Erken yaşta vefat etmek adaletsizlik değil mi?

Tarih: 13.02.2024 - 15:00 | Güncelleme:

Cevap

Değerli kardeşimiz,

Allah mutlak adildir, hiç kimseye hiçbir kuluna zulmetmez. Allah, haksızlıktan münezzehtir.

Evvela bu parametreleri kabul edip ona göre değerlendirmek gerekir. Sonsuz adalet ve hikmet sahibi olan Rabbimiz ne yapıyorsa, nasıl tasarrufta bulunuyorsa hayırlıdır.

Varlık bir hak değil, lütuftur, ikramdır; hiçbir varlığın Allah'tan bir alacağı yoktur ve olamaz. Şu hâlde, var olmak bir ikram, bir ihsan ve bir lütuftur.

Ayrıca, varlık mertebelerinden insanlığın verilmesi de sonsuz bir rahmettir. Zira taş, toprak gibi bir varlık da olabilirdik.

Diğer taraftan, aslolan keyfiyetli ve kaliteli bir hayat yaşamaktır. Rabbimizin rızasına uyulmadan geçen bin sene bir saniyedir. Onun rızasına uygun olan bir saniye bir senedir. Dolayısıyla niceliğin değil niteliğin önemi vardır.

Allah için olmayan, günahlarla, malayani işlerle heder edilen zaman dilimlerinin ise -isterse yüz sene olsun- hiçbir kıymeti olmadığı gibi, insanı ebedî hüsrana da atabilir.

Bediüzzaman Hazretlerinin şu açıklamaları konumuza ışık tutacaktır:

"Evet, rivayetlerde vardır ki, insanın ömür dakikaları insana avdet ederler. Ya gafletle muzlim olarak gelirler veya hasenat-ı muzie ile avdet ederler." (Mesnevi-i Nuriye, Onuncu Risale)

Evet, Bâkî-i Hakikî’nin muhabbet, marifet, rızası yolunda bir saniye, bir senedir. Eğer onun yolunda olmazsa, bir sene bir saniyedir. Belki onun yolunda bir saniye lâyemuttur, çok senelerdir. Ve dünya cihetinde ehl-i gafletin yüz senesi bir saniye hükmüne geçer.

Meşhur böyle bir söz var ki: “Sinetü’l-firâkı senetün ve senetü’l-visâli sinetün.” Yani “Firakın bir saniyesi bir sene kadar uzundur ve visalin bir senesi bir saniye kadar kısadır.”

Ben bu fıkranın bütün bütün aksine diyorum ki: 

Visal, yani Bâkî-i Zülcelâl’in rızası dairesinde livechillâh bir saniye visal, değil yalnız böyle bir sene, belki daimî bir pencere-i visaldir. Gaflet ve dalâlet firakı içinde, değil bir sene, belki bin sene bir saniye hükmündedir. O sözden daha meşhur şu söz var: “Sahra, düşmanla beraber bir fincan kadar dar; iğne deliği, dostlarla beraber bir meydan kadar geniştir.” hükmümüzü teyid ediyor.

Meşhur evvelki sözün sahih bir manası budur ki: Fâni mevcudatın visali madem fânîdir; ne kadar uzun da olsa yine kısa hükmündedir. Senesi bir saniye gibi geçer, hasretli bir hayal ve esefli bir rüya olur. Bekayı isteyen kalb-i insanî bir sene visalde, yalnız bir saniyecikte ancak zerre gibi bir zevkini alabilir. Firak ise, saniyesi bir sene değil, senelerdir. Çünkü firakın meydanı geniştir. Bekayı isteyen bir kalbe, firak, çendan bir saniye de olsa, seneler kadar tahribat yapar. Çünkü hadsiz firakları ihtar eder. Maddî ve süfli muhabbetler için bütün mazi ve müstakbel firakla doludur. (Lem'alar, İkinci Lema, s. 31)

Demek ki, aslolan niteliktir, keyfiyettir. Hz. Peygamber (asm) Efendimiz 63 sene yaşadı amma dolu dolu keyfiyetli, nitelikli ve kaliteli bir hayat yaşadı.

Keza büyük zatlar kimi az kim çok yaşadı fakat isimlerini, hizmetlerini tarihin altın harfleri ile yazdılar gittiler.

Şu hâlde, ne kadar değil nasıl yaşadığımız önemlidir.

Cenab-ı Hak rızasına uygun, bereketli, keyfiyetli, dolu dolu geçen bir hayat nasip etsin herkese. Âmin.

İlave bilgi için tıklayınız:

Kısmete razı olmak ne demektir ve bunun ölçüsü nedir?

Selam ve dua ile...
Sorularla İslamiyet

Bu içeriği faydalı buldunuz mu?
Yazar:
Sorularla İslamiyet
Kategori:
Okunma sayısı : 74
Yorum yapmak için giriş yapın veya kayıt olun