Nene ile evlenmek helal mi?
Ayette kanıtı yok ama hadislerde kanıtı var mı?
1. Allah ayette babaanne, anneanne, torun ile evlenmeyi yasaklamamış mı? Bir kadının halası ve teyzesi ile aynı anda aynı erkeğin nikahında olmaması gerektiği Kuran’da yok mu?
2. Babalarınızın evlendiği kadınlar ifadesine babanın babasının evlendiği kadın dahil edilebiliyor. Peki annenin babasının evlendiği anneanne ve diğer kadınlar ne olacak? Onlarla evlenmeyi yasaklayan ayet yok mu?
3. Ayetlerde belirli değilse hadislerde bu belirsizlikler giderilmiş mir? Eğer giderilmişse hangi hadisler bu belirsizlikleri gidermektedir? Lütfen o hadisleri yazınız.
Değerli kardeşimiz,
Bütün anneler ile evlenmek haramdır, nene de büyük annedir, onunla evlenmek de haramdır.
İlgili ayetlerde veya hadislerde geçen ifadeler, soruda geçen bütün konulara cevaptır.
Örneğin anneleriniz ile yukarıya doğru bütün anne ve neneler…, kızlarınız ile aşağıya doğru kızlar ve bütün kız torunlar… katedilmiştir.
Aynı durum halalar, teyzeler için de geçerlidir.
Yine “babalarınızın evlendiği” ifadesiyle de hem anne tarafından hem de baba tarafından olan bütün babalar, dedeler yukarıya doğru hepsi kastedilmiştir. Nitekim ister anne tarafından isterse baba tarafından olsun dedeye büyük baba denilir.
Bu kısa bilgiden sonra detaya gelince:
Sürekli Evlenme Engelleri
Bu engeller Kuran-ı Kerîm’in şu ayetinde topluca zikredilmiştir:
“Analarınız, kızlarınız, kız kardeşleriniz, halalarınız, teyzeleriniz, erkek kardeşinizin kızları, kız kardeşinizin kızları, sizi emziren sütanneleriniz, sütkardeşleriniz, eşlerinizin anneleri, kendileriyle gerdeğe girdiğiniz karılarınızdan olup da evlerinizde bulunan üvey kızlarınız size haram kılındı. Eğer üvey kızlarınızın anneleri ile (nikâhlanıp da) gerdeğe girmemişseniz, kızlarıyla evlenmenizde size bir sakınca yoktur. Kendi sulbünüzden olan oğullarınızın eşleriyle evlenmeniz ve iki kız kardeşi birlikte nikahlamanız da size haram kılındı. Ancak daha önce geçen geçmiştir. Şüphe yok ki Allah, çok bağışlayan, çok merhamet edendir.” (1)
Bu ayet-i kerimede üç grup hısımlığın sürekli evlenme engeli doğurduğu belirtilmektedir.
1) Kan hısımlığı:
Buna göre, bir kimse usulü (anne-büyük anne), füruu (kız ve torunlar), kardeşleri ve bunların çocukları, hala veya teyzesi ile evlenemez. Dedelerin kız kardeşleri olan büyük hala ve büyük teyzeler de yasak kapsamına girer. Kadını esas aldığımız zaman, aynı hısımların erkek olanı ile evlenmesi caiz olmaz. Baba, dede, oğul, torun, erkek kardeş ve bunların erkek çocukları, dayı veya amca ile evlenememesi gibi.
Bu hısımlardan usul, füru, kardeşler ve kardeşlerin füruu ile evlenmenin yasak oluşunda eski ve yeni hemen bütün hukuk sistemleri ittifak halindedir.
Ancak amca, hala, dayı ve teyze ile yeğenler arasındaki evlenme konusunda değişik hal tarzları vardır. Alman hukuku ile Kuzey Avrupa devletleri hukukuna böyle bir evlenme engeli girmemiştir. Katolik kilise hukukunda eskiden yedinci dereceye kadar kan hısımları arasındaki evlenme yasak idi. Sonradan bu da dördüncü dereceye kadar indirildi. Bu; usul, füru ve kardeşlerle bunların füruu arasında cereyan eden yasaktır. Musevilerde bir kimsenin yeğeni ve yeğeninin çocukları ile evlenmesi de serbesttir. (2)
2) Sıhrî hısımlık:
Evlenme ile oluşan bazı hısımlıklara “sıhrî hısımlık” denir. Boşanma veya ölüm bu çeşit hısımlığı sona erdirmediği için sürekli bir evlenme engelidir. Bunları dört grupta toplayabiliriz.
a) Üvey kızlar: Bir erkek, eşiyle cinsel ilişkide bulunduktan sonra artık bu eşinin başka erkekten olma kızı veya torunları ile evlenemez.
b) Kayın valideler: Burada eşle cinsel birleşme şartı aranmaz. Mücerret nikâh akdi ile, kayın valide ve onun annesi ile evlenme engeli doğar.
c) Baba ve dedenin karıları: Bir kimse babasının veya dedelerinin karısı ile evlenemez.
