Zemahşeri, kadınların yüzlerini örtmesi konusunda ne diyor?

Tarih: 09.09.2016 - 01:18 | Güncelleme:

Soru Detayı

- Hür bayanlar başörtüsü ve uzun elbiseyle dışarı çıkamazlar aksi takdirde cariyelere benzerler. Ancak yüzlerini kapatarak cariyelerden ayrılabilirler.
- Zemahşeri Ahzab 59. ayette tam olarak ne demek istiyor?
- Yüz örtmeyi farz mı görüyor?

Cevap

Değerli kardeşimiz,

Zemahşeri Ahzab suresi 59. ayetin tefsirinde, ayette belirtilen hususu vurguluyor ki o da şudur:

"Hür kadın dışarı çıktığında, cariyelerin maruz kalabildikleri sataşma ve eziyetlerden kurtulmak için, cariyelerden ayırt edilebilecek bir elbise giymelidir."

Başka bir ifadeyle hür kadının giydiği elbise cariyelerin giyim tarzından farklı olmalıdır ki hür olduğu belli olsun.

Ayette bu elbise cilbab olarak zikredilmiştir. Zemahşeri cilbab hakkında iki rivayet zikretmektedir.

Birincisi: Cilbabın hımar ile rida arası bir elbise olup, kadının başına örttüğü ve göğüs kısmına salı verdiği libastır ki bu açıklama günümüzdeki uzunca başörtüsü veya atkı gibi örtüleri içine almaktadır.

İkincisi: Zemahşeri’nin İbn Abbas’tan naklettiği görüşe göre ise, baştan ayağa kadını örten elbisedir. Bu görüşe göre ise cilbabın çarşaf, ihram gibi örtüler olduğu söylenebilir.

Zemahşeri ayetteki “min celabibihinne”deki “min”in de baziyet ifade ettiğini yani cilbablarından bazısı / bir kısmı manasına geldiğini belirtir.

Bunu da iki türlü yorumlar.

Birincisi, hür kadının cariyelerin aksine birkaç elbisesinin olması, bunlardan bazısının iç bazısının dış elbisesi olmasıdır.

İkincisi, cilbabının bir kısmıyla örtünmesidir. Bu da şöyle olur: Cilbabını kaşları üzere getirir, sonra bir kısmını bükerek burnunun üzerine getirir.

Özetle Zemahşeri bu konuda Ehl-i sünnet âlimleri gibi, bazı rivayetlerden yola çıkarak cilbab vb. hususlarda açıklama getiriyor. Burada mezhebi bir yaklaşım içinde olduğu hissini veren bir durum yoktur.

Bazı âlimler gibi onun da kadının yüzünü de örtmesi gerektiğini savunduğu söylenebilir.

Bu konu Ehl-i sünnet mezhepleri arasında da tartışmalıdır. Bu ayet ve benzerleri hakkındaki yorumlar, keza ilgili rivayetler tartışmanın kaynağıdır.

Bu konuda geniş bilgi için Muhammed Ali es-Sabuni’nin Revaiu’l-Beyan Tefsiru Ayati’l-Ahkam (Ahkam Ayetleri Tefsiri) adlı eserine bakılabilir.

İlave bilgi için tıklayınız:

Cilbab dış örtü nedir?
Kadınların tanınmamaları için örtünmeleri (Ahzab, 59) ne demektir?

Zemahşeri tefsirinin orjinali:​

{ يٰأَيُّهَا ٱلنَّبِيُّ قُل لأَزْوَاجِكَ وَبَنَاتِكَ وَنِسَآءِ ٱلْمُؤْمِنِينَ يُدْنِينَ عَلَيْهِنَّ مِن جَلاَبِيبِهِنَّ ذٰلِكَ أَدْنَىٰ أَن يُعْرَفْنَ فَلاَ يُؤْذَيْنَ وَكَانَ ٱللَّهُ غَفُوراً رَّحِيماً }

الجلباب: ثوب واسع أوسع من الخمار ودون الرداء تلويه المرأة على رأسها وتبقى منه ما ترسله على صدرها. وعن ابن عباس رضي الله عنهما: الرداء الذي يستر من فوق إلى أسفل. وقيل: الملحفة وكل ما يستتر به من كساء أو غيره. قال أبو زبيد:
مُجَلْبَبٌ مِنْ سَوَادِ اللَّيْلِ جِلْبَابَا           
ومعنى { يُدْنِينَ عَلَيْهِنَّ مِن جَلَـٰبِيبِهِنَّ } يرخينها عليهنّ، ويغطين بها وجوههنّ وأعطافهنّ. يقال: إذا زل الثوب عن وجه المرأة: أدنى ثوبك على وجهك، وذلك أن النساء كنّ في أول الإسلام على هجيراهنّ في الجاهلية متبذلات، تبرز المرأة في درع وخمار فصل بين الحرّة والأمة، وكان الفتيان وأهل الشطارة يتعرّضون إذا خرجن بالليل إلى مقاضي حوائجهنّ من النخيل والغيطان للإماء، وربما تعرّضوا للحرّة بعلة الأمة، يقولون: حسبناها أمة، فأمرن أن يخالفن بزيهنّ عن زي[بلبس] الأماء الأردية والملاحف وستر الرؤوس والوجوه، ليحتشمن ويهين فلا يطمع فيهن طامع، وذلك قوله: { ذٰلِكَ أَدْنَىٰ أَن يُعْرَفْنَ } أي أولى وأجدر بأن يعرفن فلا يتعرّض لهن ولا يلقين ما يكرهن. فإن قلت: ما معنى { مِن } في { مِن جَلَـٰبِيبِهِنَّ }؟ قلت: هو للتبعيض. إلا: أن يكون معنى التبعيض محتمل وجهين، أحدهما: أن يتجلببن ببعض ما لهنّ من الجلاليب، والمراد أن لا تكون الحرة متبذلة في درع وخمار، كالأمة والماهنة [الخادمه] ولها جلبابان فصاعداً في بيتها. والثاني: أن ترخي المرأة بعض جلبابها وفضله على وجهها تتقنع حتى تتميز من الأمة. وعن ابن سيرين: سألت عبيدة السلماني عن ذلك فقال: أن تضع رداءها فوق الحاجب ثم تديره حتى تضعه على أنفها. وعن السديّ: تغطي إحدى عينيها وجبهتها، والشقّ الآخر إلاّ العين، وعن الكسائي: يتقنعن بملاحفهنّ منضمة عليهنّ، أراد بالانضمام معنى الإدناء { وَكَانَ ٱللَّهُ غَفُوراً } لما سلف منهن من التفريط مع التوبة؛ لأنّ هذا مما يمكن معرفته بالعقل.

Selam ve dua ile...
Sorularla İslamiyet

Bu içeriği faydalı buldunuz mu?
Yazar:
Sorularla İslamiyet
Kategori:
Okunma sayısı : 1.000+
Yorum yapmak için giriş yapın veya kayıt olun