Babam anneme zulmediyor, ne yapmalıyım?

- Babam anneme zulmediyor, artık annem ölmek için Allah'a yalvarıyor, ayrıca canı sıkıldığında ya da başına bir şey geldiğinde acısını bizden çıkarıyor evimizde huzur yok artık. Psikolojimi hayatımı kaybetmek üzereyim ben 22 yaşındayım, ama hayatımı elimden aldı.
- Anneme hakaretleri lafları kavgaları hiç bitmiyor, dua ediyorum senelerdir, ama artık çok yıldım düzelmiyor, daha da kötüye gidiyor anneme bir şey olacak diye çok korkuyorum
- Ve babama karşı ne saygım ne sevgim kaldı sürekli kavga ediyoruz dışarıdaki insanlarla çok iyi davranıp, bize kan kusturuyor bu benim imtihanım sanırım rabbimin gücüne gitmesin ama imtihanım bitmiyor, artık mutluluğumu gençliğimi aldılar. Benim de tek korkum annemin ölmesi.
- Annemle biz ne yapmalıyız?
- Bu imtihan mı ceza mı bilemiyorum, ama ne olursunuz yardım edin.

Değerli kardeşimiz,

Zor durumda olduğunuzu anlıyoruz. Anne-baba arasındaki huzursuzluk tüm aileyi, özellikle de çocukları çok olumsuz etkiliyor. Buna rağmen çocukların anne-babalarının arasına girmesi ve taraf olması, birisinin yanında olup diğerine karşı tavır alması maalesef iyi sonuçlar vermiyor.

Bundan dolayı size düşen şey, mümkün olduğunca tarafsızlığınızı korumanız, ayrıca kendi ruh sağlığınızı da koruyarak olaylardan daha az etkilenmek için adımlar atmaktır.

Bu çerçevede size önerimiz:

İşe Açık ve Net Bir İletişim ile Başlayabilirsiniz.

Yaşınız gereği babanızla aile sorunlarını konuşabilecek bir olgunluktasınız. Babanızla uygun bir vakitte, onu suçlamadan, eleştirmeden, annenizin çektiği acılardan, rahatsızlıklardan söz edip ona karşı daha merhametli olmasını isteyebilirsiniz. Bunu yaparken de babanızı da anlamaya çalışın, çünkü hangi duygular ve düşünceler içinde annenize kötü davrandığını, bunun altında yatan maddi ve diğer nedenleri anlarsanız babanızla daha iyi bir iletişim kurabilirsiniz ve sözleriniz de ona tesir der.

Anne ve babanızın sağlıklı iletişim kurmasına yardımcı olacak stratejiler öğrenmelerine yardımcı olabilirsin. İyi iletişim, ilişkilerdeki birçok sorunun çözülmesine yardımcı olabilir. Bu çerçevede annenizle de konuşup, babanızı anlaması ve ona empati duymasını isteyebilirsiniz. Annenize, babanızın nelerden hoşlanmadığı, hangi konularda agresifleştiğini sorup bu konuda onda bir farkındalık oluşturabilirsiniz. Genellikle hanımlar, çoğu zaman haklı da olsalar, kocaları ile iletişim biçimini bilmedikleri için, eleştirel bir dil kullanmaktadırlar, bu ise erkekleri savunmaya ve sonra da agresif davranmaya sevk ediyor. Muhtemelen daha alttan alsalar veya sitem ve eleştiriyi kesseler, daha iyi sonuçlar alacaklardır.

(Bu hatalı durum sadece bazı kadınlara özgü değildir, bazı erkekler için de geçerlidir elbette, ama şu andaki soruna odaklandığımız için, buna dikkat çekmek istedik.)

Annenizi Bir Ruh Sağlığı Uzmanına Yönlendirin.

Anlattıklarınızdan anladığımız kadar anneniz şu anda depresyonda olabilir. Bu durumda sağlıklı düşünüp, davranması oldukça zordur. Onun için mümkünse devlet hastanelerinden birinin psikiyatrı bölümünden randevu alarak annenizle birlikte bir psikiyatriste muayene ettirin.

Bunun yanında annene duygusal destek sunmak, onun kendini daha iyi hissetmesine yardımcı olabilir. Ona sevgi gösterin, onu dinleyin ve yanında olduğunuzu hissettirin.

Annenizi dışarı çıkması, sosyal ortamlarda bulunması, gönüllü vakıf ve derneklerle iletişime geçerek kendisine uygun hanımlarla sohbet etmesini sağlamanız da ona iyi gelecektir.

Anne ve Babanızın Çatışmalarını Çözmelerine Yardımcı Olacak Bir Ara Bulucu veya Danışman Bulunabilir.

Bu kişi, tarafsız bir şekilde onların sorunlarını ele almalarına yardımcı olabilir. Bu kişi her ikisinin de sözünü dinleyebileceği bir aile büyüğü de olabilir, bir aile danışmanı da olabilir.

Bu Adımları Attıktan Sonra Sabırlı Olun.

Bu süreçler kısa sürede çözülmez. Siz duaya devam edin. Çünkü her türlü sıkıntı ve musibet aynı zamanda duanın da vaktidir. Dua insanı Allah’a yakınlaştırır, kalbine sükûnet ve huzur verir.

Unutmayalım ki, imtihan dünyasındayız, herkesin bir konuda imtihanı var. Kimisinin anne-babası ile kimisinin de hastalıkla, ölümle, maddi kazalarla.

Tüm bunlar dünya hayatının bir gereğidir. Mümin bir insana düşen görev, elinden geleni yapmak, bunu Allah’a yakınlaşmaya bir vesile görmek, musibet ve sıkıntılardan kendisinden daha ağır musibetlere maruz kalanları görerek şükretmek ve sonucu sabır ve tevekküle beklemektir.

Selam ve dua ile...
Sorularla İslamiyet