediği hususu, sorumluluğun olup olmadığının bir kriteri sayılmalıdır.
b) İslam âlimlerin ittifakına göre, uykuda olan, baygınlık geçiren ve mümeyyiz (ergenlik çağında) olmayan kimselerin hiçbir tasarrufu geçerli değildir. Çünkü bunların bilgiye dayalı bir özgür iradelerinden söz edilemez. (bk. V. Zuhayli, el-Fıkhu’l-İslami, 4/3038-3039)
c) Sekr / sarhoşluk konusunda ise âlimler arasında farklı görüşler vardır.
Hanbeli ve bir kısım Maliki âlimlerine göre, -sarhoşluk sebebi ne olursa olsun- sarhoşun tasarrufları geçersizdir. Hanefi ve Şafii âlimlerine göre, sarhoşluk sebebi haram yoldan oluşmuşsa, -bir nevi ceza olarak- bütün tasarrufları geçerlidir. Şayet haram olmayan bir yolla olmuşsa, sorumluluğu kalkar. (bk. Zuhayli, a.g.y)
d) İmam Azam'a göre, sarhoşluğun kesin kriteri, sarhoşun sağını solundan fark etmeyecek derecede aklını yitirmiş olmasıdır. İmam Muhammed ve Ebu Yusuf’un da dahil olduğu cumhur-u ulemaya göre, sarhoş kimsenin sözlerinin önemli bir kısmının karışık, anlaşılmaz ve yanlış olması yeterli bir kriterdir.
e) Bu bilgilerin asıl kaynağı şu hadis-i şeriftir:
“Şu üç kişiden kalem kaldırılmıştır (sorumlulukları yoktur); Uykuda olan kimse uyanıncaya kadar, çocuk ergenlik çağına gelinceye kadar, mecnun da aklı başına gelinceye kadar.” (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 940; Nesaî/es-sünenu’l-kübra,7347; Beyhaki, 8/265)
İşte bu açıklamalardan anlaşılıyor ki, bir kimse aşk-ı ilahi veya aşk-ı nebevide, gerçekten aklını kaybeder derecede bir istiğrak ve sekr hâline girerse, yaptığı yanlış davranışlardan veya sözlü şatahattan dolayı sorumlu olmaz.
Selam ve dua ile...
Sorularla İslamiyet
BENZER SORULAR
- Salik kâfir olmadıkça Müslüman olamaz, kardeşinin başını kesmedikçe Müslüman olamaz.. sözünü açıklar mısınız?
- İmam Gazali, "Beni görmen Rabbini görmenden hayırlıdır." demiş midir?
- SARHOŞLUK
- SARHOŞLUK
- Ben yıllardır Rabbimle konuşuyorum diyen kim?
- Sahabede manevi sarhoşluk görülmüş müdür?
- Tasavvuf İslami mi?
- Ebu Hanife'ye göre bir adam sarhoş olmasa, ancak bu adamdan Hamr kokusu gelse had vurulur mu?
- Kadın, neden çocuğunu emzirmek zorunda değil?
- Hakiki ve mecazi aşk konusunda bilgi verir misiniz? Kimi seveceğimizi kime aşık olacağımızı biz mi seçiyoruz,Allah kaderi ile belirlemiyor mu?