İsmail Hakkı Bursevi, hadis uydurmak caiz mi diyor?
- İsmail Hakkı Bursevi Ruhu’l-beyan isimli tefsirinde Tevbe 129. ayeti tefsir ettikten sonra yaptığı açıklamada güya İslam’ın faydasına olmak üzere hadis uydurmanın uygun olabileceğini söylemiş, doğru mu?
- İlgili iddia şöyle:
- Uydurma hadislere yer veren İsmail Hakkı Bursevî (ö. 1137/1724) adeta uydurma hadisleri savunmakta ve kendisine göre bazı gerekçeler aramaktadır. O bu hadisler hakkında şu yorumu yapmaktadır:
- Bu hadisler ya sahihtir veya zayıftır veyahut mevzudur. Eğer bunlar sahih ise haklarında söylenecek bir şey yoktur.
- Eğer zayıf iseler bu durumda da muhaddislerin zayıf hadisle amel edileceği konusunda ittifak ettiği görüşü geçerlidir.
- Mevzu olduğu takdirde ise, İsmail Hakkı şu olayı anlatarak delil aramaya çalışır:
- Zahitlerden birisi, Kuran ve surelerin faziletiyle ilgili hadis uydurmaya başlayınca kendisine bunu niçin yapıyorsun diye sorulunca, şöyle cevap vermiştir:
"İnsanların Kuran’dan uzaklaştığını gördüm, onları Kuran’a yöneltmek için, teşvik etmek için yapıyorum."
- Bunun üzerine hadis uydurmayı yasaklayan hadis kendisine hatırlatılınca da peygamberin aleyhine değil, lehine uydurduğunu söylemiştir.
- İsmail Hakkı bu zahidin sözlerini tevil ederek şöyle savunur: Zahid kişi bu sözleriyle şunu kastetmiştir; Peygamberin aleyhine yalan uydurmak İslam’ın aleyhine ve zararına olan bir harekettir. Halbuki lehine yalan söylemek bunun gibi değildir. Lehine yalan söylemek ise, dinine tabi olmayı ve O’nun izinden gitmeyi teşvik etmektir.
- Böylece uydurma hadisleri rivayet etmenin sakıncası olmadığını kendince ispatlamaya çalışan İsmail Hakkı, hadis rivayeti konusunda ravilerin masum olmadıklarını ve her zaman hata ve yanlışlık yapabileceklerini, neticede sahih denilen bir hadisin bazen sahih olamayabileceğini, dolayısıyla keşf ve rüya yoluyla hadis almanın doğruluğunu savunmakta ve İbnü’l-Arabi gibi velilerin keşif yoluyla hadis aldıklarını izah etmeye çalışmaktadır. (bk. İsmail Hakkı Bursevî, Ruhu’l-beyan, 3/547-548)
Değerli kardeşimiz,
Bursevi, söz konusu bilgileri, Zemahşeri, Beyzavî ve Ebu’s-Suud gibi müfessirlerin, surelerin fazileti ile alakalı olarak zikrettikleri hadisler münasebetiyle seslendirmiştir.
“Bu hadisler hakkında alimlerin bir kısmı tashih onayını verirken, bir kısmı da zayıf, hatta mevzu olduğunu söylemişlerdir.”
bilgisinden sonra -soruda geçtiği üzere- kendi kanaatini ortaya koymuştur.
a) “Terğib-terhib” konusunda / amellerin faziletleri hususunda zayıf hadislerle amel edilebileceğine dair tespit doğrudur.
b) Zahid kişinin “insanları Kur'an’a yönlendirmek” düşüncesiyle hadis uydurması doğru değil, caiz olmaz.
c) Hz. Peygamberin (asm) lehinde hadis uydurup yalan söylemenin kabul edilebilir bir tarafı yoktur.
d) İslam’ın temel esasları, usul bilgileri cumhur-u ulemanın kabul ettiği görüşler doğrultusunda incelenmeli ve onlardan öğrenilmelidir.
Selam ve dua ile...
Sorularla İslamiyet
BENZER SORULAR
- Fatiha Suresini bir nefeste okumanın fazileti ile ilgili hadis sahih mi?
- Cinlere Hz. Muhammed Müslümanlığı öğretmiş, peki diğer dinleri peygamberler öğretmişler mi onlara?
- Cinlerden peygamber gelmiş midir?
- Hz. Adem'e inen ilk ayet besmele midir?
- Cinlerden peygamber gelmiş midir?
- Allah, git Adem'e Lisan-i Türki ile söyle, demiş mi?
- İnsan benim sırrımdır, ben de insanın sırrıyım, sözü hadis mi?
- Azrail Allah’a yalan mı söyledi?
- Fetih suresini okuyan sene boyunca korunmuş mu olur?
- Hz. Nuh’un köpeği aşağılaması doğru mu?