Neden yemek yapmayı bilerek dünyaya gelmedik?

- Allah neden yemek yapmayı doğduğumuzdan itibaren beynimize kazımamış?
- Diğer mesleklerden mesela istediğini seçerek öğreniyorsun ama bu zorunluluk?

Değerli kardeşimiz,

İlahi hikmet ve kudretin eseri olarak, insan dışındaki bütün canlı varlıklar, dünyaya gelmeden önce, dünyada kendilerine lazım olan şeylerin % 90’nını öğrenmiş olarak dünyaya gelirler. İnsan ise bunun aksine olarak, kendine lazım olanların %90’nını dünyaya geldikten sonra öğrenirler.

Bir ördek yavrusunun, doğar doğmaz gölde yüzmeye başlaması, bir sivrisineğin vur kaç harp sanatını kısa bir müddet içinde öğrenmesi ve insan vücudunda uygulaması, bir koyun, inek ve keçi yavrusunun doğar doğmaz ayağa kalkıp annesinin peşinde koşmaya başlaması gibi yüzlerce, binlerce örnek, bize hayvanların bu dünyaya tekemmül ve talim etmek için değil, aksine belli vazifeleri ifa etmek için gönderildiklerini gösteriyor.

Demek ki, hayvanlar insanlar gibi dünyaya maddi ve manevi terakki ve tekemmül etmek için değil, belli bir maksada hizmet etmek için, donanımlı ve yaratılış gayesine uygun bir olgunlukta gönderiliyorlar. Şayet hayvanlar da insanlar gibi terakki ve tekemmüle uygun olarak dünyaya ham ve donanımsız bir şekilde gönderilmiş olsalardı bizim bal, süt ve et yememiz mümkün olmazdı.

Bu yüzden hayvanlar dünyaya geldiği vakit, âdeta başka bir alemde tekemmül edip gelişmiş gibi, kabiliyetine göre mükemmel olarak gelir, yani gönderiliyorlar.

Bunun pek çok hikmet ve sebepleri vardır. Kur'an’ın ifadesiyle insan, varlıkların en şereflisi ve en mükemmelidir. Bu onun yaradılışındaki mükemmelliğe ve yaradılışındaki amaçtan kaynaklanmaktadır. İnsan yaradılışında tekamül vardır. Bu tekamül ilahi emir ve yasaklara uymakla, ibadetle gelişir, yükselir; terk etmekle de tedenni olur, alçalır. Bu da imtihan sırrının bir gereğidir.

İnsan pek çok kabiliyet ve becerilerle donatılmıştır. Bunları ortaya çıkarmak, geliştirmek onun akıl, irade ve ihtiyacına bırakılmıştır. Bütün sanatlar, icatlar bin bir çeşit yiyecek giyecek bunun bir neticesidir.

Allah dilesiydi insanı doğal bir kürkle dünyaya getirirdi veya koyun gibi tek bir yiyeceğe mahkum edebilirdi. Halbuki Allah, dünyanın en değerli ve mükemmel varlığı olan insana bütün evreni hizmetkar etmiş, yeryüzünü onun emrine vermiş, bilgi ve becerisiyle bin bir çeşit yiyecek ve giyecekleri elde etme imkanını sağlamıştır. Böylece insan Allah’ın saygın ve kıymetli bir kulu olduğunu idrak etsin, yaratıcısının rahmetini ve nimetlerini tefekkürle ona teşekkür etsin ve secdeye varsın. Bu da akılla, çalışmakla ve tekamül ile olur.

Onun için İnsan yeryüzü mutfağından dilediği ve arzuladığı bin bir çeşit yemeği yapması, ona layık olan sofrayı helalinden donatması, insanın ne denli mükemmel bir varlık olduğunu göstermektedir.

Selam ve dua ile...
Sorularla İslamiyet