Gayri müslim bir ülkenin Müslüman bir ülkeye darbe girişimde sorumlu olduğunu ifade etmek, ülkelerle ilgili siyasi konuları konuşmak gıybet midir?
- Ülkelerle ilgili siyasi konuları konuşmak, o ülkenin devlet erkanı ya da o ülke insanlarının gıybeti sayılır mı; onlara buğzetmek günah mıdır?
- Siyasi konuları konuşmada üslubumuz ne olmalı; konuşmamalı mıyız?
Değerli kardeşimiz,
Eğer kesin olarak bir kanıt biliniyorsa, “Gayrimüslim bir ülkenin Müslüman bir ülkeye yapılan darbe girişiminden sorumlu olduğunu” söylemekte bir sakınca yoktur. Herhangi bir ülke hakkında -iftira etmeden, haksızlık etmeden- “Ülkelerle ilgili siyasi konuları konuşmak, o ülkenin devlet erkanı ya da o ülke insanlarının gıybeti sayılmaz.”
Yalnız sadece tahminlere dayanan veya sırf karalama adına Müslüman bir ülkeye karşı bir kampanya açmak, oranın erkanını kötülemek doğru değildir. Bununla beraber, sırf bilinsinler ve şerlerinden Müslümanlar korunsun diye bir ülkenin erkanları hakkında konuşmakta bir sakınca yoktur.
Müslümanlara buğzetmek günahtır. Ancak, Müslümanın yaptığı yanlışa buğzetmek, onun kötü söz veya fiiline buğzetmek gereklidir. Siyasi konularda konuşurken, Bediüzzaman Hazretlerinin II. Dünya savaşında birbiriyle boğuşan ve her iki taraf da gayri müslim olan bir ortamda, takınılması gereken tavrı belirlemeye yönelik ifadesine dikkat etmek ve ondan ders çıkarmak gerekir:
“...Fakat büyük dairenin cazibedarlığı cihetiyle küçük dairedeki lüzumlu ve ehemmiyetli hizmeti bıraktırıp lüzumsuz, malayani ve âfâkî işlerle meşgul eder. Sermaye-i hayatını boş yerde imha eder. O kıymetdar ömrünü kıymetsiz şeylerde öldürür. Ve bazan bu harb boğuşmalarını merak ile takib eden, bir tarafa kalben tarafdar olur. Onun zulümlerini hoş görür, zulmüne şerik olur.” (Asa-yı Musa, s. 20)
Bediüzzaman Hazretlerinin şu sözlerinde de önemli bir ölçü vardır:
“Madem zemmetmemek ve tekfir etmemekte bir emr-i şer'î yok, fakat zemde ve tekfirde hükm-ü şer'î var. Zemm ve tekfir, eğer haksız olsa, büyük zararı var; eğer haklı ise, hiç hayır ve sevab yok. Çünki tekfire ve zemme müstehak hadsizdir. Fakat zemmetmemek, tekfir etmemekte hiçbir hükm-ü şer'î yok, hiç zararı da yok.” (Emirdağ Lahikası-I, s. 205)
Selam ve dua ile...
Sorularla İslamiyet
BENZER SORULAR
- Hz. Muaviye nasıl mümin sayılıyor?
- Canı cehenneme demek günah mı?
- Ehl-i kıble zarurat-ı diniye üzerinde ittifak etmiş mi?
- Dört mezhebe uyanlar, birbirlerine kafir dediler mi?
- Başka milletlere uyanlara kafir demeyen, kafir mi olur?
- Küfür içerikli yemin etmenin hükmü nedir?
- İnsanların dış görünüşlerine bakarak onları "Bunda iman ne gezer; dinsiz, imansız, zındık, fasık" gibi sıfatlarla isimlendirmek ne derece doğrudur?
- EHL-İ SÜNNET VE`L-CEMAAT KİMDİR EHL-İ SÜNNET VE`L- CEMAAT OLMAYAN BİR KİMSE MÜSLÜMAN SAYILIR MI?
- DÂRÜ'L-AHD
- Bir oryantalistin, İslam'da barışın olmadığı, sadece darülislam ve darülharp tabirlerinin olduğu şeklindeki iddiasına nasıl cevap verebiliriz?