Babanın, çocuğun meslek seçimi üzerindeki etkisi nedir?

- Ben Hafız'ım ama yazılımcı olmak istiyorum. Babam ise başladığın işi bitir imam ol vs. diyor. Ve bu konuda çok baskılıyor.
- Bu konu psikolojik olarak durumumu baya kötü etkiliyor.

Değerli kardeşimiz,

Meslek seçimi bir kişinin hayatının en önemli kararlarından biridir. Bunun bilincinde olan anne babalar, çocuklarının en sağlıklı kararı vermesi için çaba sarf ederler.

Ancak, sizde olduğu gibi erken yaşlarda meslek seçimi söz konusu olduğunda, ebeveynler çocukları adına da karar verebiliyorlar. Çünkü meslek seçiminde kişinin hem kendisini hem de seçeceği mesleği çok iyi tanıması gerekir.

Mesleğin kişinin yetenekleri ile uyumlu olup olmayacağı, mesleğe duyduğu ilginin bir hevesten mi yoksa gerçekçi bir araştırmadan mı kaynaklandığı çok iyi bilinmelidir.

Meslek seçimi sadece çocuklara ve ergenlere bırakılsa, çocuklar ya polis ya asker olmak isterler, ergenler de müzisyen, aktör, spiker vb olmak isterler. Nitekim bazı ergenler her yıl hatta her ay ayrı bir meslek seçeceklerini düşünürler. Çünkü gençlerin gerçek ilgi alanlarını keşfetmeleri zamanla anlaşılır. Burada babalarının görüşlerine ihtiyaçları var.

Ancak yine meslek seçimi sadece ebeveynlere de bırakılsa, o zaman da onlar kendi idealleler ve arzuları çerçevesinde bir seçim yaparlar.

Burada babalara düşen şey, öncelikle hayale kapılmadan, her şeyin en iyisini talep etmeden çocuğunu çok iyi tanıması ve çocuğunun hem kendisini hem de meslekleri tanımasına yardımcı olmasıdır. Gerekirse okulda rehber öğretmenlerle görüşmeli, çocuğunu yapmak istediği meslek ortamına götürmeli, mümkünse bir iki hafta ortamda kalmasını sağlamalıdır.

Aynı şekilde bu durum çocuk için de geçerlidir. Çünkü mesleği her yönü ile tanımadan, içinde bulunmadan, onu icra edenlerin deneyim ve görüşlerini dinlemeden alınan kararlar çoğunlukla hüsranla sonuçlanır. Aynı şekilde kişi kendisini iyi tanımadan, yetenek ve kabiliyetlerinin uygun olup olmadığına bakmadan meslek seçerse, benzer bir hüsran yine yaşanmış olunur. 

Mesleği tanımadan seçenler başarısız ve mutsuz oldukları gibi, kendi yetenek ve ilgisini tanımadan meslek seçenler de aynı şekilde bezgin, isteksiz ve huzursuz olurlar.

Bu genel açıklamalardan sonra size tavsiyelerimiz şu olacaktır.

- Babanızla İnatlaşmadan Uzlaşmanın Yollarını Arayın.

Bunun için de işe birbirinizi anlamakla başlayabilirsiniz. Çünkü birbirinizin bakış açısını anlamazsanız, konuya önyargı ile yaklaşırsınız. Bu da sorunuzu çözmediği gibi, katmerleştirerek devam etmesine neden olur.

- Babanızın İyi Niyetli Olduğuna İnanın

Bu çerçevede babanızın kararı yanlış olsa bile, iyi niyetli olduğuna, sizi sizden daha çok düşündüğüne, sizden daha deneyimli olduğuna ve sizi çok sevdiğine inanın. Çünkü dünyada herkes birbirini kıskanabilir, kardeş kardeşi, çocuk babayı, ama baba çocuğunu asla kıskanmaz ve onun kendisinden daha ileride olmasını ister. Zira insanoğlunun gelişimi ve ilerlemesi için Allah babaların kalbine, evlatlarına karşı kıskançlık duygusu koymamıştır ki, onlara gelişimleri yolunda sürekli destek versinler.

- Konuya Babanız Açısından Bakın

Olaya babanız açısından bakarsanız, onun da haklı olduğu noktaların olduğuna inanırsanız, onunla daha sağlıklı bir iletişim kurabilirsiniz. Bu onu ikna etmenizi sağlar.

- Başkalarıyla da Meşveret Edin

Babanızla konuşmadan önce konuyu aile, akraba ve arkadaş çevresi ile de konuşun, istişare edin. Onların ne düşündüğünü sorun. Başlamış olduğunuz hafızlık eğitimini yarıda kesip başka bir alana yönelmek mi, yoksa bunu tamamlayıp daha sonra da istediğiniz diğer mesleğe yönelmek mi daha iyi? Sorusuna onların verecekleri cevaplar sizde bir fikir oluşturacaktır.

- Orta Yol Bulmaya Çalışın

Belli ki, hafızlığa daha önce başlamışsınız, babanız emeklerinizin zayi olmasını istemiyor. Bu çerçevede bir orta yol bulunabilir. Mesela hafızlığı tamamlayıp, daha sonra bir hafız olarak bilgisayar programcılığı okuyabilirsiniz. Yani hafızlık eğitiminin devamı için babanızın sözü geçerli olsun, ama üniversite eğitimi için sizin kararınız geçerli olsun.

Bu durumda imamlık yaparken, kendi maaşınızla istediğiniz şekilde eğitiminize para harcayıp, çeşitli kurslara da katılabilirsiniz. Yani ömrünüzün sonuna kadar imamlık veya kuran kursu eğitmeni olmak zorunda kalmazsınız.

- Başlanan Şeyi Tamamlamak Daha Hayırlı Olur

Keşke hiç başlamadan bu konuyu netleştirebilseydiniz daha iyi olurdu. Ama şimdi başlayıp bırakmak, büyük kayıptır. İleride vicdanen bunun rahatsızlığını çekebilirsiniz.

- Eksilere Değil Artılara Odaklanın

Şayet babanızı ikna edemezseniz, o zaman da iç huzurunuz için hafızlık ve imamlık mesleğinin artılarına odaklanın. Mesela, hafız olarak eğitiminizi tamamladığınızda hem işiniz hemen hazır olacak, hem toplum içinde saygın ve değer gören biri olacaksınız hem de hem de ahirette mükâfatını kat kat alacaksınız.

Ömür boyu aileniz, çocuklarınız ve çevreniz tarafında "hafız" diye saygı ve değer göreceksiniz. Bu bir fâni için çok büyük bir kazançtır. Her şey bir gün elimizden kaybolabilir, ama hafızlıktan gelen saygı ve değer kaybolmaz.

Ayrıca bilgisayar yazılımı 20’li yaşlarda rahatlıkla öğrenebilirsiniz. Ama hafızlık ancak çocuklukta, bilemedin gençlik yıllarında elde edebilir. Bu fırsatı da kaçırmamış olursunuz...

Selam ve dua ile...
Sorularla İslamiyet