Modern tıbba ve İslam’a göre yaratılışı açıklar mısınız?

Modern tıbba ve İslam’a göre yaratılışı açıklar mısınız?
Tarih: 27.04.2020 - 14:35 | Güncelleme:

Cevap

Değerli kardeşimiz,

  Modern tıbba göre hamilelik, kadının son hayzı üzerinden on dört gün geçince başlar. Döllenmeden sonra geçen yirmi bir ile otuzuncu günler arasında “alaka”, “mudğa”ya dönüştürülür. Yirmi bir ve yirmi sekizinci günler arasında ise sinir sisteminin teşekkülü başlatılır. Otuz beşinci günde üst bölgeler, kırk ikide ise alt taraflar meydana getirilir. Bir hafta sonra sırasıyla üst ve alt kaslar şekillenir ve kan dolaşımı başlatılır. Altıncı haftanın sonu, yedinci haftanın başı itibariyle çalışmaya başlatılan kalp, insan hayatının sonuna kadar faaliyetine devam eder. Yüzün şekillenmesi sekizinci haftada tamamlanır. Cenînin gelişim süreci ise devam eder.

On altıncı haftada (yüz yirminci günde) yeni bir yaratılış başlar. Bu da yirminci haftaya kadar sürdürülür. Bu dönemde beyin, beynin üst bölgeleri ve sinir hücreleri hâsıl edilir. Cenîn bu dönemde hayatta ihtiyaç duyacağı ve insanî fiilleriyle iradî tasarruflarını yerine getireceği bütün organlara sahip kılınmıştır. Bunlarla da duygu, düşünme, hatırlama ve hayal gibi soyut ameliyeleri gerçekleştirir. (Muhammed el-Barr, el-Cenînu’l-Müşevveh ve’l-Emradu’l-Verâsiyye, Dâru’l-Kalem-Dâru’l-Menâr, 1411, 35-48; el-Kahtânî, a.g.m., 168-170.)

 Nutfe, lügatta az ya da çok saf su demektir. (Ebü’l-Fadl Cemalüddin Muhammed b. Mükrem İbnü’l-Manzûr, Lisânü’l-Arab, Beyrut ts., IX, 334.) Istılahta ise erkeğin üreme hücreleri (sperm), kadının üreme hücresi (yumurtacık) ve aşılanmış yumurta (zigot) anlamlarına gelmektedir. (İnsan Suresi, 76/2.)

Kur’an’daki kullanımda ise “nutfe”nin “zigot (döllenmiş yumurta)” anlamı öne çıkmaktadır. (bk. Jinekoliji ve Gebelik web sayfası; erişim: 13.01.2021/15.30)

Kadınla erkeğin birleşmesinde, erkekten ayrılan 200-300 milyon spermden ancak birkaç yüz tanesi yumurtaya ulaştırılır. İlk temasa geçen sperm tarafından yumurtanın döllenmesi sağlanır. Birkaç dakika sonra dış zar birbirine kaynar. Bu sırada yumurta diğer spermlerin tutunmasına mani olabilmek için spermi içine çeker ve dışarıdaki spermleri uzağa iten bir kimyevî madde salgılanır. Sonuçta içine başka spermlerin giremeyeceği bir zar meydana getirilir ve bu zar gittikçe sertleşir. Sperm ve yumurta hücresinin tüp içerisinde birleşmesi yani döllenmesi sonrası teşekkül eden yeni tek hücreye zigot (nutfe) adı verilir. Zigotun bölünerek rahim içerisine doğru ilerlemesi sağlanır ve hikmetin gereği olarak rahme yapıştırılarak yerleştirilir.

 İnsanın bir ağaç gibi rahimde büyüdüğünün farz edildiği bir zamanda, yaratılmanın bütün safhalarını ayrıntısıyla anlatan Kur’an-ı Kerim'de, spermin içeriye, ondan başka hiçbir şeyin giremeyeceği korunaklı bir yerde zigota dönüştürüldüğü şöyle haber verilmiştir:

  “Sonra onu (spermi) sağlam bir karargâhta yumurtanın içine girerek nutfe / zigot haline getirdik.” (Mü’minun, 26/13.)

Zigotun sağlam bir karargahta geliştiğini Ümmi olan Hz. Muhammed’e (s.a.v.) Allah Azze ve Celle’den başka kim bildirebilirdi?

İnsanın saç ve göz rengi dâhil olmak üzere yüzlerce karakteristik özelliği, yumurtayla birleşen spermin içerisinde “nutfe” halinde iken vardır. Bilim adamları bu durumu ancak asırlar sonra tesbit edebilmiştir. Cenînin nutfe içerisinde ilk buluşmada insan olarak şekillendiğini bildiren şu ayetin, insanı yaratan ve ona şekil veren Allah’tan başka bir güce isnadı söz konusu olabilir mi?!

 “Kahrolası (inkârcı) insan! Ne nankördür o! Allah onu neden yarattı? Bir nutfeden (bir hücreli zigottan) yarattı da ona insan şeklini verdi.” (Abese, 80/17- 19.)

Ayete göre sperm cenîne dönüşürken insan olmanın pek çok özelliğini taşımaktaydı. İğne ucundan daha küçük olan cenîndeki özellikleri bir insanın Miladi 7. asırda vahiy olmadan bilmesi tahayyül edilebilir mi?!.

Selam ve dua ile...
Sorularla İslamiyet

Bu içeriği faydalı buldunuz mu?
Yazar:
Sorularla İslamiyet
Kategori:
Okunma sayısı : 100+
Yorum yapmak için giriş yapın veya kayıt olun