Beyin ve ruh birbirinden bağımsız şeyler midir?

Tarih: 15.03.2011 - 00:00 | Güncelleme:

Soru Detayı

-  Şayet bağımsızsa, beynin bir kısmı bir kaza ile görevini yapamaz hale gelince, ruhun bundan etkilenmemesi gerekmez mi?

Cevap

Değerli kardeşimiz,

Ruh hakkında İslâm dini çok şey bildirmemiştir. Kur’an-ı Kerim, bu konuda fazla şey sormamamızı öğütlüyor. Ancak, yukarıdaki sorulara yeterli cevabı da vermektedir.

Ruh vardır ve bedenden bağımsızdır. Ancak, fiilleri bedenin organlarıyla uyum içindedir. Mesela, beynin bir bölgesi hasar gördüğü zaman, ruh o bölgenin faaliyetlerini iptal eder.

Bunu bir örnekle biraz daha iyi anlayabiliriz. Ruhun bedendeki durumu, âdeta bir odanın içindeki insanın durumu gibidir. Siz bir odadan dışarıyı ancak bir pencere vasıtasıyla görebilirsiniz. Burada gören pencere değil, oda içindeki insandır. Ruh da bu âlemi göz vasıtasıyla görmektedir. Yani gören göz değil, ruhtur. Nasıl ki, odadan dışarıyı görmek için pencere gerekiyorsa, ruhun da dışarıyı görmesi için göz gereklidir.

Beyin de böyledir. Dört bölgeden meydana gelmiş bir beyni, dört pencereli bir oda gibi kabul edebiliriz. Bu pencerelerin her birisinden gördüğümüz manzara farklıdır. Birisinden deniz görünürken bir diğerinden portakal bahçesi, üçüncüsünden karlı dağlar, dördüncüsünden de elma bahçesi temaşa edilmektedir. Denizi gösteren pencerenin kapatılması halinde, odadaki insan denizi göremeyecektir. İnsanın görmesinde ve hayati yapısında bir noksanlık yoktur. Noksanlık binadadır.

İnsan bedenindeki ruh da böyledir. Gözleri kapanan birisinin bu âlemi görmesi mümkün değildir. Ancak, onun ruhunda bir problem yoktur. Biz odadan ve hatta binadan dışarı çıktığımız zaman, artık pencere olayı yoktur. Her tarafı görebiliriz. Ruh da böyledir. Bedeni terk ettiği zaman, kendi letafetine uygun bir kılıf giyer ve görmek için göze, işitmek için kulağa, düşünmek için beyne ihtiyacı kalmamıştır.

Her insanın ve her hayvanın ruhu tektir ve kendine özgüdür. Beden maddi bakımdan değişirken, ruh sabit kalır. İnsanın ruhunun, maymunun ruhunun değişmesiyle meydana geldiğini iddia etmek saçmalıktır.

Her hangi bir sebepten dolayı beyninde bir arıza meydana gelen ve bundan dolayı şuurlu düşünme melekesini kaybeden kimseyi, rahmet ve merhamet sahibi ve Mutlak Adil olan Allah sorumlu tutmaz. Çünkü sorumluluk, akli melekesi ve şuuru yerinde olan insanlar içindir.

- Bir insan yaşlanıp öldüğü zaman, Tanrı onun sekiz yaşındayken bakkaldan çaldığı sakız için sorumlu tutacak mıdır?

Bu soruyu soran, biraz Hristiyan kültürü sahibi ama İslâmiyet’i bilmiyor. Hristiyan dininde çocuk, Hz. Âdem (as)’in cennetten çıkarılması sebebiyle, günahkâr olarak doğar. Hâlbuki İslâmiyet, doğan çocuğu masum kabul eder ve büluğa erinceye kadar yaptığı hatalardan dolayı onu sorumlu tutmaz. Hangi dinden olursa olsun, büluğ çağından önce -ki genelde on dört yaş civarıdır- vefat eden çocuğun doğrudan cennete gireceğini müjdeler.

İlave bilgi için tıklayınız:

Ruh nedir, ruhun mahiyeti anlaşılabilir mi? Ruh beyinden mi ibarettir? Ruh ile beden arasındaki ilgi nasıldır?

Selam ve dua ile...
Sorularla İslamiyet

Bu içeriği faydalı buldunuz mu?
Yorum yapmak için giriş yapın veya kayıt olun