Peygamberler, Allah'tan başka kimseden korkmazlar mı?

Tarih: 12.10.2009 - 00:00 | Güncelleme:

Soru Detayı

- Peygamberler, Allah'tan başka kimseden korkmazlar ise, bazı ayetlerde onların korktuğunun bildirilmesi bir çelişki değil midir?

Cevap

Değerli kardeşimiz,

Peygamberlerin kalpleri ve ruhları Allah'ın Azîz sıfatının tecellisine geniş çapta mazhar kılındığından, başkaları korktuğu zaman onlar korkmazlar; başkaları olaylar karşısında sarsılıp üzüldüğü zaman onlar paniğe kapılmaz ve fazla üzülmezler. Fizik ötesinden haber aldıkları, bazı müşahedelerde bulundukları için de ölümden korkmazlar. Tek endişe ve korkuları, aldıkları kutsal görevi lâyıkıyla yerine getirip getiremeyecekleri noktasında toplanır.

Peygamberlerin Allah’tan başkasından korkmayan kimseler olduğunu dair, bir ayet veya bir hadis hatırlamıyoruz. Kanaatimizce peygamberler de birer insan olarak sevgi ve korku hissine sahiptir. Allah’ın korkusu ile başka şeylerin korkusu karşısında bulundukları zaman, diğer insanlardan farklı olarak Allah korkusunu esas alırlar.

İlgili ayetlerde söz konusu olan peygamberlerin korkuları, insanî tarafları itibariyle duydukları hassasiyettir. Misal olarak;

'Şimdi asanı yere bırak!' Bırakıp da onun çevikçe hareket eden bir yılana dönüştüğünü görünce derhal kaçtı, bir kere olsun, dönüp arkasına bile bakmadı. 'Korkma, Musa! Çünkü benim huzurumda resuller korkmazlar.' buyurdu.” (Neml, 27/10)

mealindeki Neml suresinin 10. ayetinde vurgulanan Hz. Musa (as)’ın korkusu, insanların yapısında var olan vehim kuvvetinin sonucu, anlık bir refleks olarak ortaya çıkmıştır. Ayetin sonunda -meal olarak- yer alan “Çünkü benim huzurumda resuller korkmazlar.” ifadesi ise, zaman içersinde, bu duygusal refleksler yerine, Allah’a olan tevekkül ve güven sayesinde peygamberlerin ulaşacakları şecaat, sekînet, sükûnet, cesaret mertebesine işarettir. Olmaları ve olacakları gereken himayenin güvencesine bir vurgudur. Yoksa, peygamberler de bir insan olarak özellikle ilk zamanlarında bazı korkuları hissedebilirler (krş. Razî, İbn Aşur, ilgili ayetin tefsiri).

Diğer taraftan, “Asa”nın kıvrak bir yılana dönüşmesi, ilk anda Musa aleyhisselamın ürkmesine ve korkmasına neden olmuşsa da bu, olağanüstü bir olaya karşı meydana gelen tabii bir refleks hâli sayılabilir. “Korkma” diye yapılan hatırlatma, Hz. Musa'yı biraz daha takviyeye yöneliktir.

Bazı alimlere göre, “Benim huzurumda resuller korkmazlar.” ifadesi, Allah’ı hitabına mahzar oldukları ana mahsustur, başka zamanlarda bir insan olarak onlar da korkabilirler.(bk. Ebu’s-Suud, Şevkânî, ilgili ayetin tefsiri).

Buna göre, peygamberlere ilâhî vahiy indiği veya ilâhî kelâm sıfatının nuru tecelli ettiği zaman kalp ve kafalarını, düşünce ve duygularını bütünüyle Cenâb-ı Hakk'ın o tecellisine verip başka bir olayla meşgul olmazlar ve bu esnada bir şeyden korkmazlar. Bunun dışında onlar da birer insan oldukları için, bazı tehlikeli olaylar karşısında korkabilir, endişe duyabilirler. Nitekim âyette konu işlenirken “ledeyye / benim huzurumda” tabiri kullanılmıştır ki, bu, Allah'ın kelâm sıfatının tecelli ettiği anları hatırlatmakta, böyle anlarda peygamberlerin Cenâb-ı Hakk'ın huzurunda bulunduklarına işaretle, O'nun özel korumasında güvende oldukları bildirilmektedir.

Selam ve dua ile...
Sorularla İslamiyet

Bu içeriği faydalı buldunuz mu?
Yorum yapmak için giriş yapın veya kayıt olun