İnsanoğluna nübüvvet zorunlu mudur?

Değerli kardeşimiz,

Deizm

Dinsizlik cereyanlarına hayli aşina olan yurdumuz insanı son yıllarda Batı menşeli yeni bir akıma muhatap oldu: Deizm.

Deizm, Allahı inkâr etmeyen, ama Onu hayata müdahil kılmak istemeyen bir cereyan. Ateizm mağlup olunca, şeytan ve şeytan fikirlilerin devreye soktukları bir sistem. Bu inançta olanlar, Allahı reddetmeseler bile, Onun hayata ve tarihin akışına bir müdahalesi olan vahyi reddediyorlar. Onlara göre akıl insan için mutlak rehber. İyi bir şekilde kullanıldığında çözemeyeceği bir problem yok…

Kur'an, başından sonuna tevhidi anlattığı gibi, yine başından sonuna nübüvveti de anlatır. Yüzlerce Kur'an ayeti peygamberlere olan ihtiyacı, onlara yüklenen fonksiyonu ders verir, tek başına aklın metafizik meselelerde yeterli olmayacağını bildirir. Mesela şu iki ayete bakalım:

رُسُلاً مُبَشِّر۪ينَ وَمُنْذِر۪ينَ لِئَلاَّ يَكُونَ لِلنَّاسِ عَلَى اللّٰهِ حُجَّةٌ بَعْدَ الرُّسُلِۜ

“Bunlar, müjdeleyici ve uyarıcı elçilerdir. Ta ki, peygamberlerden sonra insanların Allah’a karşı bir bahaneleri olmasın.” (Nisa, 4/165)

قَدْ جَٓاءَكُمْ رَسُولُنَا يُبَيِّنُ لَكُمْ عَلٰى فَتْرَةٍ مِنَ الرُّسُلِ اَنْ تَقُولُوا مَاجَٓاءَنَا مِنْ بَش۪يرٍ وَلاَ نَذ۪يرٍۘ

“ 'Bize ne bir müjdeleyici geldi, ne de uyarıcı.' dersiniz diye, peygamberlerin arası kesildiği bir sırada size (hakikati) açıklayan elçimiz geldi.” (Maide, 5/19)

Yani peygamberler gönderilmese, insanlar vazifelerini bilemez, neyin helal neyin haram olduğunu ayırt edemez ve diğer âlemde “Neden görevlerinizi yapmadınız?” diye sorulduğunda “Ya Rabbi, sen bize görevlerimizi bildirmedin ki!” deme hakkına sahip olurlardı.

Dolayısıyla, tevhid ne kadar gerçekse nübüvvet de o kadar gerçektir. “Ben Allah'a inanıyorum.” diyen birisi, “Peygamberler ve mesajları beni ilgilendirmiyor, aklım bana yetiyor.” deme lüksüne sahip değildir. Çünkü bozulmamış bir akıl “Peygamberlere ihtiyaç yok.” demez ve diyemez. Aksine “İnsanoğluna nübüvvet zorunludur.” diye hükmeder.

Selam ve dua ile...
Sorularla İslamiyet