Evrimcilerin sözlerini çarpıttığınız iddiasına ne dersiniz?

Tarih: 21.03.2022 - 20:03 | Güncelleme:

Soru Detayı

- Richard Dawkins’in "bu da yaratılışçıları gayet memnun etmektedir" diye biten sözünün devamı olduğunu ve sizin bunu sitenize bilerek koymadığınızı, evrimcileri çarpıttığınızı söyleyenlere ne cevap verirsiniz?
- Sözün tamamını bir internet sitesinde gördüm. Gerçekten de devamı evrimi savunan bir söz. Size olan güvenimin gitmesini istemiyorum, nedenini açıklarsanız sevinirim.

Cevap

Değerli kardeşimiz,

Sizin kastettiğiniz hangi yazıdır bilmiyoruz. Sitemizde bu anlamda bir yazı yoktur. Dediğiniz gibi bazı internet sitelerinde bu anlamda bir iddia söz konusudur.

Biz Richard Dawkins’in kitaplarını baştan sona tercüme etmiş değiliz. Hatta o kitaplar elimize de geçmedi.

Ancak gençlerden gelen evrimle ilgili sorulara cevap vermeye çalışıyoruz.

Evrim, Yaratılışın Alternatifi Değildir

Evrim konusu felsefi bir konudur. Richard Dawkins gibi evrimciler bir yaratıcıyı kabul etmezler. Tabiatı ilah olarak alırlar. Her şeyi tesadüfle ve gelişigüzellikle açıklarlar. Evrimi yaratıcı yerine koyarlar.

Yaratılışı savunanlar ise kâinatın sonsuz ilim, irade ve kudret sahibi bir yaratıcının eseri olduğunu kabul ederler. Yaratılış görüşüne göre evrim düşüncesi yaratılışın alternatifi değildir. Evrim, solunum ve sindirim gibi bir düşünceyi açıklayan bir terimdir. Solunum ve sindirim gibi ifadelerle, fizik ve kimya kanunlarına dayalı bir hadiseyi ve olayı açıklarsınız.

İşte evrim de bazı düşünceleri açıklamaya yarayan böyle bir tabirdir. Solunum ve sindirim kelimeleri yaratıcı, yani ilah olabilir mi? Bu kelimeler ilah olamadığı gibi, evrim de bir ilah olamaz.

Allah’ın muhtelif yaratma kanunları vardır. Gerek ilk yaratılışın ve gerekse şimdiki yaratılışın mahiyeti, nasıl cereyan ettiğini açıklamak ilimlerin konusudur.

Allah’ın ilk yaratılış kanunlarını anlamak için günümüzdeki yaratılış kanunlarına bakmak gerekir. Allah günümüzde bütün canlıları tek hücreden yaratıyor. Bizi de tek hücreden yarattı. Anne karnında kromozom sayısı yarıya indirilmiş yumurta hücresi ile babada kromozom sayısı yarıya indirilmiş sperm birleşince 46 kromozomlu zigot adını verdiğimiz tek hücre işin başlangıcı oluyor.

Canlı olan sperm ve yumurta hücreleri ise cansız madde olan elementlerden, yani atomlardan meydana getirilmiştir. Yediğimiz besinlerde, içtiğimiz suda, teneffüs ettiğimiz havada bulunan elementlerden Allah canlı hücre yaratıyor. Bu hücrelerden de gon veya gamet adı verilen yarı kromozomlu yumurta ve spermler hasıl ediliyor.

Bitki ve hayvanların yaratılışında da aynı üreme kanunları geçerlidir.

Her bir varlık çeşidi kendine has özel karakteriyle yaratılıyor. Mesela, kelebek ayrı, sivrisinek ayrı, gül ve bülbülü ayrı genetik yapıda yaratılıyor. Bu genetik yapılar başka canlılara değişmez özelliktedir.

Dolayısıyla bir serçe değişerek kartal olmuyor. Ya da itin farklılaşmasıyla at meydana gelmiyor.

Allah istese attan iti, itten atı yaratamaz mı? Yaratır elbette. Ama böyle bir ihtimali olduğuna ait tek delil yok. Fakat her varlığın günümüzdeki genetik yapısının değişmezliği, bunların doğrudan günümüzdeki genetik yapılarıyla yaratıldığını göstermektedir.

