Kuran, Mezmurlardan mı alıntı?

Tarih: 09.11.2022 - 11:57 | Güncelleme:

Soru Detayı

4 tane sorum var:

1. Kuran’da elif lam mim, elif lam ra, elif lam mim ra şeklinde hurufu mukatta ile başlayan sureler; Mezmurda "psalms 50:1" adlı sure ile benzerlikler göstermekte. Örneğin: Başında elif lam mim olan surelerde de genellikle başlarında "Bunlar, apaçık Kitab’ın âyetleridir." gibi cümleler var. Yine elif lam mim'li olan bir sure de "gökler ve yerleri yaratan Allah..." gibi başlar aynı şekilde pslams 50:1 de olduğu gibi. Bu açıdan Kuran Mezmurlardan mı alıntı? Böyle bir benzerlik normal mi?

Yine buna benzer fakat farklı ve daha mantıklı gelen bir şekli bu soru. Mezmurda psalms 50:1 da olan 1. ayeti ile elif lam mim'li surelerin 1.ayetleri benzerlik göstermekte. "Asaf'ın Mezmuru 1 Güçlü olan Tanrı, RAB konuşuyor; Güneşin doğduğu yerden battığı yere kadar Yeryüzünün tümüne sesleniyor. Psalms 50:1 © Библия Онлайн, 2003-2022." Elif lam mim'li surelerde ise "Allah bu Kuran'ın ayetlerini sana indiriyor, Allah bu Kuran’ın ayetlerini gökten sana indiriyor." Aynı zaman "güçlü olan Rab senle konuşuyor" ifadesini kısaltılmış hali elif lam mim oluyor. Bu açıdan aşırı bir benzerlik oluşuyor. Elif lam mim ve Elif lam mim'den sonra gelen ayetle aşırı benzeşme göstermesi oradan alıntı olduğunu göstermez mi?

2. Kuran’da bazı surelerin başında söylenen (Hadid, Haşir, Saf, Cuma, Tegabun) "göklerdeki ve yerdeki her şey Allah'ı tesbih eder" cümlesi yine Mezmurlarda geçiyormuş (Psalm 69:34). Bu açıdan Mezmurla böyle bir benzerlik olması normal mi? Doğru mu? Alıntı olduğunu göstermez mi?

3. Kuran’ı Süryanice harfler ile yazınca Mezmurlarla ve Süryani kiliselerinde okunan ilahilerle çokça benzerlik gösterir. Ya da buradan uyarlama olduğu anlaşılır surelerin Bu doğru mudur?

4. Kuran’ın nesilden nesile Mezmurlardaki veya kiliselere okunan ilahilerin uyarlaması olduğu düşünülüyor. Kuranla benzerlik göstermekte. "Kitabın tezi, Kuran metninin büyük ölçüde Süryani Hristiyan ayin metinlerinden türetildiği ve birçok "anlaşılmaz" bölümün, aslına çevrilerek Suriye kaynaklı olarak yorumlandığında netleştiğini iddia ediyor. Kuran'ın dilinin Suriye-Aramice'den etkilendiğine dair bilimsel bir fikir birliği olsa da, Luxenberg'in tezi ana akım bilimsel fikir birliğinin ötesine geçiyor ve incelemelerde geniş çapta şüpheyle karşılandı." "Luxenberg ayrıca Kuran'ın daha önceki metinlere, yani Suriye'deki Hristiyan kiliselerinde kullanılan Süryanice ilahilere dayandığını ileri sürüyor ve Kuran’ın bu metinleri bugün bilinen şekle uyarlayan birkaç neslin eseri olduğunu savunuyor."
- ​Bu açıdan Kuran Mezmurlardan mı alıntıdır?

Cevap

Değerli kardeşimiz,

Cevap 1:

İlahi kitapların içerdiği mesajların birbirine benzemesi yadırganacak bir durum değil, aksine doğal ve olması gereken bir durumdur. Çünkü hepsinin kaynağı aynıdır ve yüce Allah'tır.

Ancak bu kitapların tarihsel süreci birbirinden farklılık arz eder ve özellikle Tevrat ve İncil’e tarihte müdahaleler olması sebebiyle birtakım değişikliler ve oynamalar söz konusudur.

Bununla beraber bu müdahaleler, kitapların baştan sona değiştirildiği ve yeniden yazıldığı anlamında değil, bazı ayetlerin değiştirilmesi şeklindedir. Yani Tevrat ve İncil’de yüce Allah ve sıfatları ile ilgili Kuran ile örtüşen birçok benzer pasajlar vardır.

Bahsedildiği gibi semavi kitapların içerik benzeşmesi doğaldır. Ama bu bizatihi birinin diğerinden kopyalandığı anlamına gelmez. Her birinin geldiği ortam, muhatap kitlesi metnin detayları vs. birbirinden farklılık arz eder. İtikadi konularda benzerlik olsa da dil bakımından birbirinden farklıdır.

