Kimseye güvenmiyorum, güvenemiyorum ne yapmalıyım?

Tarih: 05.03.2022 - 10:43 | Güncelleme:

Soru Detayı

- Bu yana kadar herkesten darbe yedim herkes beni sadece kendi işleri için kullandı; kime dostum dediysem o beni sırtımdan bıçakladı artık kimseye güvenmiyorum, güvenemiyorum ne yapmalıyım bu durumda?
- Hakkıma giriyorlar sabredemiyorum, beni aşağılıyorlar, bunları onlara söylediğimde bana diyorlar ki sen bizi yanlış anladın. Ama ortada yanlış anlaşılma yok, beni bu durumda suçlu gösteriyorlar, ne yapmalıyım?

Cevap

Değerli kardeşimiz,

Aşırı iyi niyet ve aşırı fedakârlık doğru değil. Doğru olanı, istikametli fedakârlık ve istikametli iyi niyettir.

Aşağılanmanıza izin vermeyin, prensipli olun. “Yanlış anladın.” diyorlarsa, bir daha aynısını yapmazlar. Siz yaptığınızdan emin iseniz, diğerlerinin ne söylediğinin bir anlamı yok.

Sadece sizi rahatsız eden bir söz ve davranış olduğunda, önce bunun gerçekten aşağılamak için mi yapılıp yapılmadığından emin olmalısınız.

İnsan her zaman düz mantığı ile düşünemez. Başta karakteri ve mizacı, anne-babasından aldığı eğitim ve gördüğü davranış modelleri, geçmiş yaşantıları, tecrübeleri, korku ve kaygıları, kişinin düşüncesini ve davranışlarını etkiler. Bundan dolayıdır ki, bazı insanlar diğerlerine göre çok daha fedakâr çok daha yardım sever, daha merhametlidirler. Bu durum, aynı zamanda diğer insanlarla ilişkilerini de şekillendirir.

Bundandır ki bazı insanlar başkalarının istek ve taleplerine kolay kolay “hayır” diyemez, herkese yardım etmek ister, kolay güvenirler, eleştirmeden, sorgulamadan davranır, ama sonunda da aynı davranışları göremedikleri için hayal kırıklığı yaşarlar. Böylece insani ilişkileri sürekli sıkıntılıdır.

Sizin de doğal özelliklerinizden dolayı, geçmişte başınıza gelen bazı nahoş olaylar insanlara bakışınızı etkilemiş. Şimdi haklı olarak daha dikkatli davranıyorsunuz. Aynı zamanda geçmiş deneyimlerinizden ders aldığınız için tecrübe kazanmış ve olgunlaşmışsınız. Nitekim daha sorgulayıcı ve dikkatli olmuşsunuz.

Belki de baştan beri olmanız gereken de buydu. Çünkü iyi niyetli olmak, fedakâr olmak elbette çok güzel değerlerdi. Ancak bunların aşırısı her zaman doğru değildir. Eğer karşınızdaki insanlar sizin iyi niyetinizi kötüye kullanıyorsa, aşırı fedakârlığınızı anlamıyor ve karşılık vermiyorlarsa, bu sağlıklı bir tutum değil. Zannediyoruz ki sizde de böyle olmuş.

Ayrıca fedakârlık ve iyilik etmeyi de yanlış anlamayın. Eğer karşınızdaki kişi, sizin bu fedakârlığınızı ve iyi niyetinizi kullanıyorsa, karşılık vermiyorsa, fedakârlığa devam etmeniz doğru değil. Çünkü dostlar arasında fedakârlık olur, ancak bu, iyi niyet ve karşılıklı olursa veya kişi bunu anlayıp kötüye kullanmıyorsa, yaptığınız iyiliği takdir ediyor ve size sevgi ve saygı duyuyorsa bir anlam ifade eder. Yoksa, sizi de ilişkilerinizi de yorar, size de zarar verebilir, böylece başkalarına yapacağınız iyiliğe ve fedakârlığa da engel olabilir.

Bunun yanında, hiçbir kimsenin, en yakınlarınız ve büyükleriniz bile olsa, sizi aşağılamalarına müsaade etmeyin. Her şeyden önce Allah’ın yeryüzüne halife olarak gönderdiği ve tüm esmasına mazhar ettiği bir insan olarak kendinize saygı duyun. Bu konuda prensipleriniz ve sınırlarınız olsun. Aksi halde her tarafı açık bir kuyumcu dükkanı gibi, herkes içeri girip sizden bir parça alacaktır.

Burada önemli olan, aşağılandığınızı hissettiğinizde, hemen sert tepki vermek ve dostluklarınızı bitirmek yerine, bu davranıştan rahatsız olduğunuzu sakin bir şekilde ifade etmenizdir. Veya kişiye, bunu neden yaptığını, kırıcı bir söz ise hangi anlamda söylediğini sorup teyit edin, ona göre davranın.

Dost ve arkadaş bulamam korkusuyla, insanların sizi aşağılamasına veya kullanmasına müsaade ederseniz, maksadınızın aksini yaşarsınız. Yani sizin de anlattığınız gibi, sürekli dost bildiklerinizle sorun yaşarsınız.

İnsanlarla ilişkilerinizde, istemediğiniz, arzu etmediğiniz bir teklifle karşılaşırsanız “Hayır!..”, demesini bilin. Belki kısa vadede insanlar size küsecektir, ama uzun vadede size saygı duyacaklardır.

Bütün bunlara dikkat etmekle beraber, yaptığınız ve yapacağınız her türlü iyilik ve fedakârlık, Allah rızası için olacağından, kullar bilmese de her şeyi Allah biliyor ve görüyor. Bu bize yeter ve yetmeli. Başkaları ne derse desin veya ne yaparsa yapsın, bu durum, bizim diğer insanlara yapacağımız iyiliklere ve fedakârlığa asla engel olmamalı.

Selam ve dua ile...
Sorularla İslamiyet

Bu içeriği faydalı buldunuz mu?
Yazar:
Sorularla İslamiyet
Kategori:
Okunma sayısı : 1.000+
Yorum yapmak için giriş yapın veya kayıt olun