Savaş kaç durumu, ilkel zamanlardan kalma bir durum mu?

- İnsan bir tehditle karşılaştığında kalp atışları hızlanır, kaslar gerilir ve savaş kaç diye tabir edilen durum oluşur. Bu durum fiziksel bir tehdit yokken de işten atılma korkusu gibi durumlarda da oluşmaktadır.
- İnsanın ilkel çağlardan kalma bilinçaltından (beyin kısmı) kaynaklandığı söyleniyor. Fiziksel tehdit yokken vücut neden fiziksel hareket etmeyi yani kaçmayı sağlayacak hormon sağlıyor?
- Gerçekten ilkel zamanlardan kalma bir durum mu evrimciler böyle savunuyor.

Değerli kardeşimiz,

Bitkiler de hayvanlar da ve insanlar da geçmişte olduğu gibi şimdi de tek hücreden yaratılıyor.

Allah’ı kabul etmeyen evrimciler, her şeyi tesadüfle açıklamaya çalışıyorlar. Günümüzde tek hücreden yaratılan ve büyük bir maddi ve manevi duygularla donatılmış insanın meydana gelişini tesadüfle açıklayamadıkları için, geçmişte bir tarihe havale ederek güya meseleyi açıkladıklarını zannediyorlar.

Halbuki Allah her insana hayatta lazım olacak her türlü his ve duygular ile bu duyguları besleyecek pek çok hormon ve salgıyı da yaratmaktadır. İstenen bir protein salgısının doğru şifrelenip hasıl edilmesi için binlerce reaksiyon gerektirmektedir. Bütün bunlardan kaçmak için her şeyi ilk insanlara havale ediyorlar.

Bilimin bize söylediği şudur:

İnsan vücudunda ortalama 50 trilyon hücrenin bulunduğu ve her hücrede bir saniyede üç bin değişik reaksiyonun meydana getirildiğidir. Yani bir saniyede insanın vücudunda hasıl edilen değişiklik: 50 trilyon x 3 bin = ...  kadardır. Bunun bir tanesi hatalı olsa, insanın hayatı tehlikeye girer.

Burada insanın bir müdahalesi var mı?

Hayır.

Lokmayı yuttuktan sonra meydana getirilecek değişikliklere insanın sözü geçmiyor.

- Yeryüzünde en akıllı ve en şuurlu olan insanın kendi vücuduna sözü geçmezse, diğer bütün varlıklar ne yapacak?
- Kim onların imdadına koşacak?
- Yumurtadan civcivi, ağaçtan yaprak ve çiçeği kim çıkaracak?
- Yerküreyi ve diğer gezen ve yıldızları kim idare edecek?
- Kim gökten yağmuru indirip yerden bitkiyi çıkaracak?

Bütün bu ve benzer sualleri tesadüfle açıklayamayan ve Allah’ı da kabul etmeyen evrimciler topu geçmiş zamana atıyorlar.

Halbuki kainatta atomdan galaksilere kadar her şey “Allah” diyor. “Beni ancak sonsuz ilim, irade ve kudret sahibi yaratabilir.” diyor.

Siz o evrimcileri değil, varlıkların kendi dilini dinleyiniz. Onların her birisi hikmetli, planlı ve programlı yaratılışlarıyla “Yaratıcı”larını tanıttırıyorlar.

Konun bir başka ve en öneli yönü de Batı insanı İslam aleminin uyanmasını ve kaynaklarını sömüren bu rezil haydutlara kafa tutmasını önlemek için, savaşmayı ilkel bir durum diye beşinci kol faaliyetleri olarak adlandırılan böyle bir propaganda ile kitleleri uyutmak ve uyuşturmak istiyorlar.

Bunun son örneğini Amerika’nın Irak’ı işgalinde gördük. Farklı şekillerde hipnotize edilen ve kandırılan bu Müslüman halk, tek silah sıkmadan Amerika’ya kucak açtı. Ama neticesi ne oldu? Ne malları kaldı, ne mülkleri kaldı ve ne de namusları kaldı.

Hani Batı insancıldı, savaşmak ilkel toplumlardan kalma bir savunma sistemi idi. Peki, bu propagandayı yapan cibilliyetsizler bir bomba ile onlarca, yüzlerce insanı öldürüp yerleşim yerlerini harabeye çeviriyorlar. Bütün yer altı ve yer üstü kaynaklarına el koyuyorlar.

O zaman onlar bize savaşmayı ilkel toplum psikolojisi olarak telkin edecek, kendisi ise en modern silahlarla Müslümanları hedef tahtası yapacak, mallarını yağma edecek, öyle mi?

Allah aşkına onların bu sözlerine kanacak kadar ahmak insanlar nasıl ortaya çıkıyor, doğrusu anlamış değiliz. Suriye ve Irak gibi ülke elden gidince mi akıllanacağız? Bir insan bu kadar aptal olabilir mi?

Yaratılış delilleri için tıklayınız:

- Yaratılış Deliller.

Selam ve dua ile...
Sorularla İslamiyet