Kur'an'ın hemzeli okunuşu Peygamberimiz zamanında da var mıydı?

Tarih: 15.03.2015 - 02:04 | Güncelleme:

Soru Detayı

1. Eski mushaflarda hemze yok, ama şimdiki Kur'an'larda hemze var. Hemzeli okuyuş Peygamberimiz zamanında da var mıydı?
- Peygamberimiz de hemzeli okuyor muydu?
- Yani Kur'an hemzeli olarak da mı indi?
2. Şimdiki okuduğumuz Kur'an imlasında bazı yerlere elifler eklendiği söyleniyor. Bu eklemeler sadece mütevatir olan kıraat farklılıklarında mı, yoksa çoğu yerde mi var?
- Tam olarak izah edebilir misiniz bu iki meseleyi?..

Cevap

Değerli kardeşimiz,

1) Kur’an’da hemzenin olmaması mümkün değildir. İster elif üzerine hemze işareti bulunsun ister bulunmasın, hemze mutlaka vardır.

Hemze, harekeli elif demektir. “Allah” lafza-i celalin başındaki elif ne şekilde yazılırsa yazılsın, bunu harekesiz okumanın imkânı var mı? Mesela;  “S-E-L” kelimesinin ortasında bulunan “E” bir hemzedir. Bunun hemze değil de yalnız elif olarak okursanız manası tamamen değişir. Çünkü, hemzeli olan  “s-e-l” sormak, istemek manasına gelir. Elifli olan “s-a-l” ise akmak, sel olmak manasınadır.

- Bununla beraber, bugün elimizde bulunan ve Suudi Arabistan’da basılan Mushaf, Hz. Osman döneminde yazılan yazı sitiliyle yazılmıştır. Bu Mushaf'ta da onlarca hemze vardır; bakılabilir.

- Mesela: Enfal suresinin ilk kelimesi “yes’elûneke” fiili hemzelidir. Aynı surenin 11. ayetinde yer alan “Semâ” ve “Mâ” kelimeleri hem burada hem bütün Kur’an’da hemzeli olarak kullanılmıştır.

2) Bu işin aslı şudur: Kur’an’ın kelimelerinin yazılımı da bir mucizedir. Vahiy ile tespit edilmiştir.

Peygamber Efendimiz (asm) okuma ve yazması olmamakla beraber, harflerin nasıl yazılacağını -Hz. Cebrail’den öğrendiği şekilde- kâtiplerine söylüyor ve öyle yazdırıyordu.  

Mesela: Normal yazılımda “salat, zekat, riba” kelimeleri elifli yazıldığı halde, Kur’an’da “Vav” ile yazılmıştır.

- Soruda yer alan “elifin sonradan yazılması”nın aslı şudur: Kur’an’da alimlerin önemli bir kısmına göre vahiy ile tespit edilen yazı şeklinin olduğu gibi korunması ve Mushafların o şekilde yazılmasının gereğine inanıyorlar.

Diğer bazılarına göre, Kur’an’ın vahiy ile tespit edilen ilk yazılım kurallarının korunması gerekli olmakla beraber, her bölgenin kendi yazılım kurallarını devreye sokarak Mushaf yazmaları caiz hatta daha güzeldir. Çünkü oradakiler, bu yeni yazı sitiline daha aşinadırlar.

Mesela: Fatiha suresinde yer alan “Melik” (padişah/sultan) kelimesi, hem “Mâlik” (sahip)  hem “Melik” olarak okunabilir ve her iki mana da doğrudur.

Bu kelime ilk yazılımda “Melik” şeklinde yazılmış ve “Mâlik” olarak da okunabileceğine işaret etmek üzere, "mim"in üzerine “elif”in görevini yapan bir “çekme” çekilmiştir. Kur’an’da buna benzer birçok kelime vardır.

İşte “sonradan fazladan yazıldı” dedikleri elifin hikâyesi budur.

- Bazen farklı mana için değil, normal yazılım için de “elif” yerine bir çekme yazılmıştır. Kitâb kelimesi genellikle böyle yazılmıştır. Bakara: 1’teki “el-Kitâb” ve Nisa: 153’teki “Kitâben” kelimesi gibi.

İşte bizim bildiğimiz bölgelerde yazılan Mushaflarda bu kelime “Kitâben” şeklinde elif ile yazılmıştır.

Özetle, Kur’an’daki farklı yazılım kurallarına göre, bazılarında “tam elif” bazılarında ise, “yarım elif” denilen “çekme” yazılmıştır ve ikisi de elif sayılır.

Selam ve dua ile...
Sorularla İslamiyet

Bu içeriği faydalı buldunuz mu?
Kategori:
Okunma sayısı : 1.000+
Yorum yapmak için giriş yapın veya kayıt olun