Yeryüzündeki en eski Kur'an nüshaları nerededir? Kesin tarihi bilinen eski nüshalar var mıdır?

Tarih: 15.08.2013 - 02:10 | Güncelleme:

Cevap

Değerli kardeşimiz,

Peygamber Efendimiz (asm), insanlığı kurtuluşa çağıran, karanlık dünyada yolları aydınlatan bir ziya ve nur mesabesinde idi. Bu görev için seçilerek ilahi bir terbiyeden geçmiş ve nihayet, kemal döneminde görevlerin en yücesi ile vazifelendirilmişti.

Resulullah, gelen vahiyleri özel katiplerine kaydettiriyor, buna mukabil -peygamberliğin ilk dönemlerinde- Kuran ile karışmasın diye kendi sözlerinin kaydedilmemesini ashabından istiyordu.

Kur’an-ı Kerim kırk iki vahiy katibi tarafından yazılmıştır. Her Ramazan ayında, o zamana kadar nazil olan vahiy pasajlarını (Kur'an-ı Kerim'i) baştan sona Cebrail (as)'e arz ediyordu.

Karışıklığı önlemek için de gelen vahyin nereye konulacağını belirtiyordu. Peygamber Efendimiz (asm) hayatta olduğu sürece vahiy devam ettiğinden, Kur’an metni, iki kap arasında mushaf haline getirilemezdi. Böyle yapılmış olsaydı sık sık değişiklik yapmak, araya girecek birkaç ayeti yerleştirmek için, ikide birçok sayıda yazılmış metni imha etmek mecburiyeti hasıl olacaktı.

Ayrıca El-Hakim Müstedrek’inde “Kur’an metninin biraraya getirilmesi üç defa yapılıp, birincisi Resulullah’ın huzurunda olmuştur.” dedikten sonra, bu hükmüne esas teşkil eden şu hadisi, Zeyd İbn Sabit’den (Buhari ve Müslim’in rivayet şartlarını taşıyan bir senedle) nakleder. Zeyd diyor ki: 

“Biz, Hz. Peygamber’in huzurunda Kur’an’ı birtakım parçalardan telif ediyorduk (topluyorduk).” Beyhaki bu hadis hakkında: “Kanaatimce bundan maksad, birkaç ayrı defada indirilen ayet gruplarını, Hz. Peygamber’in nezaretinde sureler halinde derlemektir.” demektedir.

Şu halde vahyi tamamlanan sureleri Peygamberimiz (asm), mevcut en uygun malzemeye, birtakım sahifeler halinde temize çektirip muhafaza ediyordu. Peygamberimizin (asm) hayatında birçok sahabi Kur’an’ı hem hafızalarında hem de sahifelerinde toplamış bulunuyorlardı.

Soruda geçen konuya gelince:

Bildiğimiz kadarıyla bugün yeryüzünde en eski Kur’an nüshalarından biri Taşnkent’te Beylerberi camiinde inşa edilen bir hücrede mahfuzudur. Bunun Hz. Osman Mushafı olduğunu söyleyenler de vardır. (bk. Dr. Osman Keskioğlu, Kur’an-ı Kerim Bilgileri, Ankara, 1989; s.137-138).

İstanbul’da Türk ve İslam Eserleri Müzesinde şu tarihi mushaflar bulunmaktadır:

a) 457 numarada Hz. Osman’ın imzasını taşıyan ve hicri 30 senesinde yazıldığına işaret eden Mushaf.

b) 557 Numarada Hz. Ali’nin imzasını taşıyan nüsha.

c) 458 numarada Hz. Ali’nin yazdığına işaret edilen bir nüsha.

Mısır’da da Hz. Osman zamanında yazılan mushaflardan biri bulunmakta olduğu, önce Fustat’ta bulunan bu nüshanın daha sonra oradan Sultan Gavri Camiine, ordan da Hz. Hüseyin camiine nakledildiği bilgisi vardır (bk. a.g.e, s.136)

Bu hususta geniş bilgi için zikredilen kaynağa bakılabilir.

İlave bilgi için tıklayınız:

Kur'an-ı Kerim'in yazılması, toplanması ve kitap haline getirilmesi ...

Kur'an'ın ilk yazılmış nüshaları neden ortadan kaldırıldı? Kur'an'ın aslı yakıldı mı?

Selam ve dua ile...
Sorularla İslamiyet

Bu içeriği faydalı buldunuz mu?
Yorum yapmak için giriş yapın veya kayıt olun