Hadise göre, aynı cinsten iki kişi avret yerleri açık olarak beraber hacet giderebilir mi?

Tarih: 30.01.2015 - 01:51 | Güncelleme:

Soru Detayı

- Hadise göre, beraber helaya girmek ve hacet gidermek caiz midir?
- Mahrem bölgelerin gösterilmemesi gerekirken, bir sitede:

"Aynı cinsten iki kişinin helaya gidip, avret yerleri açık vaziyette, beraberce hacet gidermesinde bir sakınca yoktur, ancak o vaziyette konuşmaları haramdır." (Ebu Davud, Taharet 7) denilmiş.
- Bu hadiste neden sakınca olmadığı söyleniyor?
- Bu hadisin aslını ve açıklamasını yapar mısınız?
- Buna göre, başkasının avret yerleri açıkken konuşmadan bakmanın haram olmadığımı anlaşılıyor; böyle şey olur mu?

Cevap

Değerli kardeşimiz,

Öncelikle belirtmemiz gerekir ki, hadisin metninde sorunuzda beyan ettiğiniz şekilde bir ifade mevcut değildir ve hadisin orijinal metninden, "Konuşmadıkları takdirde iki kişi avret mahalleri açık olarak beraber tuvalete girebilir ve beraber tuvalet ihtiyaçlarını giderebilirler." şeklinde bir sonuç çıkarmak mümkün değildir.

Konuyla ilgili, gerek aynı kaynakta ve gerekse diğer kaynaklarda yer alan diğer hadis-i şerifler göz önünde bulundurulduğunda, zaten böyle bir anlamı çıkarmanın imkansız olduğu kolaylıkla anlaşılabilir.

Zira Ebu Davud Sünen’inde Taharet kitabının ilk babını "Def’i hacet için uzaklaşıp yalnız kalma.” babı teşkil etmektedir.

Bir başka bab başlığı ise “Def’i hacette nasıl açılınır.” babıdır ve bu babda yere iyice yaklaşmadan elbiselerin açılmamasına dair hadise yer verilmektedir.

Söz konusu hadis-i şerif'in doğru tercümesini şu şekilde vermemiz mümkündür:

"İki kişi beraber def'i hacete çıkıp avret mahalleri de açık oldukları halde, birbirleriyle konuşarak def’i hacet yapmasınlar. Zira böyle bir davranışa Cenab-ı Allah buğzeder."

Dolayısıyla hadis-i şerifte yasaklanıp azabı gerektirdiği ifade edilen davranışlar şunlardır:

a) İki kişinin def-i hacet yapmak için beraber çıkıp, yanında bir başkası varken def’i hacet yapmaları,

b) Örtülmesi ve gizlenmesi gereken avret mahallerinin açık olmasını önemsememek, bundan rahatsızlık duymamak; başka bir ifade ile başkaları tarafından görülmesini engellemek için dikkatli davranmamak ya da başkalarının avret mahallinin görülmesine aldırmamak,

c) Def’i hacet yapılmasına ve avret mahallerinin açık olmasına aldırmadan, konuşmak suretiyle kendisinin ve de bir başkasının mahremiyetini ve insanlık onurunu hiçe sayıp böyle bir durumu normal görmek.

Nitekim hadisin şerhinde de bu durum açıkça ifade edilmekte ve Allah Teala'nın kızmasını gerektiren davranışın sadece konuşmaya değil, hadiste bahsedilen -beraber hacet giderme, başkalarının görebileceği şekilde avret mahallini açılmasına ve açık olmasına aldırmama gibi- diğer hususlara da şamil olduğu ifade edilmektedir. (bk. Azimabadi, Avnu'l-Ma'bud, I, 14-15)

Hadisle ilgili bir başka husus ise, Ebu Davud’un hadisin devamında, bunun sadece tek kişi tarafından müsned olarak rivayet edildiğini ifade edip, hadisin sıhhat ve Hz. Peygamber (asm)’e aidiyyet açısından çok sağlam olmadığına da işaret etmesidir.

Anlaşıldığı kadarıyla, söz konusu hadis-i şerifi tercüme ederken ya hata ile ya da kasıtlı olarak bir çarpıtma ya da yanlışlığa konu olmuş görünmektedir. İslami terbiye ve edeble bağdaşmayan, dinen de haram olan hususlar göz ardı edilerek hadis yanlış bir şekilde aktarılmıştır.

İnsanlara en üstün ahlaki faziletleri tamamlamak için gönderildiğini beyan eden ve gönderildiği toplumu en üstün ahlaki ilke ve değerlere ulaştıran Hz. Peygamber (asm)' in böyle diyebileceğini ya da böyle bir davranışı tasvib edebileceğini iddia etmek, ancak onu ve onun getirdiği dinin özellik ve inceliklerini bilmemekle açıklanabilir.

Selam ve dua ile...
Sorularla İslamiyet

Bu içeriği faydalı buldunuz mu?
Yorum yapmak için giriş yapın veya kayıt olun