"Allah nazari akılla bilinmez, amelle bilinir." cümlesini izah eder misiniz?
Değerli kardeşimiz,
Bu söz hangi makamda, ne maksatla söylenmiş bilemiyoruz. Ancak, genel bir bakışla bu sözden şunu anlamak mümkündür:
Allah’ın Zat-ı Akdesinin mahiyeti bilinmez ve onu düşünmeye izin de verilmemiştir. O halde burada “Allah”tan maksat onun isim ve sıfatlarının bilinmesidir ki, marifetullah da bu çerçevede değerlendirilir. Allah’ın isim ve sıfatlarının doğru olarak kavranması akılla değil, nakil ile bilinir. Nazarî / felsefî akıl, tek başına bu marifete ulaşamayacağının en büyük delili bu konuyla uğraşan en büyük filozofların bile düşüncelerinde yaptıkları hatalardır. Öyleyse, marıfetullahta en büyük görev kalbe düşer. Nitekim, iman da kalbe ilka edilen bir hakikat cevheridir. Kalbin bu konuda –nakle uygun- doğruyu yansıtabilmesi için, her türlü kirden, pastan ve şüphe şaibesinden arınması gerekir. Bu ise ancak halis amelle mümkündür.
O halde, Allah’ı hakikî manada tanımak sadece fen-felsefe ile uğraşan nazarî akılla mümkün değildir. Bilakis, bu marifet ancak, Allah’ın kitabına ve elçisinin yoluna bağlanmış, Rabbine teslim olmuş, amelle cilalanmış bir kalp sahibinin ulaşabileceği bir penceredir.
Selam ve dua ile...
Sorularla İslamiyet
BENZER SORULAR
- "Allah (c.c.) nazari akılla bilinmez, amelle bilinir" cümlesini izah eder misiniz?
- Tanrının tüm evreni ve canlıları yarattığını nereden biliyoruz? Bundan kimlerin haberi var?
- Agnostisizm nedir? Maddeyi yaratanın da maddi özellikler içermesi gerekmez mi?
- Tasavvufta ilerlemiş İslam alimleri insanlar ile Allah'ın ayrı varlık sayılmasını istememişler midir?
- Namaz kılmayan kimse, yaptığı iyiliklerden sevap alır mı?
- İman kalbin marifeti (kalp ile bilme) midir?
- Allah'ı aramak ve Allah'ı bulmak, ne demektir?
- Kainatın bir sınırı var ise, Allah'ın mülkü sınırlı mıdır?
- Zat-ı İlahi, Lafza-i Celal, şuunat, sıfât, esma ve ef'al kavramlarını örneklerle açıklar mısınız?
- Acaba varlık kanunları dahilinde, Allah'ın iyilik vb. sıfatları kavranabilir mi?