İslam’a aykırı düğün isteyen kız tarafına damat nasıl yaklaşmalı?
- İslam’a uygun olmayan kadın erkek karışık çalgılı oyunlu düğün yapması için kendisine baskı yapan kız tarafına damat nasıl yaklaşmalı?
- Özellikle psikolojik açıdan değerlendirirseniz memnun olurum.
Değerli kardeşimiz,
Sorunuza cevap vermeden önce, evlilik öncesi yaşanan sorunların sosyo-kültürel nedenlerine kısaca değinmek isteriz:
Evlilik, sadece kadın ve erkek iki insanın bir araya gelmesi değildir. İki ailenin de çeşitli boyutlarda birbiriyle bağlandığı sosyal, kültürel, dini, psikolojik ve biyolojik boyutları olan bir kurumdur. Ayrıca çevre ve akraba ilişkilerini ve bunların beklentilerini, gelenek ve teamülleri de içine alan bir olgudur evlilik.
Buna rağmen genç erkeklerin büyük bir kısmı, evlenirken akılcı bir düşünce biçimiyle tüm bu ritüelleri ve gerçekleri göz ardı eder, hatta gereksiz görüp anlam veremez ve daha da önemlisi maddi-manevi bir yük olarak algılarlar. Bu konuda büyük bir oranda haklıdırlar da. Ancak genç kızlar; fıtratları gereği evliliğe daha duygusal anlamlar yüklerler, çevrenin, geleneklerin ve medyanın da etkisiyle evlilik ritüellerini gereğinden fazla önemserler.
Buna özellikle kız tarafının, evlilik merasimlerinin şaşalı ve görkemli geçmesini istemelerini de eklediğimizde, aileler arasındaki beklenti uçurumu iyice açılmış olur. Çünkü kültürümüzde kıza ve düğüne verilen önem, yapılan masraf, gösterilen tutum, bir anlamda kıza ve ailesine verilen değer olarak algılanmaktadır. Değişmesi gereken bu anlayıştan dolayı, kız tarafı taleplerini yükseltmekte ve bunda ısrar etmektedir.
Erkek ve kadın, kız tarafı ve erkek tarafı arasındaki anlayış ve algılayış farklılıklarından kaynaklanan bu zıtlık, bazen her iki tarafın abartmasıyla çiftler arasında gereğinden fazla bir gerilime neden olur. Çiftler ve aileleri arasında daha evlenmeden tartışma, zıtlaşma, kutuplaşma tohumları atılmış olunur.
Şimdi sorunuzun cevabına geçebiliriz:
- Problem çözmede birinci adım, her zaman problemin ne olduğunu çok iyi netleştirmektir. Özelikle ikili ilişkilerde bunu netleştirmeden, sadece tahminler, zanlar, varsayımlar ve şahsi algılar üzerinden hareket etmek her zaman hüsranla sonuçlanır.
Bunun için siz de önce karşı tarafın ne istediğini anlamaya çalışın. Yani talep ve ısrarlarının görünmeyen nedenini öğrenmeye gayret edin. Mesela, istedikleri gerçekten çevreye karşı kızlarının itibarını korumak veya kızlarını memnun etmek mi? Veya sadece düğün eğlencesi mi? Yoksa gerçekten kadınlı-erkekli bir eğlence mi? Bunları belki doğrudan sorduğunuz sorularla öğrenemezsiniz, ama dolaylı sorularla asıl amaçlarını anlarsınız.
Eğer gerçek amaçları ilk üç madde ise, bunu nasıl yerine getirebileceğiniz üzerinde düşünün. Mesela, nasıl davransanız da kız tarafı yakın akraba çevresine karşı kendilerine ve kızlara değer verilmiş hissederler?
- Doğrudan karşı çıkmak yerine, yukarıda anlattığımız sosyo-kültürel etkenler çerçevesinde kız tarafını ve ailesini anlamaya çalışın. Gerçekten anladığınızı da onlara söyleyin. “Onları anladığınızı, çevrenin beklentilerini, anne-baba olarak kızlarına eğlenceli bir tören yapmak istediklerini, evlatlarını mutlu görmek istediklerini anladığınızı ve bu duygularına saygı gösterdiğinizi” söyleyin. Sonra da kendi gerekçelerinizi anlatın ve onların da sizi anlamalarını isteyin.
Eminiz, siz samimi bir niyetle onları anlar, duygularına ayna olursanız ve saygı duyarsanız, onlar da aynı şekilde sizi anlayacaklardır.
- Evlilik ilişkilerinde sorunların büyük bir kısmı tarafların kendilerini kavli leyin ile (yumuşak bir üslupla) anlatamamasından kaynaklanır. Duygusal tepkilerle konuşulduğu için, kişi hem derdini anlatamaz hem de karşı tarafta direnme ve karşı çıkma duygusunu doğurur. Bunun için kendinizi doğru bir biçimde ifade edin. Mümkünse araya başkasını koymadan yüz yüze, kayınpeder ve validenizin gözlerine bakarak konuşun. Kızmadan, öfkelenmeden, masraftan kaçınmadığınızı, asıl amacınızın dini hassasiyetleriniz olduğunu ikna ederek konuşun.
- Kız tarafının sizce uygun olmayan taleplerine “hayır” diyerek karşı çıkmak yerine, alternatif helal yol ve yöntemler götürün. Eminiz alternatifler içinden birisini kabul edeceklerdir.
- Evlilik, ister düğün öncesi süreçte, ister düğün sonrası ve evlilik süresince olsun, karşılıklı anlaşma ve akitler üzerine kurulur. Bir tarafın sürekli dayatması veya diğer tarafın sürekli kaçması ve istek ve talepleri kendi istediği çizgiye çekmesi evliliğin ruhuna aykırıdır. Sadece evlilik değil, akrabalığın, birlikte çıkılan ebedi yolculuğun, dostluğun da ruhuna aykırıdır.
Bunun için, konu üzerinde düğün aşamasına gelmeden bir anlaşma olmamışsa, her iki taraf orta yolu bulmaya çalışmalıdır. Bir adım karşı taraf geri çekilmeli, buna karşılık diğer taraf da bir adım atmalıdır.
İlave bilgi için tıklayınız:
- Damat olarak iki aileye de düğün konusunda galebe çalamazsam ...
Selam ve dua ile...
Sorularla İslamiyet
BENZER SORULAR
- Çeyiz parası almak haram mı?
- Babamın cebinden para alıyorum günah mıdır?
- Bir Müslüman Stoik felsefeye tabii olabilir mi ve takip edebilir mi?
- Kocamın ailesi psikolojik şiddet gösteriyor, ne yapmalıyım?
- Nişanı atan tarafın verdiği zararı isteme hakkımız var mı?
- Eşime şaka veya espri yapabilir miyim?
- Kayınvalidem olay çıkarıyor, ne yapayım?
- Kocam, anne babasına aşırı bağlı, ne yapmalıyım?
- Kayınvalidesi tarafından kendisine eziyet edilen gelin ne yapmalıdır?
- Kızın ailesi evlenmelerine karşı, ne yapmalı?