Kuran-ı Kerîm’de şöyle buyurulur:
“Babalarınızla evlenmiş olan kadınlarla evlenmeyin. Ancak daha önce geçen geçmiştir. Şüphe yok ki o, bir hayasızlıktı, Allah’ın hışmına bir sebepti. O, ne kötü bir yoldu.” (3)
d) Füruun hanımları: Bir kimse oğlunun veya torunlarının eşi ile evlenemez. Kuran-ı Kerîm’de şöyle buyurulur:
“Kendi sulbünüzden gelmiş oğullarınızın eşi... (ile evlenmeniz size haram kılındı)” (4)
Evlatlık alınan çocukla bunu alan kimse ve diğer hısımları arasında bir evlenme engeli doğmaz. İslâm hukuku evlâtlık müessesesini kaldırmıştır. Hz. Peygamber’in evlatlığı Zeyd (r.a.) eşi Zeynep binti Cahş (r. anhâ)’dan boşanınca, cahiliye örfüne göre Zeynep, Allah Elçisinin gelini olarak kabul edildiği için bu durum Resulullah ile aralarında evlenme engeli sayılıyordu. Ancak bu anlayış şu ayetle kaldırılmıştır:
“Şimdi mademki (Zeyd) o kadından ilişiğini kesti, biz onu sana zevce yaptık. Ta ki evlâtlıklarının kendilerinden ilişiğini kestikleri eşlerini almakta mü’minler üzerine bir güçlük olmasın. Allah’ın emri yerine getirilmiştir.” (5)
Hz. Peygamber (asm), evlatlığı Zeyd, eşi Zeyneb’i boşayıp iddeti bittikten sonra onunla evlenmiş ve bir cahiliye örfü bu şekilde sona ermiştir. Bu ve biraz sonra mealini vereceğimiz ayet inmeden önce Zeyd b. Harise’yi toplum “Zeyd b. Muhammed (Muhammed’in oğlu Zeyd)” diye çağırırlardı. Şu ayetle akrabalığın ancak nesep bağı ile olabileceği şöyle belirtildi:
“Allah, evlâtlıklarınızı öz oğullarınız gibi tanımadı. Bu sizin ağzınızla söylediğiniz boş sözdür. Allah gerçeği söyler ve O doğru yolu gösterir. Onları babalarına nisbet ederek çağırın. Bu Allah katında daha doğrudur. Eğer babalarının kim olduğunu bilmiyorsanız, onlar sizin dinde kardeşleriniz ve dostlarınızdır.” (6)
Geçici Evlenme Engelleri
Sürekli veya mutlak evlenme engelleri hiç bir şekilde ortadan kalkmadığı halde, geçici evlenme engelleri belirli hallerde ortadan kalkabilir. Din ayrılığı, dört kadınla evli olma, üçlü boşama, iki hısımla birlikte evlenme bunlar arasındadır.
İki kız kardeşle veya eşinin teyzesi veya halası ile aynı zamanda evlenilemez. Aksi halde sonraki tarihli evlilik geçerli olmaz. Kuran-ı Kerîm’de şöyle buyurulur:
“İki kız kardeşi bir nikâh altında toplamanız da size haram kılındı, ancak cahiliye devrinde geçen geçmiştir.” (7)
Bu yasak, hadis-i şerîflerle genişletilerek, kadının halası ve teyzesi de yasak kapsamına alınmıştır. Hz. Peygamber şöyle buyurmuştur: “Karı ile hala ve teyzesi bir nikah altında toplanamaz.” (8) Erkek ve kız kardeşinin kızları da bu yasak kapsamına girer.
Birbirine çok yakın olan kadınlarla aynı anda evlenmenin yasaklanmasının sebebi, daha çok ahlakîdir. Gönüllerinde karşılıklı sevgi ve saygı bulunması gereken iki kız kardeşi veya yeğen ile teyze veya halayı aynı zamanda nikâhlamak, onlar arasında bir kıskançlık ve rekabete yol açar ve sila-i rahim kesilir. Süt kız kardeş, süt hala ve süt teyzelerin durumu da böyledir.
Yahudilikte, iki kız kardeşle aynı zamanda evlenmek önceleri meşru iken sonradan neshedilmiştir. (9)
Dipnotlar:
1) Nisa, 4/23.
2) H.A.K. mad. 20-32.
3) Nisa, 4/22.
4) Nisa, 4/23.
5) Ahzab, 33/37.
6) Ahzab, 33/4,5.
7) Nisa, 4/23.
8) Buhârî, Nikâh, 27; Müslim, Nikâh, 33, 34, 36, 40.
9) bk. Ahd-i Atik, Tekvin, XXIX, Levililer, XVII, 18; bk. Prof. Dr. Hamdi Döndüren, Delilleriyle Aile İlmihali, Erkam Yayınları.
Selam ve dua ile...
Sorularla İslamiyet
BENZER SORULAR
- Sılayırahim hangi akrabalar için geçerlidir?
- HÜRMET-İ MUSÂHARE (EVLENME YASAĞI OLANLAR)
- HISIM, HISIMLIK
- Müslüman olmayan akraba ile görüşülür mü?
- Ahzab suresi 50. ayette akraba evliliğinin yasaklandığı doğru mudur?
- Akrabalarıyla ilgiyi kesenin ibadetleri geçersiz mi?
- Peygamberimiz, bazı kadınlarla güzel olması sebebiyle mi evlenmiştir?
- Akrabamdan irtibatı kesersem, Allah ceza verir mi?
- Akrabayla ilgiyi kesmek günah mı?
- Baba oğluna vasiyet edemez mi?