Evlenmek istediğim kadını ailem istemiyor, ne yapmalıyım?

- Evlenmek istediğim biri var ve evlenmekte kararlıyım. Ancak annem ve babam eş adayımın ailesini cahil ve kendilerine denk görmüyor.
"Evlenirsen, git kendin evlen, biz işin içinde olmayacağız." diyorlar.
- Ben ne yapacağımı şaşırdım; nasıl davranmalıyım?

Değerli kardeşimiz,

Bir insan hayatındaki en önemli kararlardan biri, hayat arkadaşını seçmesidir. Çünkü sadece evlilik hayatı değil, iş ve meslek hayatındaki huzur ve mutluluğu ve daha da önemlisi ebedi kurtuluşu, büyük oranda uygun bir eşle yola çıkmaya bağlıdır.

İsabetli bir kararla seçilen eşler; birbirinin sadece biyolojik ve psikolojik ihtiyaçlarını karşılamaz, aynı zamanda hayatın her alanında birbirine destek olurlar. Birbirinin ebedi hayatına yardım ederler.

Aksi hâlde, eşler, yine aynı şekilde hayatın her alanında dolaylı da olsa engelleyici ve huzur bozucu bir faktör olabilirler.

Bundan dolayı herkes eş seçiminde en isabetli kararı vermek ister veya karar vermişse, bu seçimin kendisi için en uygun seçim olduğunu düşünür.

Anne ve babalar da aynı şekilde evlatlarının en isabetli kişi ile evlenmesini arzu ederler. Eğer kendileri bir eş adayı bulmuşlarsa bunun çocukları için en uygunu olduğunu düşünürler. Çünkü ebeveynler, Allah’ın onların içine yerleştirdiği merhamet, şefkat ve mesuliyet duygularından dolayı, çocuklarını korumak isterler. 

Ancak eş seçimi süreçlerinde bilinçaltı devrede olduğu için her zaman isabetli karar vermek de zannedildiği kadar da kolay değil. Çünkü eş seçiminde kişilerin, çocukluklarından itibaren zihinlerinde oluşturdukları karşı cinsten ideal bir kadın veya erkek imajı devreye girer. Kendilerine göre “tam aradıkları kişi” olan bu eş adayı, aslında anne-baba davranışlarının, abi-abla ilişkilerinin, yakın çevre ve medyada görüp de etkilendikleri kişilerin bir karışımı da olabilir. Bu durumda, kişi evlendikten sonra ciddi hayal kırıklıkları yaşar.

Bunun için başta anne-baba olmak üzere çevresindeki insanların da görüşlerinin alınması daha isabetli olur. Çünkü öncelikle sizin görmediklerinizi onlar görebilirler. Ayrıca belki de en önemlisi, anne-babanın istemediği bir eşten dolayı, evlilik hayatında sürekli bir gerilimin yaşanacak olmasıdır.

Kişinin, sadece anne ve babasını razı etmek düşüncesiyle, istemediği, kalbi yakınlık duymadığı birisiyle evlenmesinin doğuracağı sıkıntılar da vardır. Eğer eşinizle geçinemezseniz veya en küçük bir anlaşmazlık yaşarsanız, bunun nedeninin anne-babanız olduğunu düşünerek sitem edebilir veya evliliğinize tam sahip çıkmayabilirsiniz.

Bu durumda eş seçiminde en uygun şey, eş adayının diyanette kişiye küfüv olması ve “kalbine mukabil bir kalp” taşımasıdır. Yani evleneceği kişiye kalbi olarak sıcaklık duyması, onu ebediyen birlikte olacak kadar sevmesi ve anne-babasının da olurunu aldıktan sonra “evet” demesidir.

Şu açıklamaları da dikkate aldıktan sonra en uygun kararı alacağınıza inanıyoruz.

- İslam dininde "anne ve baba ile iyi geçinmek" esastır. Bunun için çaba gösterilmelidir. (bk. Lokman, 31/15) 

Ancak bu, her konuda onların dediğini mutlak olarak yerine getirmek anlamında anlaşılmamalıdır. Evlilikle ilgili sorumluluk birinci derece size aittir.

- Her şeyden önce anne ve babanızı anlamanız ve onları anladığınızı hem halinizle hem dilinizle ifade etmenizde fayda var. Mesela, içten ve samimi olarak şöyle denilebilir: 

“Anneciğim-babacığım, sizi anlıyorum, benim için endişeleniyorsunuz, benim mutluluğumu düşünüyorsunuz. Bu açıdan size minnettarım. Ne iyi ki beni düşünen böyle bir annem, babam var. Ama bu evliliğin sorumluluğunu üzerime almak istiyorum. Aksi halde mutlu olmazsam hem sizi sorumlu tutacağımdan, hem de evleneceğim kadına sahip çıkamamaktan korkarım...”

- Siz dikkatli ve kararlı bir durum sergilerseniz, onların bu durumu kabullenmesi kolay olacaktır.   

- Eğer, aday ve ailesi konusunda araştırma yaptıysanız ve eminseniz, anne ve babanızın razı olması için onlara biraz zaman tanıyın ve sabırlı olun. Çünkü insan hiç beklemediği bir teklif veya durum karşısında ani tepkiler verebilir, ama zamanla alışır.

- Anne-babaların karşı çıkması çoğu kere, eş adayını ve ailesini tanımamaktan kaynaklanır. Bir vesile ile onları görüştürmeniz de belki, önyargıların kırılmasında faydalı olur.

- Sorunuzdan anladığımıza göre, anne-babanız, eş adayının ailesini beğenmediği için karşı çıkıyorlar. Bu konuda onlarla ikna edici bir iletişim dili kullanın. Çünkü onlara eş adayını çok sevdiğinizi söylemeniz yeterli değil. Bunun yanında neden böyle bir evliliğin size uygun olduğunu ve sizi mutlu edeceği konusunda da mantıklı gerekçeler bulmanızda fayda var. Mesela gerçeğe uygun olarak şöyle denilebilir:

“Evlilik hayatının huzurlu geçmesi için eş adayının sahip olması gereken özellikler çoktur. Bir insanda bunların tümünün bulunması imkansızdır. İdeal eş adayı arayanların çoğu bundan dolayı uzun süre evlenemiyor. Benim olmazsa olmaz tercihim, diyanet ve kalbi sıcaklıktır. Bu ikisi de eş adayında mevcuttur. Ben bu adayı beğeniyor ve seviyorum, sizin de seveceğinize eminim...”

- Anne-babanızla bu konuyu konuşurken, tartışma ve karşı çıkma şeklinde olursa, onları savunmaya ve pozisyonlarında sabit kılmaya neden olursunuz. Bunun için onların fikirlerine ve öne sürdükleri gerekçelere doğrudan karşı çıkmak yerine, sorularla onların “evet” demelerini sağlayabilirsiniz. Mesela “Benim mutlu olmamı istiyor musunuz?" Onlar, “Tabii ki mutlu olmanı istiyoruz.” dediklerinde. “O zaman bana izin verin, çünkü ben onunla mutlu olacağıma inanıyorum.” gibi ifadeler kullanabilirsiniz.

- Allah’tan hakkınızda en hayırlı olanını nasip etmesi için bol bol dua edin. O isterse ve hikmeti de iktiza ederse anne-babanızı da razı eder.

Selam ve dua ile...
Sorularla İslamiyet