Bunun örneğini COVİD-19 virüsü ile üç senedir bütün insanlık yaşadı ve halen yaşamaya devam ediyor.

Gen Havuzu

Canlı türlerinin genetik yapıları fert olarak alınmaz. O türün bütün fertlerinin teşkil ettiği bir gen havuzu olarak düşünülür. Mesela, bütün insanların genetik yapısı bir gen havuzu olarak dikkate alınır. Bütün insanlar fotokopi kâğıdı gibi aynı genetik karakterde değildir. Fertler arasında birtakım genetik farklılıklar vardır. Farklı karakterdeki insanların evlenmesi ile birtakım ortak karakterler meydana gelir. Mesela, göz rengi değişebilir. Boyda uzama veya kısalma olabilir. Göz, yüz ve baş şekilleri belirli oranlarda değişebilir. Ama bütün bu değişiklikler yine insan türü içinde kalan değişikliklerdir. Bu tip değişiklikler variyant veya varyasyon denir.

İşte üç senedir milyonlarca insanda farklı şekiller kazanan COVİD-19 virüsü muhtelif varyasyonlar göstermiştir. Ama yine virüs olarak kalmıştır. Allah istese idi o virüsten bakteri, bakteriden de serçe yaratabilirdi. Ama günümüzde böyle bir yaratma kanunu yoktur. Geçmişte de olmamıştır. Çünkü olduğuna ait en küçük bir delil yoktur.

Somatik Hücrelerdeki Değişiklikler Yavrulara Geçmez

Evrim konusunda gençlerin yanıltıldığı bir nokta da bazı organların değiştiği veya körelerek farklı yapı ve sistemleri meydana getirdiği şeklindeki iddialardır. Yani kullanılan organlar gelişmiş, kullanılmayanlar körelerek güya yeni canlı yapılarını hasıl etmiştir.

Böyle bir iddia genetik kanunlarına terstir ve bilimsel değildir. Çünkü genetik yapıda değişiklik olması için ya yumurta ve sperm gametlerinin teşekkülü sırasında kromozom eşleşmelerinde olur ya da zigotun ilk bölünmesi sırasında meydana gelir. Bunun haricinde soma hücrelerindeki değişiklikler yavrulara geçmez. Yani, bir kazada veya savaşta ayağı veya kolu kopan bir kimsenin çocuğu ayağı veya kolu kopuk olarak meydana gelmez.

Arkası ve Önü Olmayan Evrim Düşüncesi

Ama evrimciler her şeyi yaratan sonsuz ilim, irade ve kudret sahibi bir Allah’ı kabul etmedikleri için, varlıkların ortaya çıkışını arkası ve önü olmayan bir evrim kelimesine bağlıyorlar.

Bir insanda ortalama yüz trilyon hücre vardır. Bilimin ortaya koyduğu şudur ki, her hücrede bir saniyede üç bin değişik reaksiyon oluyor. Yani bir saniyede insanda meydana gelen değişiklik: 100 trilyon x üç bin= ?…. kadardır. Bunun bir tanesi yanlış olsa hayatımız tehlikeye girecek. Yeryüzünün en akıllı ve en şuurlu varlığı olan insanın, kendi vücudunda meydana gelen değişikliklere sözü geçmiyor. Bu değişiklikler kime verilecek? İnsandaki bu değişikliği havadaki serçenin ya da denizdeki balığın yaptığı mı kabul edilecek?

Elbette isteyen bütün kâinatı Allah’ın eseri olarak görür ve kabul eder. İsteyen de Allah’ı devreden çıkararak her şeyi tabiat ve evrimle açıklar. Ama ahirette de Allah yerine tabiatı ilah edinenlerin hesabının sorulacağının da bilinmesi gerekir.

Selam ve dua ile...
Sorularla İslamiyet

Bu içeriği faydalı buldunuz mu?
Yazar:
Sorularla İslamiyet
Kategori:
Okunma sayısı : 1.000+
Yorum yapmak için giriş yapın veya kayıt olun