Kuran lafız bakımından kendini muciz bir kelam olarak sunar ve muhatap kitleye meydan okur. Bu meydan okumaya ise tarihin hiçbir kesitinde karşılık verilemez. Verildiği iddia edilenler ise cılız ve değersiz kalır Kuran'ın karşısında.

Dolayısıyla içerik benzeşmesi, Kuran'ın Mezmurlardan alındığını ispatlamaz ve doğrulamaz, aksine her ikisinin de aynı vahye dayandığını gösterir.

Oryantalist yaklaşımlar doğal olgular üzerinden Kuran'ın Tevrat’tan alındığını iddia etmeleri mantıksal açıdan tutarsızdır. İlahi kitapların aynı mesajları içermesi doğal olduğu gibi Kuran'ın bizatihi kendisi de Tevrat’ı ve İncil’i tasdik eden bir kitaptır.

Birçok ayette vurgulanan bu durum üzerinden Kuran'ın otantikliğinin sorgulanması mantık kuralları açısından geçersizdir.

Cevap 2:

Bu sorunun cevabı da ilk cevapta yazdıklarımız içerisinde mündemiçtir. İlahi kaynaklı kitapların birbiri ile benzerlik arz etmesinin tartışılması bile abestir, boştur...

Cevap 3:

Arapça Sami diller ailesine mensuptur. Dolayısıyla kök itibariyle İbranice, Aramice, Akatça, Süryanice gibi dillerle irtibatının olması doğaldır. Fonetik benzerlikler taşıması da söz konusu olabilir.

Ancak netice itibariyle kök olarak birbiriyle irtibatlı olsa da hepsinin kendine ait bir alanı vardır.

Arapçanın da kendisine has bir fonetik ve dil yapısı oluşmuştur. Kuran da bu dille gelmiş ve bu dili en mükemmel şekilde nazm etmiştir. Bu yönüyle de ayetlerde de belirtildiği gibi meydan okumuştur. Bu meydan okuma Arapları Kuran'da geçen kelimeleri bilmedikleri, gramatik yapısına vakıf olmadıkları manasında değil, bu dile ait kelimelerin, kullanımların ilah bir nazm ve telif ile ortaya konulmasıdır.

Bu nedenle de dilde edebiyatta zirve olan bu toplum bu metnin karşısında baş eğmiştir. Nazire yapamamıştır. En iyi bildikleri alanda çaresiz kalmışlardır ki bu bir tarihi vakıadır.

Dolayısıyla eğer Kuran'ın böyle bir niteliği olsa yani Süryanice vs. dillerdeki fonetiklerden alınmış olsa veya benzerliği olsa bunun icra düzeyinde ortaya konulmaması düşünülemezdi.

Diğer yandan Süryanice bir yana Kuran Arap kasideleri ile de benzerlik arz etmektedir. Ancak Kuran'ın fonetiğine ve okunuşuna hiçbir zaman alternatif olamamıştır.

Bizatihi kendi dilin diğer fonetik icra alanları Kuran’ın bu özelliğine alternatif olamamışken bir başka dilin benzerlik göstermesi nasıl alıntı ile açıklanabilir?

Bunları tarihin bizzat kendisi zaten olumsuzlamaktadır.

Cevap 4:

Bu sorunun cevabı da yine üçüncü soruda verilmiştir.

Bunlar klasik oryantalizmin ideolojik yaklaşımlarının ürünüdür ki bu iddialar artık Batı'da bile tartışılmamaktadır. Çünkü bunların bilimsel bir dayanağı yoktur. Sebebi ise yukarda kısmen açıkladığımız gibi benzerlikler üzerinden, kabul edilebilirlikler üzerinden bir metnin orijinalliği sorgulanamaz. Aynı dil ailesine ait olanların fonetik benzerlikleri kadar doğal bir şey olamaz.

Kaldı ki belirtildiği gibi aynı dilin ses ile makam ile icra edilen alanları bile bu orijinalliği zedelemezken, alternatif olamazken bir başka dili bunun için delil kullanmak olanaksızdır.

Nitekim Arap diline ait musiki icraları, şarkı, kaside gibi uygulamalar kendi mecrasında devam etmiş ancak hiçbir zaman Kuran'ın fonetik yapısına halel getirememiştir.

İlave bilgi için tıklayınız:

Kur'an-ı Kerim Arapça indirilmiştir. Ancak Kur'an'da İbranice, Farsça ...

Peygamberimizin Kur'an-ı Kerim'i Tevrat ve İncil'den faydalanarak ...

Peygamber kıssalarının -haşa- diğer ilahi kitaplardan alıntı olduğu ...

Kuran'ın ilahi bir kitap olduğuna dair kesin kanıt yok, onu ilahi yapan ...

Selam ve dua ile...
Sorularla İslamiyet

Bu içeriği faydalı buldunuz mu?
Yazar:
Sorularla İslamiyet
Kategori:
Okunma sayısı : 500+
Yorum yapmak için giriş yapın veya kayıt olun