Ankebut suresi 17 ve 25. ayetlerinde geçen "min dûnillâhi evsânen" ifadesi Allah'tan başka putlar anlamına mı geliyor?

Tarih: 01.03.2011 - 00:00 | Güncelleme:

Soru Detayı

- Eğer öyleyse bu, Allah’ın diğer putlardan farklı bir put olduğu izlenimi uyandırmaz mı?

Cevap

Değerli kardeşimiz,

İlgili ayetlerin mealleri şöyledir:

"Siz Allah'ı bırakıp birtakım putlara tapıyor, asılsız inançlar uyduruyorsunuz. Kuşkusuz Allah'ı bırakıp da taptığınız bu şeyler size rızık vermekten âcizdirler. O zaman rızkınızı Allah'ın katında arayınız, O'na kul olunuz, O'na şükrediniz; sonunda O'na döneceksiniz." (Ankebut, 29/17)

"İbrahim onlara şöyle dedi: 'Sizler, sırf dünya hayatında aranızdaki sevgi (ve çıkar) ilişkisini sürdürmek için Allah'ı bırakıp kendinize birtakım putlar edindiniz. Sonra kıyamet gününde birbirinizi tanımayacak, birbirinize lanetler yağdıracaksınız. Varacağınız yer cehennemdir; hiçbir yardımcınız da olmayacaktır.' " (Ankebut, 29/25)

Ayetlerde geçen “min dûnillâhi” ifadesinin Türkçe tercümelerinin bazılarında yanlış anlamaya müsait bir mana söz konusu olabilir. Çünkü, “Allah’tan başka ibadet edilen putlar” ifadesinden, başka ilahların varlığı ve Allah’ın da diğer ilahlardan biri olduğu vesvesesi insanların vehmine ilişebilir.

Ancak, bu ifadenin aklî muhakemesinde böyle bir sakıncanın hissedilmesi söz konusu değildir. Çünkü, “Allah’tan başka putlar /  ilahlar” ifadesinde, gerçekten Allah’a ortak olabilecek ilahların varlığı değil, yanlış olarak bazı insanların ilah gibi gördüğü ve taptığı batıl ilahların yanlış düşüncelerine atıfta bulunulmaktadır.

Keza, “Allah’tan başka taptığınız putlar” ifadesinden, Allah’ın da diğer putlardan biri olduğunu anlamak yanlış olur. Çünkü, buradaki ifadenin açıklaması şöyledir: “Herkesin, her şeyin taptığı Allah’ı bırakıp da putlara tapmanız çok çirkin bir şeydir.”  Diğer bir ifadeyle söylemek gerekirse; “ta’budûne min dûnillâhi” nin manası “Allah’tan başka putlar,..” değil, “Allah’tan başka taptığınız putlar,..” şeklindedir. Bunun diğer bir ifadesi “Allah’ı bırakıp da taptığınız putlar,..” şeklindedir. Bu ifadede “Allah ile putların” karşılaştırılması değil, "Allah’a ibadet etmek ile putlara ibadet etme” karşılaştırılıyor.

Bir de “dûn” kelimesi Osmanlıca’da da kullanıldığı gibi aşağı bir mertebeyi ifade etmektedir. “Filan adam falanca adamın madûnundadır.” denildiği zaman, adamlardan birinin bir diğerinden daha aşağı bir mertebede olduğunu gösterir. Bunun gibi, “min dûnillâhi evsanen” tabiri, her yönüyle “Allah’ın madûnunda olan putlar...” manasına gelir. Kur’an’da bu ifadenin tercih edilmesi, putlara tapanların yanlış bir tercihte bulunduklarını açıkça onlara anlatmaya, hiçbir açıdan Allah’ın sıfatlarına haiz olmayan bazı nesnelerin ne zararı ne de yararı elinde bulundurmadıkları gerçeğini onların zihinlerine nakşetmeye yöneliktir.

Bu gibi vehimlerin önüne geçme adına, bu gibi ayetlerin ilgili ifadelerini klişe olarak “Allah’ı bırakıp da putlara tapanlar” veya “Allah’a değil de putlara tapanlar” veya “her yönüyle Allah’ın dûnunda olan putlara tapanlara” şeklinde meal verilebilir.

Selam ve dua ile...
Sorularla İslamiyet

Bu içeriği faydalı buldunuz mu?
Yorum yapmak için giriş yapın veya kayıt olun