Hz. Nuh için neden “dokuz yüz elli sene” yerine “elli yıl müstesna, bin sene” denilmiştir?
Ankebut suresi 14. ayetinde, Nuh (a.s.) için "tam bin yıldan elli yıl eksik bir müddet kaldı" diye geçiyor.
- Neden 950 sene demiyor da Allah (c.c.), bu şekilde söylüyor olabilir?
- Bu bir Arap belagat şekli mi?
Değerli kardeşimiz,
Ayetin meali:
“Andolsun, biz Nûh’u kendi kavmine peygamber olarak gönderdik. O da elli yıl müstesna, bin sene onların arasında kaldı.” (Ankebut, 29/14)
Alimlerin bildirdiğine göre, ilgili ayette “dokuz yüz elli sene” yerine, “elli sene eksik bin yıl” ifadesinin tercih edilmesini hikmeti şudur:
a. İstisna unsuru olan “illa / ancak elli sene eksik” ifadesi, verilen sayının yaklaşık değil gerçek olduğunu gösterir. Verilen rakamın -yaklaşık değil- tam gerçek olduğunu göstermek ve yaklaşık olma ihtimalini ortadan kaldırmak için bu ifade tercih edilmiştir.
b. Sayılar arasında genellikle “BİN” rakamı üst bir sayıyı ifade eder. Ayette “BİN” rakamına da yer verilerek, Hz. Peygambere (asm) -Nuh’un ömrüne göre- çok kısa bir süre verildiğine ve çok daha rahat sabretmesinin gereğine işaret edilmiştir. (bk. Zemahşeri, Razî, Meraği, ilgili ayetin tefsiri)
c. Burada ifade edilen dokuz yüz elli sene, peygamberlik sonrasını içine alır. Rivayete göre kırk yaşında peygamber olarak gönderildi. Kavmini dokuz yüz elli sene boyunca Allah'ın dinine çağırdı. Tufandan sonra da atmış sene yaşadı.
Ayette “dokuz yüz elli sene” yerine “elli yıl müstesna, bin sene” şeklinde bir ibarenin seçilmesi, bu adedin takrîbî olmayıp tam olduğunu ifade etmek için olabilir. Çünkü “dokuz yüz elli sene” bazen buna yakın bir zamanı ifadede kullanılabilir.
Öte yandan “bin” kelimesi, muhataba çok uzun bir müddeti hayal ettirir. Bunun dikkatlere sunulması Hz. Peygamber (asm)'e bir tesellidir ve kâfirlerden maruz kaldığı zorluklara mukabil kendisine sebat kazandırmaktır. (Kadı Beydavi, ilgili ayetin tefsiri)
Selam ve dua ile...
Sorularla İslamiyet
BENZER SORULAR
- Her ümmete peygamber gönderildiyse, fetret ehlinin olması bir çelişki değil mi?
- Rahman suresinde neden önce "Kur'an'ı öğretti" sonra "insanı yarattı" deniliyor? Ayrıca Kur'an kime öğretilmiştir?
- Kur'an'ın iniş sırasına göre dizilmeyişinin hikmetleri neler olabilir?
- İsra Suresi 1. ayette; "ayetlerimizi" değil de "ayetlerini" deseydi-haşa- hata gibi gelmeyecekti bana?
- Ateş topu olan yıldızlar şeytanları yakabilir mi?
- Bakara 219'dan içkinin haram olduğu anlaşılır mı?
- Ve birbirinizle tanışmanız için sizi kavimlere ve kabilelere ayırdık, ayetinden maksat nedir?
- Kağıt para üzerinden alınan fazlalığın faiz olmadığı iddiası doğru mudur?
- "Eğer Allah, yaptıkları zulümler yüzünden insanları cezalandırsaydı, yeryüzünde hiçbir canlı bırakmazdı..." anlamındaki ayette geçen "insanlar" kimlerdir?
- Hz. Adem, Allah'ın ahdini unuttu mu, yoksa unutmadı mı?