Araf suresi 6. ayete göre peygamberler de mi hesaba çekilecek?

Tarih: 12.06.2015 - 14:44 | Güncelleme:

Soru Detayı

- Araf 6'da Allah, soracağız derken helak olan kavimlere peygamber gelip gelmediğini mi soracak?
- Çünkü bundan önceki ayetlerde helak olan kavimlerden bahsediliyor.
- Ayrıca Allah peygamberlere de mi hesap soracak?

Cevap

Değerli kardeşimiz,

Peygamberlerin sorguya çekilmesi, suçlu olup olmadıkları için değil, Allah’ın vahyini insanlara tam tebliğ edip etmedikleri konusunda olacaktır. Bu da Allah’ın sonsuz adaletinin herkes tarafından görülmesi amacına yöneliktir.

İlgili ayetin meali şöyledir:

“Kendilerine resul gönderdiğimiz insanlara, resullerinin çağrısına uyup ona göre amel edip etmedikleri hakkında elbette hesap soracağız. Gönderilen o elçilere de tebliğ edip etmediklerini soracağız.” (A'raf, 7/6)

Aşağıda mealleri verilen ilk ayette peygamberlere tevcih edilen soru; ikinci ayette de ümmetlere yöneltilen soru şekli yer almaktadır:

“Gün gelecek, Allah peygamberleri bir araya toplayıp: 'Sizin tebliğleriniz ümmetleriniz tarafından nasıl karşılandı, nasıl bir cevap aldınız?' buyuracak. Onlar da: 'Senin, her şeyi hakkiyle bilen ilminin yanında bizim bilgimiz yok. Zira gayblara vakıf olan, yalnız sensin.' diyecekler.” (Maide, 5/109)

“Nitekim o gün kâfirlere Allah: 'Size gönderilen resullere ne gibi bir cevap vermiştiniz, tutumunuz ne olmuştu?' diye seslenir.” (Kasas, 28/65)

Bir gün gelecek genellikle kendilerine peygamber gönderilmiş olanlar elbette ve elbette hesaba çekilecektir. Gönderilen peygamberleri nasıl, ne cevap ile karşıladıladılar. "Elçilere ne cevap verdiniz?" (Kasas, 28/65) diye sorguya çekilecekler. Ve gönderilmiş olan bütün peygamberlere de elbette ve elbette sorulacak. "Allah, elçileri toplayacağı gün: Size ne cevap verildi? der." (Mâide, 5/109) buyruğumca "ne şekilde, ne cevap ile karşılandınız?" diye sual edilecek.

İki türlü sual vardır. Birisi azarlama ve çıkışma sualidir. Nitekim bu mana ile dilimizde "İyi belle bunu, ben sana sorarım." denilir.

Diğeri de anlayıp öğrenmek için bilgi isteme sualidir ki, bu manaca da "Bilmiyorum sorayım." denilir. İşte "O gün ne insana, ne de cinne günahından sorulmaz." (Rahmân, 55/39) "Suçlulara günahlarından sorulmaz." (Kasas, 28/78) ayetlerinde insan ve cinden suçluların hiçbiri o gün günahlarından sorulmaz buyrulması bu anlamdadır ki, suçlu oluşları yüzlerinden belli. Suçları bütün belgeleriyle bilinmiş ve zaptedilmiştir. Kendilerinden veya şundan bundan sormağa gerek yoktur, demektir.

Buna karşılık burada kendilerine peygamber gönderilenlere ve peygamberlere elbette ve elbette soracağız, buyrulması da bütün inkarcıları bütün peygamberler önünde azarlama ve çıkışma ile sorumlu tutacağız demektir. Bunun için buyruluyor ki: Elbette ve elbette soracağız da kendilerine karşı bir ilim ile mutlaka ve mutlaka haber verip anlatacağız. Peygamberler soruldukları zaman "Bizim bilgimiz yok, gizlileri bilen yalnız sensin, sen." (Mâide, 5/109) diyecekler. (bk. Elmalılı Hamdi, Hak Dini, ilgili ayetin tefsiri)

Yüce Allah'ın, peygamberlerin elçilik görevleriyle ilgili yükümlülüklerini eksiksiz yerine getirdiklerini, ümmetlerin de kendilerine tebliğ edilen dini ve kitabı tanıyıp hükmüne uyduklarını yahut reddedip asi olduklarını kesin olarak bildiği, ayrıca inkarcılar da kendilerinin zalim olduklarını itiraf ettikleri halde yine de ahirette ümmetleri ve resulleri sorguya çekmesi O'nun adalet düzeninin bir sonucudur.

Ayrıca burada önemli bir hukuk kuralına da işaret bulunduğu düşünülebilir: Hiçbir kimse, yargılanarak suçu sabit görülüp hüküm giymedikçe cezalandırılamaz.

Peygamberlere sorulacak olan, tebliğ görevlerini yerine getirip getirmedikleri; ümmetlere sorulacak olan da bu tebliğlere uyup uymadıkları veya neden uymadıklarıdır. Yüce Allah peygamberlerin masum olduklarını bilmekle beraber, bu gerçeği bir defa da mahkeme-i kübrada ortaya koyacak; bu suretle inkâr edip asi olanların bu suçlarının, peygamberlerin tebliğlerinde kusur etmelerinden değil, tamamen kendilerinden kaynaklandığını tescil ve ilan edecektir. (Geniş bilgi için bk. Razi ilgili ayetin tefsiri)

Selam ve dua ile...
Sorularla İslamiyet

Bu içeriği faydalı buldunuz mu?
Yorum yapmak için giriş yapın veya kayıt olun