Tahrim suresinin iniş nedeni olarak gösterilen bal şerbeti olayı bana pek mantıklı gelmiyor?

Tarih: 19.12.2014 - 12:34 | Güncelleme:

Soru Detayı

- Bu sitedeki "http://www.sorularlaislamiyet.com/article/16629/tahrim-suresinin-ilk-bes-ayeti-kimler-hakkinda-ve-nicin-inmistir-hz-ayse-ve-hz-hafsa-hakkinda-indigini-iddia-ediyorlar-dogru-mu.html" Bu yazıda siz de Taberaninin görüşünü kabul ederek yazılar yazmışsınız.
- Ama sonra "http://www.sorularlaislamiyet.com/article/14021/ahzab-52-ve-tahrim-1-ayetlerde-allah-in-peygamberin-gunluk-ve-cinsel-hayatina-direkt-mudahale-etmesi-benim-imanimi-sarsti-mantikli-cevaplari-var-midir-kur-an-in-evrenselligine-tamamen-zit-bir-durum-olusturmuyor-mu.html" Burada bal şerbet olayını kabul ederek yazmışsınız.
- Bir de Enes'in rivayetine göre cariye mevzusu doğrudur. Nesai, İşretu'n-Nisa, 4, (7, 71)Yani Taberani'nin dediği doğrudur.
- Şimdi konuyu şöyle bi toparlayacak olursak, bal şerbeti olayı basit bir olay ve buradan konu, 2 eşinin de kalplerinin kaymasına kadar (Tahrim 4) ve boşanma mevzularına kadar geleceğini (Tahrim 5'i) çıkartmak pek mümkün değil. O kadar basit olaydan Tahrim 4 ve Tahrim 5'i çıkarmak mantık olarak biraz zor.
- Taberani'nin Maria mevzusundaki görüşü ise ayetlere tamı tamına mantıklı anlam katarak oturuyor.
- Yukarıda verdiğim linklerde sitede verdiğiniz cevaplar var ve siz iki farklı görüşü iki farklı şekilde desteklenmişsiniz.Size göre doğru olan görüş tam net olarak hangisidir?
- Ben rahatlıkla Taberani'ninki diyebilirim. Mantık olarak yani.
- Sizin net bir görüşünüz yoksa,en azından iki görüşü bir teraziye koysanız hangisi daha ağır basar?

Cevap

Değerli kardeşimiz,

Bir ayetin nüzul sebebinin tespiti, akıl ile değil, nakil ile alakalı bir konudur.

- Bizim sitemizin ana hedefi insanların sorularına cevap verirken, sorunlarını çözmek, tereddütlerden ötürü yaralanmış gönüllerini tamir etmektir. Farklı sorulara, kaynaklarda yer alan farklı bilgileri esas almamızın sebebi budur.  

İlmin objektifliğini esas alarak sorulan soruya uygun bulduğumuz cevaplardan birinde kaynakların ön gördüğü sebeplerden birini; diğerinde ise, yine kaynaklarda yer alan diğer sebeb-i nüzulü zikretmemizi yadırgamanızı gerçekten yadırgadık. Çünkü, bu bilgilerden birini tercih etmek mümkündür. Ancak sorulardan fark ettiğimiz bir nüansa binaen, aynı tondaki farklı bilgilerden birini tercih etmek son derece doğaldır.

Evvela, aynı sitede olması hasebiyle farklı sorulara cevap da olsa her iki bilgiye yer vermek ilmi objektifliği göstermektedir.

İkincisi, bu iki bilgiden hangisinin doğru olduğunu kesin olarak kestirmemiz mümkün değildir.

Şunu tekrar edelim ki, Tahrim suresinin en çarpıcı yönü Hz. Peygamber (asm)'in peygamberliğini kesin olarak ispat eden bir ifadeye yer verilmiş olmasıdır. Evet,

“Hani Peygamber zevcelerinden birine gizlice bir söz söylemişti. Fakat eşi, (o sözü) başkalarına haber verip Allah da bunu Peygambere açıklayınca, Peygamber bir kısmını bildirmiş, bir kısmından da vazgeçmişti. Peygamber bunu ona haber verince hanımı: ‘Bunu sana kim haber verdi?’ dedi. Peygamber de: ‘Her şeyi bilen ve her şeyden haberdar olan Allah bildirdi.’ dedi.”(Tahrim, 66/3)

mealindeki ayette, bu ihbar-ı gaybi kabilinden olan mucizevî geçek vurgulanmaktadır.

Surenin 4-5. ayetlerinde söz konusu edilen hususlar da bu olayın bir devamıdır.

Şimdi, olayın asıl bölümünü anlatan 3. ayetin verdiği bilgilerde gaybî bir haberin söz konusu olması nedeniyle Hz. Muhammed (asm)’in peygamberliğini ispat eden açık bir mucize olduğu halde, bunu aklına yerleştirmek için bir çaba içinde olmamak ve başka Müslümanların akıllarını da bloke etmeye çalışmak, hakikaten çok tuhaf bir ön yargıdır.

- Şunu da unutmayalım ki, bu ayetlerin Kur’anda yer alması, başlı başına bir mucizedir. Çünkü, bütün insaf dünyasının şahadetiyle insanların en akıllısı, en zekisi olduğu hayatıyla kanıtlamış olan Hz. Muhammed (asm)’in -hangi nüzul sebebi olursa olsun- bir insan olarak kendisinin çok özel olan bir meselesini Kur’an’da herkesle paylaşması düşünülemez.

Buna rağmen Kur’an’da bunun yer alması, bu meselenin açıklanması, Hz. Peygamber (asm)'in iradesinin dışında ve kendisinin asla itiraz edemeyeceği yüksek bir yerden / Allah tarafından geldiğini göstermektedir.

Bu konuyu şu cümlelerle bitirmekte fayda vardır: 

Bu konuda nüzul sebebi ne olursa olsun, dinsizlere buradan bir ekmek çıkmaz; bunu bilmelerini isteriz.

Bize gelince; bu konuyu Kur’an’da ziketmekle imanımızı pekiştiren Allah’a sonsuz hamd-u senalar ederiz...

Selam ve dua ile...
Sorularla İslamiyet

Bu içeriği faydalı buldunuz mu?
Yorum yapmak için giriş yapın veya kayıt olun